I

166 20 10
                                    


"Harry!" Hermonie hızla yanıma geldi. "Karanlık y-yaratıklar... Bize saldırıyorlar!" Şaşkınlıkla elimde ki bardak düştü. "Ne?" Hermonie elimi tuttu. "Zaman yok" Diyip cisimleştik.

Geldiğimiz yer büyücülük bakanlığıydı. Burada bir kaos hâkimdi. Dementorlar büyücülük bakanlığında ki yetkili kişilerin ruhunu emerken, Arap yarığı etrafı yakıyor, Blast-Ended Skrewt ateş püskürüyor, Akromantula'lar ise insanların üzerine yürüyor, Basiliks önderliğindeymiş gibi diğer yılanlar Basiliks'i takip ederek insanlara saldırıyordu. Bu korkunç atmosfer karşısında nefesimi tuttum.

Hermonie'ye baktığım zaman korkuyla etrafa bakıyordu. Hipertasyona girmiş gibi tir tir titriyordu. Hızla gelip onun omzundan tutarak sallamaya başladım. Kendien gelince hızlı nefeslerinden "H-Harry..." Dedi.

"Bakan Fudge'nin yanına gitmeliyiz!" Diyerek onun odasına doğru koşmaya başladım. Hermonie de hızla bana ayak uydurdu.

Ben hızla kapıyı açtım. " Neler oluyor?" Dedim nefes nefese. "Çok ayıp Harry! Pardon bakanım..." Bakan Fudge camından uzaklaştı ve bize yaklaştı. "Karanlık yaratıklar Voldemortun ölmesini protesto ediyor. Bu yüzden İngiltere büyücülük Bakanlığı'na saldırıyorlar... Harry Potter lütfen bize yardım et!" Diyip hızla elime tutundu. Hermonie'ye hızla bir bakış attım. O onaylayınca bende onayladım. "Tamam."

"Onlarla anlaşmaya çalışacağım." Dedim. "Harry... Onlar bize saldırıyor ve sen hâlâ bunu düşünüyorsun!" Bakan Fudge elimi tuttuğu eli daha da sıkılaştı. "Onları dizginlemeniz lazım..." Bakan Fudge'nin gözlerine baktım. Ne demek istediğini çok iyi biliyordum. Benim onları öldürmemi istiyordu. "Peki... Ama bir deneyeceğim." Hermonie "Tamam Harry hadi gidelim. İzninizle bakanım" Diyip hızla odadan çıktık.

"Hermonie nereye gidiyoruz?" Dedim o beni sürüklerken. Üstümüze bir Dementor gelince hemen asamı çıkarıp "Expecto Patronum!" Dementor bizden uzaklaşırken hızla Hermonie'yi çekiştirip saklanabileceğimiz bir duvarın arkasına çektim.

"Plansız dalamayız böyle-" Hermonie lafımı böldü. "Yoksa yem oluruz... Ama bunu demek için yanımızda Ron falan olmalıydı." Dedi gözlerini devirerek. "Hadi Harry yöneten biri elbet vardır." Dedi gözlerimin içine bakarak. "O yöneticiyi bulmalıyız" Başımla onayladım. Etrafa bakınmaya başladım. Ortada biri vardı. "Ron?" Dedim şaşkınlıkla. Hermonie bu sözle bana döndü. "Onun yanına gidelim." Beni çekiştirerek "Hadi!" Heyecanlı sesiyle "Tamam tamam sizi çifte kumrular." Hermonie kızardı ve bana yumruk attı. "Ah" Acıyan kolumu tuttum.

Dikkatli bir şekilde, etrafta tüm karanlık yaratıklar uçuştutuyordu, Ron'un yanına geldik. "Ron burada ne yapıyorsun?" Nefes nefeseyken sordum. "Dostum bir nesne buldum baksana."
Yerde bir taş vardı. "Bu?" Hermonie'ye işaret ettim taşı. "Alsana bakalım neymiş diye." Elime taşı aldım. "Ah yakıyor." Dedim az daha taşı düşürecekken.
"Biraz dikkatli ol" Kızarak taşa baktı. "Bunun ortada olması tesadüf olmaz büyük ihtimalle bunla yönetiliyorlar." Hermonie Ron'a gidip sarıldı. "Salak birşey olacak diye çok korktum." Sonra hemen ayrıldı. "Ron ile ben bunu bakan Fudge'ye bildirelim. Sende burda kal hemen geleceğiz." İkisine baktım. "Anladım. Ama çabuk gelin tamam mı?" Dedim elimde ki taşı göstererek. "Tamam, hadi Ron gidelim." Ron son bir defa bana bakarak "Dikkat et dostum" Diyerek Hermonie ile koşmaya başladı.

Etrafa bakındım. Birden yanıma Bir Dementor, bir Arap yarığı, bir Blast-Ended Skrewt, bir Akromantula ve bir basilisk geldi. Liderleri sanmaktaydım.

Benkm etrafımda daire çizdiler. "Neden saldırıyorsunuz?

"Neden söyleyelim sana büyücü?" Blast-Ended Skrewt Lideri bana sordu.

"Neden saldırıyorsunuz?" Diye ikilettim sorumu.

Basiliks yanıma yaklaştı. "Çünkü mahrumiyetimzssss yoksss karanlık yaratıklara karşı olan genelgeniz bizim nefes almamızı bile engeliyorsss." Gözlerim büyüdü. "Ben seni nasılss-"

Gölge Pazarlığı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin