Arabada yol boyunca kimsekonuşmadı. Ben anneme aynı soruyu yine sordum. "Anne nereye gidiyoruz?". Annemarabayı durdurdu ve bize döndü. "Bakın kızlar babanıza boşanma davası açtım veartık o evde oturmayacağız. Uygun bir ev buldum oraya gidiyoruz. Ama öncealışveriş yapmamız gerek. Ev bomboş." Annemin söyledikleri ciddiydi ve bizgerçekten gidiyorduk. "Peki anne mobilyalarımıza ne olacak?" dedi Övgü. Annembu sırada arabayı çalıştırmıştı. Bu sefer bize dönmeden konuştu. "O evdenhiçbir şey getirmenizi istemiyorum. Kıyafetleriniz size yeter yeni alacağız."Bu cümleden sonra kimse hiçbir şey konuşmadı. Övgü ile ben kulaklıklarımızıalmıştık. Annem de radyoyu açmıştı. 2 saatlik bir yoldan sonra sanırım yenievimize gelmiştik. Burası bir siteydi ve çok lüx evler vardı. Zengin kişilerinoturduğu belliydi zaten. Annem arabayı park etikten sonra birlikte arabadanindik. Biz Övgüyle şaşkınlıkla etrafa bakıyorduk. Tam o sırada bir erkek sesiduyuldu. Aynı anda sesin geldiği yöne doğru döndüğümüz de annemin birbeyefendiyle konuştuğunu gördük. Daha sonra adamı takip ettik. Bizi o lüxevlerden birinin içine soktu. Ev gerçekten çok güzeldi. Annem adamla el sıkıştıktansonra adam evden çıktı. "Anne şimdi bu ev bizim mi?" "Evet bizim." "Anne senharikasın." O gün evden çıkıp bir alışveriş mağazasına gittik. Eve yiyecekbirkaç bir şey aldıktan sonra eve döndük. Saat iyice geç olmuştu. Herkesodalarına çıktı ve yatmaya hazırlandı. Sabah erken kalkmamız gerekecekti. Yenokulumuza gidip kayıt yaptıracaktık. Zaten okuldan bir hafta eksiğimiz vardiğer hafta da okul başlayacağız her hal de. Hadi bakalım Öykü yeniarkadaşların nasıl olacak. İnşallah kendime göre birisini bulabilirim. Bir deişin içinde erkekler var. Bakalım nasıl olacaklar. Sabah zar zor uyandım akşam geç yattığım için. Övgü çok hevesliydi belli ki benden önce kalkmış hazırlanmıştı. Ben de hazırlandıktan sonra evden çıktık. Kahvaltımızı dışarı da yaptık. Oradan da okula geçtik. Okul fazlasıyla büyük ve güzeldi. Okul da öğrenciler vardı. Okuldan içeri girdiğimizde hepsi bize saçma sapan gözlerle bakmaya başladılar. Çünkü buraya fazlasıyla yabancıydık. Müdür yardımcısının odasına geldiğimiz de annem kapıda beklememiz gerektiğini kendisinin bizi çağıracağını söyledi. Biz de kapıda beklemeye başladık. Her önümüzden geçen bize tuhaf tuhaf bakıyordu. Ben tam bunların neden böyle baktığını düşünürken yanımıza iki kişi yanaştı. Hiç fena çocuklar değillerdi. "Merhaba kızlar." dedi bir tanesi diğeri ise sadece bakıyordu. Övgü hemen sohbete dalıverdi. "Merhaba." Tam o sırada annem kapıyı açıp bizi çağırdı. Bense şeytani bir gülümseme yapıp Övgüyü onların arasından çekip odaya ittim.