Genç Eva'nın acıları | Attack On Titan

evin yanıyor Jean

Flashback kısmını fazla uzatmak istemedim olayı yazmam yeterli olur diye düşündüm ki bu hali bile iki bölüm oldu. Sonuç olarak hepsi aptalca davrandıklarını anlayıp doğru düzgün konuşup bu olayı tamamıyla unutmaya karar verdiler. Bu olaydan sonra Mikasa ve Eren sevgili oldular. Jean'in Eva'dan hoşlandığını ise Eren hariç kimse bilmiyor.

________________________________

"Doğruluk mu cesaretlik mi?" Hange Annie'ye soruyordu.

"Doğruluk."

"Hmm düşüneyim. Kolaydan bşalayalım. Hoşlandığın biri var mı?"

"Var."

"Oha ciddi misin? Kim? Var ya tahmin ediyordum."

"Tek soru hakkın vardı." Dedi ve şişeyi çevirdi Annie. Şişenin ucu Connie'yi gösteriyordu.

"Doğruluk cesaretlik?"

"Cesaretlik!"

"Eski sevgilini ara."

"Onu yapmayayım be abla."

"Zorundasın. Hadi bekleme daha fazla, ara."

Connie telefon rehberine girdi. İsmi bulduktan sonra tereddütle aradı. Gerginliği her halinden belli oluyordu.

"Meşgule attı." Biraz üzülmüştü çünkü eski sevgilisi onu terk etmişti ama Connie hâlâ onu unutamamıştı. Üzüldüğünü farkedince elimi omzuna koyup güven verecek şekilde hafifçe sıktım.

"Ah be Connie." Dedim.

"Hadi neyse. Şimdi ben çeviriyorum." Dedi ve şişeyi çevirdi Connie.

Şişenin ucu Jean'i gösterdi.

Connie'nin sormasına fırsat vermeden "Doğruluk." Dedi.

"Hoşlandığın biri var mı?" Connie meraklı bakışlarını Jean'e dikmişti. Sanki öğrenmek istediği bir şey var gibiydi.

Açıkçası bu sorunun cevabını ben de merak ediyordum. Hiçbir zaman Jean'e bunu direk olarak sorma cesaretini kendimde bulamamıştım.

"Var." Dedi Jean. Yüzü kızarmıştı ve çok tatlı görünüyordu. Birkaç saniyeliğine göz göze geldik ama bakışlarını kaçırmıştı. İçimde bir şeyler hareketlendiğini hissettim.

"Çeviriyorum." Dedi ve şişeyi çevirdi.

Şişenin ucu beni gösteriyordu.

"Doğruluk."

"En son kiminle mesajlaştın?"

"Bakayım." WhatsApp'a girdim ve gösterdim. "Seninle konuşmuşum."

"Ne konuştunuz?" Dedi ve telefonumu aldı Hange.

"Hey, Hange! Ne yapıyorsun?" Telefonumu Hange'den geri almak için yerden kalktım ve Hange'nin etrafında dönüp durmaya başladım. Hareketleri benden daha hızlıydı ve boyu benimkine göre daha uzundu. Bu yüzden benden daha avantajlıydı. Yetişemiyordum ona.

[ 16. Bölüm olan 'yasasin kafein' adlı bölümdeki Jean ile Eva'nın mesajlaşma kısmı]

"Bizden niye gizlemeye çalışıyorsun ki Eva? Ne konuşmuş olabilirsiniz yani bizden gizleyecek." Dedi Sasha gülerek.

"Sizden gizlemek istediğim bir şey yok sadece o şekilde telefonumu alması-" sözüm yarıda kalmıştı çünkü Hange'nin etrafında dolanırken bir şeye takılıp yere düşmüştüm.

"Hange seni çok fena döveceğim kızım göreceksin!" Diye bağırdım. O sırada Jean kalkıp yanıma geldi ve elini uzattı.

"Aptal dikkat etsene!" Uzattığı elini tutup ayağa kalktım. Hange de mesajlarımızı okumayı bitirdiği için telefonumu geri verdi. Sinirli sinirli ona bakıyordum. O ise sırıtıyordu.

Herkes geri yerine oturdu ve şişeyi çevirdim. Bu sefer ben Jean'e soruyordum.

"Cesaret." Dedi direk.

"Tamam o zaman. Hoşlandığın kişiyi ara!"

"Hayır bunu yapmayacağım, başka bir şey söyle."

"Yapmak zorundasın. Ara işte ne olacak ki?" Heyecanlanmıştım. Bir yandan da korku vardı içimde. Ya başka bir kızı ararsa?

"Israr etme Eva. Yapamam." Tekrardan yüzü kızarmıştı.

"Neden?"

Cevap vermedi. Göz göze geldik tekrar. Bu sefer bakışlarını kaçırmadı. Bir şeyler söylemek istiyor gibiydi. Bana bir şeyler anlatmak istiyordu sanki. Ya da hayal kuruyordum.

Diğerleri de aramızdaki garip havayı fark etmişti. Sessizliği bozan Eren oldu.

"Yapmayacaksan cezası var kardeşim."

"Ceza belirlemedik ceza ney?" Dedi Connie.

"Yapmak istemeyene soran kişi tokat atsın." Dedi Sasha.

"Ortaokulda mıyız saçmalama." Dedi Connie.

"Daha iyi bir fikri olan var mı?" Kimse cevap vermedi. Sasha devam etti "Güzel. O zaman Eva Jean'e bir tane yapışıtır."

"Eva'nın attığı tokattan ne olacak? 8 yaşındaki kuzenim Gabi ondan daha iyi tokat atar. Eva yerine ben atayım."

Reiner'ın beni bu şekilde küçümsemesi hiç hoşuma gitmemişti. Bir tane tokat patlattım yüzüne. Kimse bunu beklemiyordu ve şaşırmışlardı.

"Hey, acıdı!" Dedi Reiner yanağını ovuşturarak. "Elin ne ağırmış!" Herkes gülüyordu.

Jean'e döndüm ve yüzüne baktım. Ben bu yüze nasıl kıyabilirim diye düşündüm. Tokat atmaktan çok deli gibi öpesim vardı.

Reiner'a attığım kadar sert olmayan bir tokat attım.

"Acıdı mı?" Diye sordum sessizce.

"Acıdı." Dedi. Abartılı bir şekilde yanağını ovuşturdu. Yalan söylediğini anlayabiliyordum. Güldüm ve acıdığını söylediği yanağını öptüm. Jean bunu beklemiyordu. Şaşırmıştı ve kıpkırmızı olmuştu.

"Evin yanıyor Jean." Dedi Connie.