Yeni okulum ve maceralı okul hayatım böylelikle sınıfa girmemle başladı.
Sınıfa girdiğimde daha hoca gelmemişti. Her zamanki gibi okulun ilk günü nedeniyle sınıf epey sessizdi. Sınıf genişti.
Sıralar 4 gruptan oluşmuştu.Ben pencere kenarının yanı olan sıranın 3. Masasına oturdum. Sırada kapalı, esmer tenli ve kahverengi gözlü bir kız oturuyordu.
Merhaba dercesine kafa sallayıp, gülümsedim. Oda aynı şekilde karşılık verdi. Daha sonra sınıfa orta yaşta, siyah saçlı, hafif kilolu, üzerinde mavi bir takım elbise olan kadın öğretmen belirdi. Kıyafet tam ona göreydi.
Herkes ayağa kalktı ve öğretmenin "Oturabilirsiniz " demesiyle herkes birden oturdu. O sessizlik hala devam ediyordu. Daha sonra öğretmen sınıfın tam ortasında durarak ellerini birleştirip kendini tanıtmaya başladı.
"Merhaba gençler ben Ece Yıldız 35 yaşındayım ve ingilizce dersinize gireceğim."
Dedi , çok içten bir sesle. Tatlıydı. Sonra her zamanki gibi bizim kendimizi tanıtmamıza istedi. Adımız , Soyadınız ve ailemizin ne iş yaptığını sordu.
Herkesi dikkatli bir şekilde dinliyor , tanımaya çalışıyordum. Sıra bana gelmişti. Kendimi tanıtmaya başladım.
"Adım Doğa Yücesoy annem ve babamın mesleği pilot " dedim.
Herkes meraklı bir şekilde bana bakıyordu.Daha sonra yanımda oturan kıza gelmişti sıra. Adı İlaydaydı. Annesi hemşire babası ise matematik öğretmeni ydi.
Ders hocanın sınıfta ki kişileri tanımasıyla geçmişti.
Son iki dakika kala hoca bu sessizliğin haftaya kaybolucağından ikinci ders ise dersi nasıl işleyiceğimizi tanıtacağınından bahsetti.Cümlesinin bitmesiyle zil çaldı ve hoca sınıftan ayrıldı.
Bende okulu tanımak ve öğrenmek için sınıftan dışarı çıktım.Koridorda daha önceki okulundan olan arkadaşların sohbetleri vardı. Ben ise bu okulda hiç kimseyi tanımıyordum.
Bahçeye inmeye karar verdim. Ben Merdivenlerden inerken üst sınıflar yukarı çıkıyordu. Amaçları duyduğuma göre 9. Sınıflara bakmaktı. Nedenini anlayamadım. Galiba dalga geçip , eğlenmekdi.
1. Kata yavaş yavaş inerken nedense kalbim birden hızla çarpmaya başladı.
Daha sonra gözüme öğretmenler odası çarptı. Böylelikle öğretmenler odasının birinci katta olduğunu öğrendim.
Zemin kata inince burnuma karışık yemek kokuları gelmeye başladı ve herkes o yöne gidiyordu.
Demek ki kantin zemin katdaydı. Bahçeye doğru ilerledim
ama ne olabilir. Tabi ki zil çaldı.Şaşkınlıkla etrafa bakıyordum teneffüs bitmişti. Ama ne çabuk geri dönüp merdivene baktım. Üzgün bir şekilde ve bacaklarımın acımasıyla merdivenle tekrar sınıfa çıktım.
Sınıfa geri geldiğimde nefes nefeseydim. Sırama oturdum ve soluklandım.
Ordan bir ses
- Merdivenler çık çık bitmiyor değil mi ?Dedi. Bu ses İlayda'nın sesiydi. Bende cevap vererek ilk konuşmamız böylelikle başlamıştı.
.
.
.Günün son teneffüsüne girmiştik. İlayda sayesinde bir arkadaş daha edinmiştim.
Adı Esindi. Kısa düz saçlı, gözlüklü, başkalarına soğuk bize yakın ve sıcak davranan bir kızdı.İlaydayla daha önceki okuldan tanışıyorlardı . Şimdiden iki harika arkadaşım olmuştu. Tekrar zilin çalmasıyla ders başlamıştı.
Ders bittiğinde arkadaşlarımla vedalaşıp evin yoluna doğru yürüdüm. Bugün benim için güzel geçmişti. Evet ilk teneffüs bahçeye çıkamamıştım ama 40 dakika öğle aramızda İlayda ve Esin ile okulun her yerini gezmiştik.
Artık okulun her yerini biliyordum. Evin kapısına gelince okul çantamın küçük bölümünden evin anahtarını çıkardım.
Çünkü annem ve babam evde yoktu işleri gereği. Onları gerçekten de özlüyorum.
Eve geldiklerinde yüzlerini çok fazla göremiyorum bile.Kapıyı açıp odama doğru ilerledim. Çantayı odama bırakıp elimi yıkadım ve dolabımdan rahat bir şeyler çıkarıp üzerime geçirdim.
Ordan mutfağa geçip buzdolabından içecek bir şeyler alıp odama geçtim. Telefonu elime aldım ve annem bir mesaj atmıştı.
Mesajda;"Doğa kızım akşam yemekte babanla birlikte evde olucaz "
Yazıyordu. Birden çok mutlu olmuştum. Onları çok özlemiştim ve dört gözle gelmelerini bekledim.
Düşüncelerinizi yazmayı ve oylamayı unutmayın!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ASLA ASLA DEME !!!
RomanceAşkın yaş tanımadığı hikayeme hoşgeldiniz... . . . . . ...