10

37 8 6
                                    



''Bir saattir seni bekledik herkes dağıldı Felix'' Chan hafif sitemle söyleyince Yongbok koluna girdi ve ona yaklaştı.

''Üzgünüm Channie'' sevimlice konuşunca Chan hafifçe güldü fakat bu inanılmaz kısa sürdü. Eve gelmişlerdi bile, Chan dairesinin şifresini girince Yongbok ona baktı.

''Yatağında mı uyuyacaksın?'' dedi üzgünce.

''Salağa yatıyorduk hani?'' dedi Chan ve içeri girip iyi geceler dileyip kapıyı kapattı. Yongbok suratına kapatılan kapı karşısında anlamsızca dikildi bir süre. Haklıydı fakat bu öfke neden vardı anlayamamıştı. Sinirle kapıyı açtı ve içeri girdi, Chan ortalıkta yoktu ve su sesini duyunca anladı. Çıkmasını beklerken kendi dairesine geçti ve üstünü değiştirdi. Saçlarını aynada düzeltti ve soluk yüzüne baktı. Yanakları çok renksizdi hafifçe yanaklarına vurdu ve tekrar karşı daireye geçti. Üstündeki bol kazağı yukarı çekti omzundan düşerken, mutfağa gitti ve su içti. Suyun sesinin durmasıyla biraz daha bekledi. Chan yaklaşık beş dakika sonra şortunun ipini bağlayarak mutfağa geldi. Önüne baktığı için fark etmemişti sarışın oğlanı. Kafasını kaldırınca hafifçe geriye attı kendini.

''Neden mutfağımda sessizce oturuyorsun kalbime indi'' dedi su şişesini eline alıp.

''Seni bekledim banyoya mı dalsaydım sen duş alırken?'' 

''Gelebilirsin'' dedi Chan göz kırpıp.

Kırmızı yanaklarıyla kuru bir öksürük bıraktı Yongbok. Suyunu içti ve ayağa kalktı. 

''Hadi uyuyalım''

''Odana dön minik afacan''

''Sana fikrini soran olmadı bay ukala''

Chan önden odasına yürüyen Yongbok'un arkasından yürüdü. İkisi de odaya girince Yongbok koşup kendini yatağına attı. Chan bir şey söylemedi ve yanına uzandı. 

''Çok uykum var'' dedi Yongbok ona dönüp. Chan sağ kolunu kafasının altına almıştı ve gözleri kapalı bir şekilde yatıyordu. Bir süre ses çıkmayınca Yongbok iyice esnedi ve uykuya daldı. Chan o uyuduktan sonra gözlerini açtı. Kafasını çevirip sarışın uyuyan çocuğa baktı. Yataktan kalkıp salona yürüdü ve yemek masasına oturup bilgisayarını aldı. İşlerle alakalı yapması gerekenleri yaptı bir süre ve saate baktığında oldukça geç olduğunu fark etti. Bilgisayarın ekranını indirirken salona giren Yongbok'a baktı. Gözlerini ovalıyor ve açık olan ışığa adapte olmaya çalışırken ona baktı.

''Neden uyumadın?'' dedi. Sesi oldukça pürüzlü çıktı yeni uyandığı için.

''İşlerim vardı şimdi yatıyordum sen neden uyandın?'' Ayağa kalkıp yanına gitti ve beraber odaya geri döndüler. 

''Bilmiyorum üşümüş hissettim gözlerimi açınca seni göremedim'' dedi sarışın yatağa oturduğunda. Chan yanına gitti ve ışığı kapatıp uzandı. Sarışının uzanmasını bekledi ve üstünü örttü güzelce.

''Hadi uyu artık ben buradayım''

Kafasını salladı sarışın ve hemen gözlerini kapattı. Kısa sürede uykuya daldı tekrardan. Chan ona bakmaya devam etti uyumadan. 




''Belki de burada durmamalısın'' 

Jisung sigarasını sararken hala bir fikir arıyordu Yongbok için. Nedense bir türlü orta yolu bulamıyorlardı.

''Bana yaklaştıkça daha da fena oluyorum artık'' dedi birden.

YELLOW ♡ / ChanlixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin