.
☆
"Hoş geldin."
"Teşekkürler. Fazla beklettim mi?"
"Hayır ben de yeni gelmiştim zaten."
Minho, Hyunjin'i kafasıyla onayladı ve banka, onun yanına oturdu.
"Ah, bunlar senin için."
Hyunjin, Minho'ya aldığı bir buket beyaz gülü uzattı ona.
Minho gördüğü çiçek buketi ile şaşırdı.
"Teşekkür ederim."
"Ne demek."
İkili bir süre sessizliğe büründüler ve birbirlerine bile bakmadılar.
En sonunda Hyunjin Minho'ya doğru döndü sessizliği bozdu.
"Ee Minho? Konuşmaya gelmemiş miydik buraya?"
"Hyunjin, ayrılalım. Be-"
"Söyleme. Ne diyeceğini biliyorum. Sen, beni aldattın değil mi?"
Minho hiçbir şey söyleyemedi. Sadece başını sallamakla yetindi.
"Peki öyleyse. Sana sürtüklerinle iyi eğlenceler Minho."
Hyunjin ayağa kalktı ve arkasına bakmadan yavaşca ilerlemeye başladı evine doğru.
Ama fazla uzaklaşmadan Minho'nun sesi ile irkildi.
"Ne dedin sen?"
Hyunjin ne olduğunu anlamadan arkasına döndü.
Minho aralarında iki veya üç adımlık mesafe bırakmış, Hyunjin'e sinirle bakıyordu.
"Hyunjin. Sana ne dedin sen dedim? Cevap ver."
"Doğruları söylüyorum Minho. Sen sadece sürtüklerle takılmıyor musun?"
Minho başka hiçbir şey demedi. Sadece elindeki çiçekleri sıkıyordu ve sinirle Hyunjin'e bakıyordu.
Ve sonra Hyunjin için bardağı taşıran son damlayı damlattı.
Minho, Hyunjin'in onun için aldığı çiçek buketini hiç düşünmeden yere fırlattı.
"Ah, fazla takılma Jinnie. Ben sadece bir manyağım. Aynı dediğin gibi, her haftasonu kendime sevişmek için birilerini arıyorum."
Hyunjin buruk bir gülümsemeyle bir yerdeki çiçek buketine bir de Minho'ya baktı.
Ve sessizce mırıldandı.
"Senden nefret ediyorum ama sana aşığım. Lanet olası herif.."
.
.
.
☆
.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
world class sinner, hyunho
FanficMinho, Hyunjin'in onun için aldığı çiçek buketini hiç düşünmeden yere fırlattı. "Ah, fazla takılma Jinnie. Ben sadece bir manyağım. Aynı dediğin gibi, her haftasonu kendime sevişmek için birilerini arıyorum." Hyunjin buruk bir gülümsemeyle bir yerde...