İLK KARŞILAŞMAMIZ

232 5 2
                                    

Hayat bir imtihandır tıpkı. Araz ve Ben gibi. Herşey bir yaz günü başladi.Küçükken düşünürdüm aşk nasıl bir şey acaba ? Gerçek aşkımla ne zaman tanışacağım diye. Kafamin içinde binlerce soru işareti vardı. Hatta bazı geceler hayal ederdim. Benim aşık olduğum adam şöyle karizmatik olur falan diye. Hayaller kurardım.İşte şimdi o hayal ettiğim adamla karşılaştık ama nasıl karşılaşmaydı ben bile çözemedim.. Aşkın nefretle başladığına inanırmısınız? Veya tesadüflerle dolu olduğuna.İşte bunu ilerleyen zamanda göreceğiz... Herşey benim en yakın dostumun doğum gününün olmsıyla başlamıştı.Sabahın köründe ona doğum günü süprizi yapmak için kalmiştım.İllk önce pastaneye gidip pasta işini halletmistim.Ordan sonrada tabi biz kadınlar için alışveriş olmazsa olmaz. Bir kaç parça elbise alıp pastaneye doğru ilerledim.Pastayı alıp yolun karşına geçerken,sen bana öküzün teki gel çarp.Öküz derken hayvan olan öküz değil.ama şöyle bir kez daha baktığımda öyle de denilebilir..Neyse onun bana çarpmasıyla kendimi yerde buldum.Ve üstüm her yerim pasta oldu,düşünün yeni aldığım elbiselerin poşetine bile ğirmiş.Bildiniz umutsuz vakayım...Biriki dakka sonra bana çarpan öküz arabadan inme teşvikin de bulundu.Ve bana arabasından iner inmez.Sanki benim hatammışta bana söyleniyor.Ben de o sinirle açtın ağımızı önüme ne geldiysen söyledin.Bak bak hem suçlu hen güçlü.Birde üstüne para vermezmiz. Ondan para istiyen oldumuki,neymiş pastanın parasıymış.Ne olcak işte zengin bebesi. Herşeyi parayla satin alacağını zannediyor.Bende o parayı alıp yüzüne fırlattım. Ve sinirle lüks arabasına binip gazladı.Yine ben ortada sap gibi kaldım.Saat baya geç olmuştu eve doğru giderken arkadaşım ferideyi gördüm.Yani doğum günü kızını. Beni bu halde görünce
" Bu ne hal kızım. Pastanın üstüne mi düştün"dedi.Ben "Tam öyle olmadı.Öküz çarptı ben yere düştün pastada üstüme düştü" dedim. Ve feride tabiki ne dediğimi anlamadı şaşkın gözlerle sadece bakiyor.
"Taman hadi gel bize sana herşeyi anlatcam"dedim.Ve Evin kapısını çaldım.
Annem açtı."Hoşgeldiniz kızlar"dedi.Bende asık suratımla"Hoşbulduk"dedim.Annem
"Hayırdır kızım bu ne hal"dedi.
Ben anneme"sonra anlatırım"diyip odama çıktık. Üstümden tabakalaşmış pasta kalıntılarını çıkardım.ve odamda merakla bakan gözler benim üzerimdeydi.O merakla bakan gözlerin kim olduklarını söyleyeyim biri annem diğeride feride..Zamanın nasıl geçtigini bilemedim.Ben hala onu anlatırken annem odadan cıkmış. Öyle bir heycanla anlatmışım ki annemin odadan ne zaman çıktığını bile hatırlamıyorum.Feride "kız bi soluk al öleceksin"diye bana söyleniyor ama ben hala onun yaptığı öküzlüğü anlatıyorum.Birkaç dakika sonra annem odamın kapısını çalarak.Elinde minik bir pastayla geldi.Canım annem ya nasıl da mutlu etmeyi biliyor.işte bu günün en güzel tarafıda bu,ne olursa olsun sevdikdiklerin yanındaysa herşey unutulur.Bu durumda o öküzün yaptıkları bile...

























































































































































Sabah oldu ve ben her zaman ki saatimde kalktım.Çünkü ünüversitenin bitmesi için beni bekleyen 1 yıl daha var.O yüzden hızlıca ailemle kahvaltı ettim.Çıkarçıkmaz köşebaşında ferideyle buluştuk.ve otobüsün gelmesini bekledik.Gelirgelmez binmek zorundayız ne kadar dolu olsa bile. Artık alıştık, mübarek şöför amcalar nasıl bir fikirle düşünüyorlarsa.Nerdeyse hepsinde şu mantık var.Ne kadar çok doldurursan o kadar iyimiş.Sonuçta ekmek parası tabi , ama bizide kurbanlık koyun gibi itip kakmakta hiç hoş değil neyseki geldik ineceğimiz yere.Hızlı adımlarla ders salonlarımıza doğru ilerliyoruz.Ferideyle aynı ünüversitedeyim ama bölümlerimiz farklı. Ben edebiyat bölümündeyim.Feride ise yabancı dil bölümde.Ders saatlerimiz bazen uyuşuyor bazen uyuşmuyor.Bu gün ise tanımadığım hocanın verdiği tezi bitirmem gerekiyor. Kendisi görünürde yok ama ödevi birilerinden ulaştırdı işte Bu yüzden" beklemene gerek yok
"dedim ve derslerimize girdik.
Ders saatti bitti.ve ben hocanın verdiği tezi bitirmek için kütüphaneye gittim.2,3 saat oldu fakat ben hala bitirememiştim.Ne yapaçağımı hiç bilmilmiyorum.Derin bir nefes alarak.Tekrardan araştırmalarıma kaldığım yerden devam ettim.ve birkaç saat içinde baya yol katettim.ve sonunda bitirdim.Saat epey geç olmuştu.Evin yolunu tuttum.Yorgunluktan geberiyordum. Eve girer girmez yemeğimi yedim ve hemen yattım.Sabahın 06.00 da ayaktaytım son dokunuşları mı yaptım.ve bir hışımla çıktım.O telaşla yetişemiyeceğim diye yanlış otobüse binmişim.Zaten bütün aksilikler beni bulur.Otobüsten indim ama hangi otobüse binceğimi bilmiyorum.Yoldan geçen birine sordum.ve bana şöyle cevap verdi."Kızım burdan senin dediğin yere otobüs yok.ama istersen taksiyle git.İlerde taksi durağı var"dedi.Hay şansıma tüküreyim.Hızlı adımlarla taksi durağına ilerledim.Şansıma tek taksi kalmıştı.Taksiye doğru koştum.ve bindim.Biner binmez yanıma biri oturdu."Pardon ama önce ben bindim"dedim."Bunun öncesi sonrası olmaz,hem benim acelem var"dedi."Ona bakılırsa benimde acelem var.Lütfen inermisiniz"dedim.Adamda tık ses yok.Bi insan birşey der ama nerde.Mağdem o kalkmıyor ,bir haretkette buluyor ve bişey de demiyor. Bende o zaman o kalkana kadar kalkmıcam.İnat mı inat.. Bir iki dakika geçti.Ve şöför isyan etti."Aaa ama yeter gideceksek gidelim.Bu ne kardeşim 10 yıldır çalışıyorum.Ömrü hayatım da böyle şeyle karşılaşmadım."Şöför"İkinizde nereye giçeniz söyleyin bakam"dedi.Aynı anda" ..... Ünüversitezine"dedik.İkimiz de birbirimize baktık ve şöför"Ehh be kardeşim kavga edeceğinize sorsaydınız ya birbirlerinize nereye gideceğinizi.Biz de burada bu kadar oylanmazdık."dedi.Ve bir sesizlik oluştu.Yanımdaki adama şöyle bakıyorumda sanki tanıdık geliyor ama bir türlü çıkaramadım.Bir ben bakıyorum,bir o bakıyor.Allahalah kim acaba diye düşünürken yukardan dankkk diye geldi ve bir kez daha bakarak" olamaz yaa"dedim.Oda bana bakarak " sen yoksa o musun? "Dedi.Ben de kafamı salladım.Şaşkın gözlerle bakıştık.ve gelceğimiz yere gelmiştik.Taksicinin parasını vermek için cüzdanı mı cıkardım.Tam parayı uzatırken yanımda ki o adam "Hepsini burdan alın"dedi.Ben hemen atılarak "lütfen benimkini burdan alırsınız "diyerek söför beye uzattım.ve kapıyı hızlıca kapattım.Sınıfa doğru ilerlerken bir baktım o yine peşim de bir hışımla arkamı döndüm."Sen beni mi takip ediyosun kardesim,sümük gibi yapıştın..Zaten senin yüzünden geç kaldım .Hocamdan da azar işitçem."diyerek bağırdım.ve onun yanından uzaklaştım.Tam sınıfın kapını aççakken arakamdan biri kapıyı ittirdi."Sen bu sınıfta mı okuyorsun "dedi .Bende önümü dönerken "evet" dedim.Bir baktım ki yine o.Umursamadan sınıfıma girdim.Ve sıraya oturdum.Anlaşılan hoca gelmemişti.Iyi hadi yine yırttım. 2,3 dakika sonra içeriye hoca girdi ama giren hoca değildi yine o adamdı.Bir hışımla ona yöneldim."Yine mi sen.Yahu düş yakamdan"diye barınmaya başladım.Sınıftakilerden tık ses gelmiyor.Karşımda ki öküz de küs küs gülüyor.Arkamdan bir ses "Kızım o hoca"diye seslendi.İşte o an dananın kuyruğunun koptuğu andı.Ne yapacağımı bilemedim.Durduğum yerde şöyle bir bekledim.Şoktaydım çünkü.Sonra gözümün içne bakarak" Oturabilirsiniz" dedi.Çok utandım ve kafamı önüme iyerek sırama oturdum.Kendini tanıtmaya başladı."Arkadaşlar adım Araz.İlk senem ve ilk de dersim olucak inşallah" diyerek derse giriş yaptı.Bizim kızlar hemen yakışıklı hocayı buldular ya dipleri düştü.Tabi hiç kaçırmadan "Hocam kaç yaşındasınız acaba"diye sordular.Araz hoca "24 yaşındayım"
Diye bizim kızlara cevap verdi.Kızlar gülümseyerek fısıldaştılar.

AŞK ÖKÜZÜHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin