Blood on the Floor

41 2 0
                                    

Esmer kadın boş sokaklarda hızlıca ilerliyordu. Bir süredir bastırdığı duyguların altında artık ezilmeye başlamıştı ve etrafında bunu anlatabileceği kimsenin olmayışı yalnızlık duygusunu daha da harlıyordu.


Düşüncelerinde kaybolmamaya çalışırken eve girdi ve kimseye seslenmeden ve görünmemeye çalışarak odasına gitti. Her zamankinden erken geldiği için evde babası yoktu ve Talia da ortalarda görünmüyordu.


Üstündeki ceketi çıkartıp yatağın üzerine fırlattı ve ellerini yıkamak için banyoya yöneldi. Uzun bastırılan duygular yalnız başına kaldığında yüzeye çıkmaya başlıyordu. Kapıyı kilitledikten sonra soyunmaya başladı esmer. Her bir parçayı çıkarırken tenindeki silik yara izleri ve morluklar da artıyordu. Üzerindeki birkaç parçayı da çıkarttıktan sonra sadece çamaşırları ile kaldı. Kaburgalarında bu sabah aldığı ve etrafı siyahlaşmış olan morluğa baktı. İzler zamanla silinip geçiyordu ancak ruhundaki yaralar ise tenindekilerin aksine daha da büyüyor ve her saniye daha çok acı veriyordu.


Aynadaki yansımasına baktı. Kaslı, atletik bir yapısı vardı. 16 yaşında öfkesini atmak için başladığı dövüş sanatları zamanla kırık vücudunu kaslarla tekrar inşa etmişti


Kadın birkaç dakika daha aynaya baktıktan sonra küvete girip suyu en sıcak ayarda açtı. Küvet derisini yakacak kadar bir sıcak su ile doluydu. Yerdeki pantolonun cebinden sigara ve çakmağı çıkartıp küvete girdi. Sıcak su henüz yeni sayılan birkaç yarayı yaktı ancak Nyssa bunu görmezden geldi. Babası kendisi hariç birinin evde sigara içmesinden nefret ederdi. Ailede sadece babası ve kendisi içerdi ancak onun evde içmesi yasaktı. Nyssa hep bunun babasının onu sevmemesine bağlamıştı


Birkaç dakika içinde tüm banyo buhar ve dumanla kaplandı. Su soğumaya başlamıştı ve içindeki izmaritler küvetin her yerine dağılıyordu. Nyssa sudan çıktı ve olduğu yerde biraz bekleyerek fazla suyun akmasını bekledi. Yanında kıyafet getirmediği için kendisine küfrederek odasına gidene kadar idare etmesi için daha önce çıkardığı çamaşırları geri giydi


Kıyafetlerini almak için eğildiğinde gözü dolabın altındaki jiletlere takıldı. Talia onları Nyssa ve Damian'ın bulamayacağı yerlere saklardı. Neredeyse 2 yaşında olan çocuğun bulduğu her şeyle oynamak gibi bir huyu vardı ve Nyssa'ya gelince, Talia her abla gibi küçük kardeşinin kendisine zarar vermesini engellemeye çalışıyordu. Ve görünüşe göre başarısız olacaktı


Esmer ikinci kez düşünmeden pakete uzandı ve birini aldı. Yer ve lavabo kırmızıya boyanırken sesini çıkarmadı. Çığlıklarını içine doğru attı, her zaman yaptığı gibi. Sonunda bacakları onu taşıyamayacak kadar halsizleştiğinde yere düştü. Kafasını küvetin kenarına koyarken sessizce ağlıyordu


Kandan kayganlaşmış jileti küvetin içine fırlattı ve suyun yavaşça kızıla boyanmasını izledi. Gözyaşları kollarındaki küçük yaraları yakarken ilk defa çığlık attı. Evde kimse yoktu, kimse onu aramazdı, kimse onu duymazdı, kimse onun için gelmeyecekti.


*****


Aşağıdan gelen bebek çığlıklarını duydu, daha sonra merdivenlerdeki koşuşturmayı. Ablası evdeydi ve onu duymuştu. Kapının kırılırcasına yumruklandığını ve ablasının bağırışını duydu Nyssa, cevap vermedi, sesini çıkaramayacak kadar güçsüzdü. Zaten Talia da cevap beklemiyordu. Geçen 5 dakikanın ardından Talia gitmişti, en azından Nyssa öyle düşünüyordu ki kapı geriye doğru esnemeye başladı, biraz daha zorlanırsa kırılacak gibi duruyordu. Kilide birkaç tekme daha atınca ve kapı açıldı. Talia içeride oluşan küçük sis bulutunu görmezden gelerek kardeşinin yanına geldi

MahkumHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin