III. fasıl

72 16 1
                                    

Part song: Haley Reinhart - Habits

• Part song: Haley Reinhart - Habits

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

“ I wear my diamonds on Skid Row...„

* * *

Hoş müziğin sardığı mekan konuklarını bir güzel ağırlıyorken dışarıdaki yaz yağmurunu saklayan büyük ve ağır kumaştan yapılmış perdelerdi. Loş ortam burada oturan herkesin neredeyse hoşuna gidiyordu, Kim Taehyung dışında. Normalde bayıldığı bu yerler onu şimdi boğuyorken annesiyle oturduğu masada boş boş önündeki yemeğe bakıyor, sıklıkla oflayıp duruyordu.

Daha iki gün önce Jungsu'yla buraya rezervasyon yapmıştı, hayallerinde sevgilisiyle burada akşam yemeği yemek, sonrasında çakırkeyif halde kalkıp onunla bir yere gitmekti ama gelin görün ki, Kim Hwaja onların bu planını bozmuştu.

Üzerindeki bordo elbise sayesinde fiziğini ortaya çıkaran kadın yine her zamanki gibi iddialı giyinmişti. Eldivenlerle kapattığı bir eli kadehi öyle tutmaktaydı, kahverengi gözlerini mavi lenslerin arkasına saklamış sıkılmaktan bayılacak gibi duran oğluna bakıyordu. Saniyeler önce ağzına attığı bifteği çiğnerken aklı da Taehyung'taydı. Gençliğinde kız olmasını dilediği çocuğu erkek doğsa da biraz da olsa isteği gerçekleşmişti. Ama ona laf geçirememesi, liseden bu yaşına kadar sürekli birileriyle aşk yaşamaya dalmasına, Taehyung'un kör olarak yaşamasına tahammül edemiyordu.

Taehyung zarifti, yabancılara karşı kaba olsa da aslında öyle biri asla değildi. Bu kırılgan kişiliğinin arkasında annesinden aldığı asilik vardı ve bunu sık sık ortaya çıkartmaktan asla çekinmezdi. Şiirleri severdi, aşık olup birileri için günlük tutmaya bayılırdı ve bunlar annesinden onu ayıran bazı huylarıydı.

"Jungsu'yla iyi mi her şey? Memnun ediyor mu seni?" Sonunda bu sessizliği bozduğunda sesinde bu konuya ilgisiz olduğu pek belli olan Hwaja oğlunun oflamasına neden oldu.

"Bunu gerçekten merak ediyor musun?" Diye annesine sinirli ifadeyle bakıp kafasını kaldırdığında Hwaja hep olduğu gibi alayla sırıttı.

"Ben seni hep merak ediyorum, meleğim. Ama sen aramızdaki bu duvarları yıkmamaya yemin etmiş vaziyetdesin." Geriye yaslanıp çantasında hep taşıdığı, özel olarak aldığı Russo'yu çıkarıp kadehine doldururken Taehyung sertçe yutkunup annesini izledi sadece.

İşi biten kadın şişeyi çantasına geri koyup kadehi kafasına dikmiş, Taehyung ise konuşmalarının bittiğini anlayıp kafasını çevirmişti. Kapının girişinde Jungsu'yu gördüğünde sevinçten gülecekti ki, annesine çaktırmamak için sadece kaşlarını çattı. "Ben lavaboya uğrayıp geleceğim." Diyerek ayağa kalktığında annesi hafifçe kafasını sallayıp kafasını elleri arasına almıştı. Bu sırada Taehyung'un gitmesini bekleyen bir adam anında sandalyeye sahip çıktığında kadın başını kaldırdı, gördüğü surata göz devirmemek için kendisini kasarken aylardır peşini bırakmayan adamı selamladı mecbur.

Cherry Cola • tkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin