9

101 24 5
                                    

Keyifli okumalar~

-Hyunjin'den-

Herkese gösterdiğim tarafım komik tarafım olsada içsesim pekte öyle değil...

Minho Hyung bana mal diyor herkes gibi ama oda benim geçmişimi biliyor. Sadece ona sırlarımı anlattım çünkü ona güveniyorum. Ben ona ne kadar çok sırrımı anlatsamda o bana kendi hakkında en ufak bir sır bile vermedi bu üzücü.

Sene: 2010

"Baba yeter bu kadar, tamam bir daha yapmayacağım! "Yine babama yalvarıyordum.

" Çeneni kapat velet sana konuşma dememiş miydim?! " Dedi bağırarak.

Beni bir iş yemeğine götürmüştü nedeni ise beni arkadaşlarına öve öve -gerçekle alakasız- arkadaşlarını meraklandırmıştı. Hiç yemek yemedim veya su içmedim yemek yemek benim için önemli değil ama çok susamıştım bu yüzden garsona; "su alabilir miyim? "Diye sordum babamın uyarılarını tamamen unutarak babamın bana ters ters baktığından habersiz...
" Tabii efendim hemen. " Dedi garson ve gitti. Babam kulağıma fısıldadı;
" Ne zamandır uyarılarım dinlenmiyor Hwang Bey? " Dedi kontlorünü kaybetmemeye çalışarak.

Eve gelincede beni sabaha kadar dövdü. Olsun daha iyi büyüyünce acıyı pek hissetmeyeceğimi düşünüyordum. Taki aşık olana kadar...

Şimdiki zaman

Bu şekilde çok anım vardı dediğim gibi aşık olana kadar acı benim için önemli değildi. İsmide kendisi gibi güzeldi ; Jeongin kanatsız meleğim benim.

Ama onun başkasına aşık olması çok boktandı zaten hayatımda öyleydi... Benim özelliğim üç elementlerden biriydi; Ateş maalesef Jeongin'in özelliğini bilmiyorum fakat umarım ateştir... Tam kolumda işaretimi belli eden doğum lekesi gibi birşey var;

 Tam kolumda işaretimi belli eden doğum lekesi gibi birşey var;

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bütün herkeste vardır kendi özelliğine göre.

Yine çok kötü bir sabaha uyandım ve tavana bakıp hayatı sorguladım. Derin bir nefes alıp yatakta doğruldum. Yine mi ölmemiştim? Kalkıp üstümü giydim kendime mısır gevreği hazırladım çokta yememiştim aslında. Göz altlarımı morlaştığı için kapatıcı ile kapattım. Minho Hyung'a mesaj attım.

Siz
Hyung ben çıkıyorum.

Sırdaş
Tamam geliyorum
Hemen beni bekle!

Siz
Tamam.

Mesajı yazdım ve küçük bir tebessümle ayakkabılarımı giydim. Merdivenlerden hızla inip beklemeye başladım. Ah, geldi sonunda.

"Beklettim mi? Üzgünüm" Dedi şaka yapmaktan ne zarar gelirdi ki?

"Hyung ne yalan söyleyeyim iki saattir bekliyorum ağaç oldum. " Dedim dudağımı bükerek. Dudağımdaki yarayı görmüş olacakki ciddileşip sordu;

Ben mi ondan hoşlanıcam? ~MinSung (Ara verildi)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin