4.Bölüm

93 16 1
                                    

Güven: korku, çekinme ve kuşku duymadan inanma ve bağlanma duygusu.Diye geçiyor tanımda. Melek için güven hep kırmızı çizgiydi çabuk güvenemezdi asla acayip sorgulardı sonuna kadar hemde ama yaptığıda doğruydu. Güvenilir bir insandı. etrafında güvenilir insanlar olsun yarı yolda bırakacak sahtekarlar olsun kim ister ki zaten

1 hafta sonra

"Heyyy heyyy şampiyon sakin ol"

Allahım nolurrğğğ rüya olsun
aaaaa rüyaymış hadi kalkalım sabah oldu offf yarabbim gene mi bu çocuk

"Yaaaaa niye mi sen, ne işin var senin sürekli benim peşimde?"

Özlemle Eda anlamış olmalılar ki bıyık altından gülüyorlardı.

"Senin peşinde değilim burdan geçireyordum. Biraz hızlı sürmüşüm arabayı üstüne çamur geldi"

Onu taklit ederek bu cümleyi tekrarladım ama bu onu sadece güldürmüştü bı de bizim kızları

"Yavaş sür o zaman beyfendi ben mi öğreteyim sana araba kullanmayı"

Bana doğru yaklaşıp "olur valla öğret" deyip sırıttı
Tam o sırada karşı kaldırımda Elif ve Hakanı gördüm el ele yürüyorlardı vee bu benim sinirimi bozmuştu

"Ayyy bı de asker olacaksın yaaa seni bu zekayla kim asker yaptı Allah aşkına sonsuz saygım vardır türk askerine benim ama sen niye yaniii
Bence aldatan kız vardı yaa seni doğru da yapmış"
sesim ağlamaklı ve çok ciddi çıkmıştı niye bu yükseldiğimi de bilmiyorum

"Melek sakın mi olsan bir"bunu diyen özlemdi ve haklıydı sinirimi Barandan çıkarmıştım.

"Tamam özür dilerim rahatsız ettim kusura bakma iyi akşamlar " Sesi çok ağlamaklı ve ciddiydi onu baya bi kırmıştım arabasına binip uzaklaştı

"Kızım mal mısın sen ne diye çocuğa yükseliyorsun bu kadar. o sana açıklamada yaptı baya bir kırdın çocuğu" haklıydı Özlem

"Evet knk hem sen karşı kaldırımdaki Elifle Hakanın görünce yükseldin çocuğa" haklıydı Eda

Maalesef ikiside haklıydı

"Offf offfff tamam düzelticem ben bi sakince eve gidelim ilk önce

Eve gelmiştim üstümü değiştirip yemek masasına oturdum

"Yunus oğlum şunu Barana götürsene
Çocuğun annesi babası burda değil ev yemeği yesin çocuk"

Annem tam bir Kürt güzeliydi yeşil gözler ince kaşlar tombiş yanaklar vee
Yufka yüreği.
Annem her zaman türk askerlerine bir zafı olurdu nerde bir asker veya şehit haberi görse biterdi oturur onlar için dua okurdu. Buldu tabii şimdi Asker çocuğu da yemek yedirecek

"Yemek yiyeyim götüreğim"

"Oğlum iki dakika bırak gel işte soğumasın yemek"

Aslındaki sanki bu benim için bir fırsattı özür de dilerdim ben mi götürseydim acaba ama şimdi atlayamam ki lafada

"Ablam götürsün o zaman"
Hehhh işte istediğim

Babam tek kaşını kaldırdı veee

"Ablan niye götürüyormuş sen götür"
Babacığım gitseydim özür dileyecektim sonuçta

"Offffff Tamam götürüp geliyorum"

"Veeeee işte annem kazandı yayışmayı" Hiranur ve gözlemleri

"Tabi annen kazanacak kızım bundan 18 yıl öncede kalbimi de kazanmıştı"

Yaaaaaaa babaaaaa
Annemle babam birbirlerine aşıklardı
Annem babamın en çok sert görünen ama yumuşak bakışlarına aşık olmuştu kara kaşlı kara gözlü yapılı bir adamdı babam

Aşk Tesadüfleri SeverHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin