.
☆
Hyunjin o günden beri her gün aralıksız ağlıyordu.
Aralıksız.
Artık gözleri kıpkırmızı, göz altları ise mosmor olmuştu.
Peki, değer miydi?
Bir insan için, harap olmaya değer miydi?
Hyunjin'e göre, Minho için harap olmaya kesinlikle değerdi.
Fikrini böyle icra ediyordu işte.
Ama artık acıyordu.
Ağlamaktan gözleri, bir yerleri yumruklamaktan elleri, içtiği sigaralar ve içkiler sebebiyle organları, yaşadıkları yüzünden ise ruhu acıyordu.
Çok acı çekiyordu.
Ama neden?
Cezalandırılıyor muydu?
Ama neden?
O dünya standartlarına göre bir günahkâr değildi ki.
Minho'nun aksine.
Bunları sorgulamaya devam ederken, yine bir yerleri yumrukladığını ve ellerini kanattığını fark etmedi bile.
Artık fiziksel acıyı hissetmiyordu.
Ruhen çektiği acının yanında bu neydi ki?
Ama artık değişecekti
Hyunjin hayatının kararını aldı o an.
.
.
.
☆
.
_________________________________________
bu bolume biraktigim resmi ararken sabah 4te cok korkunc fotograflarla karsilastim 😰😭
ama sizin icin deger!!
hazir not birakmisken size de bir hatirlatma yapayim
oyyyy 🥺.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
world class sinner, hyunho
FanfictionMinho, Hyunjin'in onun için aldığı çiçek buketini hiç düşünmeden yere fırlattı. "Ah, fazla takılma Jinnie. Ben sadece bir manyağım. Aynı dediğin gibi, her haftasonu kendime sevişmek için birilerini arıyorum." Hyunjin buruk bir gülümsemeyle bir yerde...