Herkese merhaba canlarım,
Yeni bir sayfaya hazır mıyız? Umarım hepiniz beğenirsiniz. Benim pek içime sinmese de sizlerin beğeneceğinden hiç şüphem yok. Herkese iyi okumalar diliyorum ve hepinize şimdiden teşekkürler.Deponun içerisinde yükselen seslerle, kuşlar bir anda kanat çırpıp gökyüzüne doğru uçmaya başladı. Sebebi de az sonra olacaklar...
İçerisi oldukça karanlıktı. Kimsenin etrafı görmesi imkansızdı. Sanki bir yerde tutsaklarmış gibi hissediyorlardı. Birazdan ışık açılacak ve nerede olduklarını o zaman anlayacaklardı. Depo yeri tam olarak böyle bir karanlıktı.
Sandalyeye bağlanmış bir adam korkuyla çırpınıyor, bir yandan da yalvarıyordu. Yalvardığı tek şey kurtulmak...
Çünkü kurtulursa belki hayatı da kurtulur sanıyordu. Öyle bir düşüncesi vardı.
Ama maalesef düşündüğü gibi olmayacaktı.
Karşısındaki adam çok acımasızdı ve gözü öfkeden başka bir şey görmüyordu. Sadece bu gece bu işi bitirmek istiyordu.
Yani kurtulma şansı hiç yoktu.
Masada duran silahı aldı ve içini kurşunla doldurmaya başladı. Bir yandan da adamlarına 'Sıkıca bağladınız mı?' diye dakika başında soruyordu.
Kaçma ihtimaline karşı...
Adamlar yutkunarak "evet" yanıtını verdiklerinde adam silaha kurşun doldurmaya devam etti. Bu adamın sonu ölümdü. Bu adamın tek hatası hiç olmayacak bir şey yapmasıydı. Silahını doldurmayı bitirdikten sonra bakışlarını bağladıkları adama doğru çevirdi. "Sen..." dedi. Ardından ona doğru adım atmaya başladığında konuşmaya devam etti. "Demek benim kimliğimi açığa çıkaracaktın, değil mi?" Ona yaklaştığında adımını durdurdu. "Öyle duydum da?"
Karşısındaki adam bir korkak gibi titrerken, titreyen sesiyle yanıt verdi. "B...Ben öyle bir şey yapmam." Çırpınıyordu, 'Ben yapmam öyle bir şey' diye. Belki kaçarım diye düşünüyordu.
Duyduğu yanıtla kısa bir kahkaha attı. O kısa kahkahası depoyu inletiyordu adeta. Bunu çok komik buluyordu. Madem korkuyorsun, neden bu işlere giriyorsun ki değil mi?
Kısacık kahkahasının ardından bakışları sertleşti. Çömeldiği yerden ayağa kalktı. Silahı adama doğru tutup hızla tetiği çektiğinde depodan bir silah sesi duyuldu. Az önce korkudan titreyen adam anında yere kapaklanmıştı.
Arkasını dönüp adamlarına "Alın şunu!" diyerek emrettiğinde adamlar hiç itiraz etmeden emredileni yapmaya başladı.
O sırada yanı başında duran adama dönüp "Yarın akşam yapılacak parti için hazırlıklar tamam mı?" diye sordu.
"Hazır" cevabını verdi.
Adam aldığı yanıtla hızla dışarıya çıktı. Arkasından da konuştuğu adam çıktı. İkisi beraber arabaya doğru ilerlerken adam yeniden bir cümle kurdu. "İzem Karmen Kırçalan'a davet gönderildi mi?"
"Gönderildi," yanıtını verdi.
"İyi," dedi ve arabasına bindi. Ardından telefonunu çıkarıp bir numara çevirdi.
![](https://img.wattpad.com/cover/360859318-288-k176569.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARA MİRAS (I-II)
General Fiction"Kara Miras gibi bazen karanlıkta parlayan en değerli hazineleri bulmak için derinlere inmeliyiz." *** Yazılış Tarihi: 19 Ocak 2024 *** KM #1 Satranç #11 Wattpad #581