Yarışma

40 4 3
                                    

Huzur.
Huzur neydi?
Belki bir yağmurun sesi, belki sıcak bir yuva belki de sevdiklerimizdi huzur..

Ama benim için huzur dans demekti ve ben huzurluydum, hem de hiç olmadığım kadar çünkü dans ediyordum ve dans benim her şeyimdi. Babamdan sonra tutunacağım tek dalımdı.

Hocam karşımda yanlışlarımı söylerken pür dikkat onu dinliyordum. Neredeyse her gün aynı saatte çok yetenekli ve disiplinli olan Berfin hocamdan ders alıyordum. Aslında toplu alınan derslere de katılabilirdim. Hatta babam bu konuda baya ısrar etmişti. Ama onu reddetmiştim kimseyle birlikte dans etmek istemiyordum hatta mümkünse kimse dansımı izlememeliydi. Çünkü dans benim içimdeki acıları, mutsuzlukları ve umutsuzlukları dışarı vurmamdı ve bunu kimsenin görmesini istemezdim.

Derin düşüncelere dalmışken hocamın sesiyle düşüncelerim yarıda kesildi.

"Oylum? Beni dinlediğine emin misin tatlım"

Kafamı hızlıca aşağı yukarı sallayıp kendime geldim. Kızıl saçlarımı kulağımın arkasına sıkıştırıp septumumu düzelttim.

"Pardon hocam dalmışım"

Hızlıca kafasını sallayıp "Madem öyle devam et bakalım" demesiyle derin bir nefes çektim. Bu çok sık yaptığım bir şeydi.

Yavaşça ayaklarımın benden izinsiz hareket etmesini izledim ve çalmaya başlayan ingilizce rap müziği tekrar ederek dansımı en iyi şekilde ifade etmeye çalıştım. Genelde modern dans yapmaktan hoşlanırdım. Çünkü rap müziğin o hırçın ve öfkeli tınısı beni kendime getirir sarhoş olamamı sağlardı, bu güzel bir şeydi.

Hızla hareketlere devam ederken hafifçe kalçamı yukarı kaldırdım etrafımda dönerek geri indirdim ve toplanmamış kızıl saçlarımı önüme dökerek hızlıca döndürdüm. Kafamı geri atarak ellerimi yukarı kaldırdım. Sağ taraftan ellerimi yavaş yavaş indirirken kalçamı da o hızda kaldırıp indirmeye devam ettim. Müzik tüm hızıyla devam ederken dizlerimi bükerek bacaklarımı sırayla öne ve arkaya hareket ettirdim. Yavaşça müziğin sonlarına gelirken benzer şeyleri müziğin tonuna göre yapmaya, yaparken de hissetmeye devam ettim. Müzik sona erirken hızla etrafımda dönüp bacaklarımı var gücümle açıp yere serildim, kollarımı yukarı kaldırıp başımı önüme eğdim böylelikle bitiş selamımı vermiştim.

Kesik kesik nefesler alırken hocamın alkış sesiyle bakışlarımı hocama çevirdim.

"İnanamıyorum Oylum harikaydın baya bir ilerleme kaydetmişsin."

Samimi bir gülümsemeyle başımı aşağı yukarı salladım. Buna sevinmiştim. Berfin hocanın takdirini kazanmak zor bir şeydi. Buna yıllarımı vermiştim ama sonunda başarmıştım.

Bakışlarım duvardaki saate döndüğünde gitme vaktimin geldiğini anladım. Tam eşyalarımı toplamaya başlarken Berfin hocanın sesiyle yönümü ona çevirdim.

"Oylum' cum bunu istemeyeceğini biliyorum ama yinede şansımı denemeliyim."

Kaşlarım hızla çatılırken ne diyeceğini anlamıştım. Yine o modern dans yarışmasına katılmamı söyleyecekti. Ama tabi ki katılmayacaktım. Göz önünde olmayı sevmezdim bunu kaç defa söyleyecektim?

Tam sözünü kesecekken hızla beni susturdu.

"Sadece beni dinle tatlım." derin bir nefes aldı ve devam etti "Daha önceden dediğim yarışma ve benden bir öğrenci istiyorlar ve benim en iyi öğrencim sensin Oylum. Artık hislerinin ve duygularının üzerine gitmelisin yeni umutlar edinmeli ve geleceğini buna göre şekillendirmelisin asla ama asla yapamam dememelisin ve ayrıca senin için yetkililerle bile konuştum sadece seni ve dansını değerlendirecek kişiler orada olacak fazladan kimse olmayacak ve bu seni rahat hissettirecek."

TUTSAKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin