SINIRLAR

19 4 0
                                    

                                        Etrafımda sessiz olan hiçbir şey yoktu . belki en başından İstanbul'a gelmem bir hataydı . Büyük hayallerle geldiğim bu şehir benim en büyük hayal kırıklığımdı. Nefes bile alacak alan olmayan otobüste kapıya doğru ilerlemeye çalışıyordum . İçimden hayatıma sövüyordum . Ben büyük hayalleri ve inovasyon sahibi bir mimardım ve ülkemi gelişmesini isteyen nice gençlerinden biriydim mezun olunca direkt iş bulacağıma emindim bu yüzden kendime olan güvenim beni bu şehre getirmişti ancak sadece kendime olan güvenim yetersizmiş çünkü ben orta sınıf bir aileden geliyordum ve arkam sağlam değildi bu yüzden bir şirkette yalvar yakar stajyer ücretine razı gelerek işe başlamıştım nasıl olsa kendimi geliştiririm diye ancak projede ismimin geçmesine bile izin verilmiyordu yetenekliydim bunu biliyordum ama bana taktıkları prangalar yüzünden kendimi gösteremiyordum . Her ay kapıya gelen faturalar bile ödemek benim için imkansız hale gelmişti . Kendimi hiçbir yere ait hissetmesem de bu düzende devam etmek zorundaydım . İsmim bile bana bu durumla mücadele etme ruhunu veriyordu 'Berkin' . Her başarısızlığım daha doğrusu zorunlu başarısızlığım başarı için daha çok inat etmemi sağlıyordu . 


      Her zaman böyle düşüneceğimi sanıyordum ancak patronumun beni odasına çağırmasıyla artık umutlarım tükenmişti


-Hoş geldin Berkin YILMAZ .

Eliyle oturmamı işaret edince heyecanlanmıştım sonunda benim varlığımın farkına varmışlardı ve pozisyonumu yükselteceklerini düşünmüştüm ancak olaylar sandığım gibi gerçekleşmedi.


-Seni buraya çağırma sebebim seninle vedalaşmak istediğimden evlat . Gelişime çok açık birisin ancak bu şirket senin istediklerini karşılayamaz artık şirketimde stajyer çalıştırmak istemiyorum profesyoneller benim için daha önemli, umarım beni anlıyorsundur.

Bana anlayışla bakıyor olmasına rağmen elim titriyordu nefes bile alamadığımı hissettim . Burası benim son umudumdu böylece terkedilemezdim. 

-Efendim , benim bir kusurumu gördüyseniz ben üzgünüm hatamı düze-

Daha cümlemi tamamlayamadan kapı bir anda açılmıştı

-Babiş! Kovdun mu stajyeri artık bu şirkette çalışıyorum değil mi?

Buydu işte nereye gidersem , nereye dönersem , kiminle konuşursam konuşayım eğer arkam sağlam değilse iyi yerlerden gelmiyorsam , kendi emeğimle değil ailemin zenginliği yoksa bir değerim yoktu. Tebessüm etmeye çalışarak başımı salladım ve dışarı çıktım. Çıkar çıkmaz bayılacak gibi hissediyordum bu yüzden duvardan destek alarak derin bir nefes aldım . Kravatımı gevşeterek masamın olduğu koridora ilerledim . Çoktan masamın üzerine bırakılmış kolinin içine bütün eşyalarımı yavaş yavaş yerleştirmeye başladım . Belki son anda vazgeçerlerdi diye ancak nafileydi . Gururum o kadar kırılmıştı ki masamın üzerindeki yansımamda bile ilk defa kendimi bu kadar mide bulandırıcı görüyordum . Yavaş adımlarla şirketin ana kapısına ilerledim ve kapının önünde hazır halde duran taksiye ilerledim . Son paramı buna harcayacak olmamı umursamadım . Otobüs kahrı çekeceğime böylesi daha iyi dedim . Hayatımın her anı koşuşturmacayla geçerken ilk defa kendimi dingin hissettim . Huzur sanki bu taksinin içindeydi , dikiz aynasından şoföre baktığımda zaten onunda bana bakıyor olduğunu görmemle ürperdim.

-Önünüze neden bakmıyorsunuz?

Alışagelmişin dışında bir taksiciydi , hayatımda ilk defa kadın bir taksiciyle karşılaşmıştım. Gözleri bal sarısıydı ve ona söylediklerimi hiç umursamadan yüzüme bakmaya devam ediyordu . Kadının bakışları beni hipnotize etmişti hiçbir şey umurumda değildi sadece gözlerine dada çok bakmak istiyordum . Minyon yüzlüydü , tahminen 25'li yaşlarında olmalıydı . Saçları güneşin etkisiyle altın gibi parlıyordu ancak güzel saçlarını sanki göstermek istemiyormuşçasına sıkı bir topuz yapmıştı . Yüzü gibi burnu da küçüktü. Dudakları düz bir haldeydi ne çok dolgun ne de hiç yok gibiydi . Üzerinde oldukça şık bir takım varken onun birr taksici olması imkansızdı .

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 09 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

FareHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin