Beni yorumsuz ve oysuz bırakmayın ballarımm😔💖
★★★
Öğle arasında bahçede grupça oturuyorduk. Tabii bu grubun içinde okula ilk geldiğinde ilgimi çekmeyen ancak tanıdıkça kendisinden hoşlanmaya başladığım Daniel'da vardı. Onun etrafında olmak beni her ne kadar mutlu etsede bir o kadar da heyecanlanıyordum.
"Yn?" Daniel'ın sesiyle daldığım düşüncelerden sıyrılmıştım.
"Ha? Ah efendim?"
"Dalgın duruyorsun hasta mısın?"
O böyleydi işte her zaman nazik. Ama bunun bana özel bir şey olmadığını biliyorum. O herkese karşı nazikti.
"Ben iyiyim yinede teşekkürler" diyip gülümsedim.
"Onu bunu bırakında Yn bişi dicem"
"Efendim Mijin?"
"Müzik departmanındaki çocuk sana bakıp duruyor"
"Hangi çocuk ya" derken etrafıma bir bakış attım.
"Şu gözlüklü hıyar var ya o işte" Jinsung'un söylediğine gülmüştüm.
"Ne gülüyosun Yn yoksa seninde mi gönlün var?" Diye sorunca Daniel dahil hepsinin bana baktığını gördüm
"Ne saçmalıyosun Jinsung ya az önce söylediğine güldüm bi kere. Hem ben o çocuğa kılım zorbanın teki"
"Ha şöyle bende korktum bi an o kancık jelibona ilgi duyuyosun falan diye" söylediğine bi tık fazla gülmüş olabilirim.
"Fiyuvv"
Ha? Daniel rahatlamış gibi gözüküyordu ama nedenini anlayamamıştım.
"Daniel sen Haneul'a şans vermeyecek misin peki?"
Mijin'in sorusuyla bir anda kafamı Daniel'a çevirdim. Tedirgince ne cevap vereceğini bekledim.
"Haneul mu? Ben... sanmıyorum"
Neden cevap vermesi bu kadar uzun sürmüştü ki. Açıkçası biraz moralim bozulmuştu. Haneul güzel bir kızdı onunla çıkmak istese hiçbir şey diyemezdim.
"Neden? Seninde ona ilgin var sanıyordum"
Hışımla Jinsung'a döndüm 'HAYIR DİYOR İŞTE NİYE ZORLUYOSUN GÖT!' Diye bağırasım vardı ama kendimi tutmuştum. Jinsung ise elindeki elmasını umursamazca yerken bana bakıp 'ne bakıyon' der gibi kafasını sallamıştı.
"Ben başkasından hoşlanıyorum"
Bunu derken kısa bir an göz göze gelmiştik. Nedense utanmıştım ve kendi kendime 'acaba?' Demiştim.
Yüzüm çok çabuk kızarıyordu bu yüzden fark edilmemek için oturduğum yerden kalktım.
"Lavaboya gideceğim. Sınıfta görüşürüz"
Daniel hariç hepsi görüşürüz demişti.
Bende fazla sorgulamadan lavaboya doğru yol aldım.
Lavaboya girdiğimde aynadan kendime bakmıştım ve tahmin ettiğim gibi yanaklarım kızarmıştı. İyi ki yanlarından ayrılmışım.
Ellerimi kurulayıp lavabodan çıktığım gibi karşımda Vin Jin'i görmemle geriye doğru sendelemiştim. Düşeceğim esnada beni belimden yakalamıştı.
"İyi misin?"
Pozisyonun farkına vardığımda ellerimle göğsünden ittirip dik durmuştum.
"Manyak mısın oğlum niye kapının önünde bekliyosun?"
"Sana söylemem gereken bir şey var"
İşte beklediğim şey geliyor diye düşünürken yüzüne bakmaya devam ediyordum.
"Söylemeyecek misin?"
"Bahçeye çıksak olur mu böyle ayaküstü söylemek istemiyorum"
Açıkçası zorba olduğu için ona kaba davranmak istiyordum ama birinden hoşlanmanın ne kadar zor olduğunu ve hislerini itiraf etmeninde cesaret işi olduğunu bildiğim için saygı duyacaktım
"Peki.."
Birlikte bahçeye çıkıp sessiz bir köşeye ilerledik.
"Evet dinliyorum"
"Yn ben senden hoşla-"
Konuşmamızı bölen şey Daniel'ın Vin Jin'in üzerine koşup suratına yumruğu yapıştırması olmuştu. Ağzım şokla açılırken bir yerdeki Vin Jin'e birde Yanımdaki Daniel'a bakıyordum.
"Seni orospu çocuğu! Ne yaptığını sanıyorsun amk?!"
Kolumdan tutulup sürüklenirken arkamızdan bağırma sesleri gelmeye devam ediyordu.
"Daniel ne yapıyorsun? Hey!"
Söylediklerim ona ulaşmıyor gibiydi. Sinirlenip kolumu hızla Daniel'dan kurtardım. O an kendine gelmiş gibiydi.
"Yn özür dilerim seni onunla görünce beynimden vurulmuşa döndüm"
Söylediklerine anlam veremiyordum. Neden beni bu kadar umursuyordu? Bana umut vermesindense benimle ilgilenmemesini tercih ederdim.
"Neden Daniel? Neden bana umut verip duruyorsun?"
"Yn hâlâ anlamadın mı? Okula ilk geldiğim günden beri senden deli gibi hoşlanıyorum!"
"Sen... ciddi misin? Gerçekten mi? Cidden benden hoşlanıyor musun?"
Heyecandan ardı ardına soru soruyordum.
"Tabii ki ciddiyim. Ah cidden.."
Elini ensesine atmıştı. Bu hali çok sevimliydi.
Gülümseyip boynuna atladım.
"Bende senden hoşlanıyorum aptal"
Ellerini çekinerek belime yerleştirip başını omzuma yasladığında içim kıpır kıpır olmuştu.
"Peki sen nasıl bir anda yanımızda bittin arka bahçede bizimkilerle oturuyorsun sanıyordum?"
"Yanakların kızarınca hastasın sanıp peşinden gelmiştim"
İçimden kahretsin zaten yakalanmışım diye geçirdim.
"Yn.."
Başı hâlâ omzuma yaslıyken sordu.
"Efendim?"
"Hiç. Adını söylemek hoşuma gidiyor"
★★★
Çok beklenilen one shot bölümü geldii nasıl buldunuz?🌸
Gönül isterdi ki Hyunguk'un orjinal bedenine bölüm yazayım ama aklıma bu fikir gelince yapıştırayım dedim😔
Önceki bölümlerde istediğiniz karakterleri not alıyorum merak etmeyin aklıma senaryo geldikçe yazacağımm🫶😉
Senaryo fikriniz olursa bana yazın tamam mı...
https://vm.tiktok.com/ZM6gNenvr/
Şu editi izleyince çok pis orjinal beden yazmak istedim ama fikir yoktu😭😭
