The Peace 3

58 5 0
                                    

Hemen toparlandım ve ayağa kalkıp elimi uzattım. "Memnun oldum Bay Kim. Buyrun geçin lütfen"
Taehyung'un arkasından giren iki adamla da tanıştım.

Saçları yukarı doğru fönlenmiş sarı, yüzünde sivri hatları olan dolgun dudaklı küçük gözlü adam elini uzattı. Bende elimi uzattım ve elimi kendisine doğru yaklaştırıp bir öpücük kondurdu. "Ben Jimin, Jennie." Sadece gülümsemekle yetindim. Daha ilk tanışmadan bu samimi haline bir anlam veremedim.

Koyu saçlarıyla çerçevelenmiş köfte burunlu koca gözlü bir adam daha elini uzattı ve tokalaştık. "Jungkook."

"Buyrun hepiniz oturun." Dedim ve söze devam ettim. "İşbirliği istemişsiniz Bay Kim. Tüm detayları, şartları her şey yerli yerine oturtup bir konuşalım."

"Sporla ilgileniyorum." Dedi ve arkadaşları birden değişik hareketler yapmaya başladı. Adının Jimin olduğunu öğrendiğim adam kol kaslarını göstermeye, Tavşana benzeyen adam ise birden yere inerek şınav çekmeye başladı. Taehyung ise bunu çok sıradan bir olaymış gibi görmezden gelerek söze devam etti. Bu sırada Jimin karın kaslarını göstermeye başlamıştı.

"Sporla ilgileniyoruz ve spor tekstil malzemesi adı altında olsa da, spor aletleri de üreteceğiz. Reklam fikrimizde var. Hem sizin işinize yarar hem de bizim."

"Buyrun dinliyorum sizi fikrinizden bahsedin." Etrafta yaşanan garip olayları tıpkı Taehyung gibi görmezden gelmeye çalışıyordum ama bu çok zordu ben iş yerimde asla böyle laubalilik görmemiştim.

"Biz spor aletlerimizi pazarlarken siz de makyaj ürünlerinizi pazarlayabilirsiniz. Ürünlerinizi tere dayanıklı üretirsiniz ve aynı reklamda bulunabiliriz bu reklam da bizim spor aletlerimiz de olur."

Oldukça acemice ve saçma bir fikir gibi görünüyordu. İsmimi kesinlikle böyle saçma bir işe bulaştırmak istemezdim ama bu değişik üç insan bu saçma fikir için 5 milyar dolar teklif ediyorsa bu işe girmek zorundaydım.

"Fikrinize bayıldım Kim Taehyung, haklısınız bu kesinlikle iki şirketinde yararına olur. Anlaştıysak şartları okuyup imzalayalım sözleşmeyi."

"Okumama gerek bile yok, bu işi istiyorum Kim Jennie."

Emin ol ben o parayı daha çok istiyorum, bu yüzden de saçma fikrinizi kabul ediyorum.

Sözleşmeyi her iki tarafta okuyup iyice kabullendikten sonra bir dahaki görüşmeler için konuştuk ve hızlı bir iş olması için anlaştık. Bazı fotoğraflar çekildi ve fotoğrafları yayımlayarak websitelerinde resmen iş birliğimizi duyurduk. Benim bu paraya ihtiyacim olduğu kadar onların da bu birlikteliğe ihtiyacı vardı sanırım.

Toplantı salonundan teker teker çıktıktan sonra Jisoo yanımda durdu "Bu saçmalığı sadece meblağ için kabul ettiğine eminim." Yürümeye devam etti.

Kim Taehyung ortakları olarak tahmin ettiğim iki adama aşağıda onu beklemelerini söyledi ve bana döndü.

"Sizi pişman etmeyeceğim Jennie."

Şimdi pişmanım desem ne yapabiliriz ki, imzaladık çoktan.

"Ona ne şüphe Bay Taehyung."Dedim.

Eliyle yüzüme düşen perçemimi kulağımın arkasına sıyırdı. "Bana sadece Taehyung de."

Bunlar gerçekten sorunlu bir ekipti. Hepsi gerçekten çok değişiklerdi. Ne diyeceğimi bilemiyordum. Tek anladığım daha fazla o yakışıklı suratıyla bana bakarsa hoşlanmaya başlayacağımdı. "Böyle iyi Bay Taehyung. İyi günler size. İşimiz hayırlı olsun"

The CompanyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin