Orhan aylar önce Kara Celasunun eline esir düşmüş ve bir daha haber alınamamıştı. Bunun üstüne Holofira yıkılmadı. Orhanı bulmayı, ona kavuşmayı kafaya koydu her ne kadar arasa, savaşlar verse de Kara Celasun Orhanın çoktan öldüğünü söylüyordu.
Holofira'nın odası
*Andra odaya gelir yüzünde tuhaf bir ifade vardır* Prensesim...*Holofira sert bir bakış atar, sanki içine doğar diyecekleri* ne oldu?
Andra: askerler... Bu gün *korkak ses tonu ile konuşur* Ormanda...
*Holofiranın nefesi daralır dinlerken*
Andra: bir yüzük bulmuşlar. *Yutkunur, yüzüğü Holofira ya uzatır*
*Holofiranın elleri titrer yüzüğü alır hemen* Orhan... *Gözleri dolar, boğazı düğümlenir ihtimal vermediği ölüm fikri gelir aklına* hayır hayır hayır.. HAYIR! *öfkeli ve üzgündür* ÇIK DIŞARI!
*Andra çıkar ve tam o an Holofira elini duvara yaslayıp yere çöker ağlamaya başlar* ölsen hissederdim Orhan... Yaşıyorsun sen...
Osman Bey Sarayı, Taht Odası
*Herkes düşünceli ve üzgündür. Osman ailesini böyle gördükçe kahrolur ama Devlet için dik durmaya çalışır*
Osman: *öksürür hafifçe* bir haber var mıdır Alaeddin?
Alaeddin: baba her yere baktırırım, bakarım *umutsuzluk içinde* amma tek bir haber yok Ağabeyimden... Sanki hiç yaşamamış gibi...
Malhun: *Malhun'un gözleri dolar ayağa kalkar* müsaadenizle beyim.. *ağlamamak için hemen çıkar odadan*
Osman: *Malhun çıktıkdan sonra cevap verir Alaeddin'e* ben Orhanlı mı sordum Alaeddin? Yenişehire gelecek olan Tüccarları sorarım.
Alaeddin: baba?... *Kanı donmuş gibi bakar yüzüne hayal kırıklığı çöker* sen oğlunu heç mi merak etmezsin? İmdi Tüccar vaktimidir?
Osman: neyin vakti olduğunu ben bilmey miyim Alaeddin?
Fatma: Bey babam sen ne dersin? Hangimiz başka işle ilginebilir ki? *Gözleri dolar, ayağa kalkar o anki sinirle* BENİM AĞABEYİM YOK AĞABEYİM! ÖLDÜ MÜ KALDI MI? EZİYET Mİ EDERLER BİLMEYİZ! SEN TÜCCAR DERDİNE Mİ DÜŞTÜN??
Osman: Fatma! Oturasın kızım
Bala: Osman herkes çok üzgün görmez misin? Üstüne varmayasın *kalkar Malhuna bakmaya gider*
Alaeddin: *Alaeddin de ayağa kalkar Fatma ya sarılıp sakinleştirir gözünden yaşlar süzülür* etme bacım...
Gonca: *gözleri dolar* kim bilir Holofira ne haldedir...
Fatma *güler sinirden* Babamdan daha çok arar Ağabeyimi! Bir de kızı Müslüman değil diye dışlarlardı
Osman: Fatmaa!
*Bir Alp izin isteyerek içeri gelir, nefes nefesedir* Osman beyim, size demem gereken mühüm şeyler vardır.
Osman: diyesin hele *kaşlarını çatar*
Kara Celasun'un Mağarası
*Orhan halsiz ve şekilde yerde yatıyordur*
Kara Celasun: Orhaaan Orhan *kahkaha atar içeri girerken* Senin bu hatunun heç mi rahat durmayacak? Ne edeyim? Canını mı alayım *sinirlidir verdiği kayıplardan ötürü*
*Orhan dikelir, oturur pozisyona gelir öksürür* BANA BAK! EĞER ONA DOKUNURSAN-
Kara Celasun: Eğer ona dokunursam? Ne? Ne edersin? *Sırıtır* onu da alıp ikinizi birlikte öldürecem!
*Orhan sinirle konuşur* HOLOFİRA YA DOKUNMAYACAKSINIZ DEDİM! SENİ PİŞMAN EDERİM MOĞOL İTİ! DUYDUN MU??
*Kara Celasun Orhanı dinlemeden çıkar mağaradan* O HATUNU BULUN GETİRİN BANA! TEZ! HAYDE!
*Nökerlerin bir bölümü gider plan yaparak*
Holofira'nın Hanesi
Olivia: Andra? Holofira nerede?
Andra: *renk vermeden konuşmaya çalışır* Odasındadır hanımım
Olivia: *şüpheli bir tonda* iyi mi?
Andra: her zamanki gibi hanımım.. *yutkunur*
Olivia: Hayla o Şehzadeyi düşünür mü?
Andra: *başını hafif eğer* bunu ona sorsanız daha-
Olivia: KES! *sinirlenerek anlık öfke ile üstüne yürür bir kaç adım* BEN SANA SORDUM! CEVAP VERECEKSİN!
Andra: *korkarak geri sıçrar* düşünüyor hanımım *yutkunur*
Olivia: *Olivia sinirden nefes nefese kalır* tamam! çık...
*Andra odadan çıkıp planladıkları gibi Holofira nın yanına gider tekrar Orhanı aramak için*
Holofira'nın Odası
*Holofira Orhanla geçen anılarını düşünüyordu elinde Orhanın yüzüğü ile*
Holofira: nerdesin sen Orhan... Sen beni bırakıp gitmezsin... *Gözyaşlarına hakim olamaz hıçkıra hıçkıra ağlamaya başlar*
*Kapı sesi*
Andra: Hanımım gelebilir miyim?
Holofira: *gözlerini silerek ayağa kalkar* gel Andra
Andra: *içeri gelir, yaklaşır iyi olmadığını anlasa da bir şey sormaya cesaret edemez* Askerler.. hazır hanımım.
Holofira: tamam Andra hazırlanayım çıkalım. *Yapmacıktan tebessüm oluşur yüzünde*
Andra: *korkarak konuşur* bu son umudumuz olabilir hanımım-
Holofira: O ZAMAN BULMADAN DÖNMEYECEZ!
*Andra başını eğer*
Andra: emredersiniz prensesim
*Holofira hem üzgün hem umutsuz hem kızgınca bakar durur*
Orman, Kara Celasun'un mağarasının yakınları
*Holofira son umut Ormanın kalan kısımlarında arar Orhanı. Umudunu kaybetmeden elinde Orhanın yüzüğü ile arar onu*
Andra: Hanımım.. son iki mağara kaldı..
Holofira: Bakıcaz Andra! Yerin dibine de girse bulacaz Orhanı!
*Nökerler onları farkeder ve ok yağmuruna tutarlar. Askerlerin bir kaçı ölür*
Holofira: AĞAÇLARI SİPER ALIN!
*Savaş başlar*
MAĞARA
*Orhan Holofira nın sesini alır* Allah'ım sana Şükürler olsun *duygulanır* Holofira..
*Kara Celasun içeri gelir* BU HATUN GAYRI FAZLA OLMAYA BAŞLADI! NEYİN İNADIDIR BU!
Orhan: *sırıtır gurur duyar Holofira ile* kurdun dişisine de erkeğine de bulaşmayacaksın it soyu!
*Kara Celasun sinirli ve öfkelidir. Kendine yediremez bu sözleri* Öyle mi? O vakit hatunun ile vedalaş Orhan!
Orhan: SAKIN MOĞOL İTİ! SAKIN! HAYIR! *duysun diye bağırır* HOLOFİRAAAA *Orhanın gözlerini korku ve telaş kaplar elindeki iplerini yavaş yavaş gevşetmeye başlar*
*Yayınını gerer Holofira yı nişan alır mağadan çıkmadan* sizin hikayeniz de buraya kadarmış Orhan *sırıtır*
....Bölüm sonu....
Evet bu benim ilk hikaye deneyimdi. Sizce nasıldı? ❤️🩹
Eminim ilerleyen zamanlarda daha iyilerini yazıcam 🌹Sizce gelecek bölümde ne olcak? Holofira vurulacak mı? Orhan kurtulabilecek mi? Holofira Orhan'ın yaşadığını öğrenebilecek mi? 🌼🧸
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ORNİL 🌹
Ficción históricaAşk gülü dükeniyle avuçlamaya benzer parmakların kan içinde kalır ama dikenlerin hesabını gülden soramazsın...🌹