"Deniz canım hadi uyan."diyen melek annemin sesiyle gözlerimi zorda olsa araladım ve "Günaydın anneciğim." dedim.
"Günaydın canım, kahvaltı hazır , sende hazırlan ve aşağıya in yoksa geç kalıcaksın."dedi ve odadan çıktı.
Yataktan isteksizce çıktım ve saate baktım saat 7:40. Gerçekten geç kalıcaktım. Alel acele yatağımı topladım, duş aldım saclarımı kurutup düzleştirip at kuyruğu yaptım. Dolabın önüne geçip siyah dar bir pantalon, beyaz ve üzerinde siyah 'Wild' yazısı olan bir t-shirt ve onun üzerine siyah deri ceketemi giydim çünkü hava soğuktu.
En son siyah vans'larımı giydim ve siyah sırt çantamı alıp odadan çıktım.
Aşağıya indiğimde masada sadece annem ve babam vardı bende onlara selam verip masaya geçtim ve hızlıca kahvaltımı yaptım . Kahvaltım bittiğinde masadan kalktım ve birşey fark ettim. Egemen yoktu. "Anne Egemen nerde?"
"Bahçede oturuyo sabahtan beri sanki morali bozuk."
"Ben gidip onu alıyımda okula gidelim artık." dedim ve annemle babamı yanaklarından öpüp bahçeye çıktım.
Egemen havuzun başında öylece oturuyordu ve morali gerçekten bozuktu.Sessizce yanına gittim ve oturdum. "Egemen, neyin var canım?"
"Yok bişeyim , hadi gidelim."dedi ve kalkıp yürümeye başladı.Bende arkasından kolunu tutum "Problemin herneyse hazır hisetiğinde anlat bana içinde tutma ve unutmaki ben hep yanındayım." Egemen gözlerime baktı ve bana sarılıp "biliyorum sende unutma, bende hep senin yanındayım." diye kulağıma fısıldayıp benden ayrıldı ve elimi tuttu. Arabaya kadar el ele gittik. Arabanın yanına gelince Timati "Günaydın gençler dedi ve arabanın kapısını bana açtı bende "Günaydın Timati."diyip gülümsedim ve arabaya bindim. Araba siteden çıktı ve okula doğru gitmeye başladı.Yolda giderken ben ilaçlarımdan bir tanesini yuttum ve suyumu içtim. Suyumu içerken Timati "Eee gençler ne zamandan beri sevgilisiniz?"dedi ve ben o cümleye duyar durmaz öksürmeye başladım çünkü su boğazımda kalmıştı. Ben hayvan gibi öksürüyordum Egemen ise sırtıma vurup "üçüncu yılımız olucak".dedi ve hayvan gibi gülmeye devam etti.
Sonunda öksürüğüm bitti ve tam ağzımı açıp Timati'ye cevabını vericeken Egemen "Timati biliyormusun nasıl sevgili olduk, anlatıyımı sevgilim?"dedi ve uyuz birşekilde gülümsedi.
"Anlat Egemen sen." dedi Timati.
"Bak şimdi meğer Deniz beni ilk gördüğü günden beri aşıkmış, sonra geldi işte dizlerinin üzerinde bana çıkma teklifi etti, bende kabul etmedim ama sonra Deniz kendini öldüreceğini söyledi bende mecbur kabul ettim ve zamanla bende onu sevmeye başladım.Anlıyacağın yakışıklılık başa bela be Timati."dedi ve bana bakıp kahkahalara boğuldu sonrada Timati başladı gülmeye.
Bende direk Egemenin kafasına şaplağı geçirdim, "yalancı, sevgili olucağım en son kişisin sen hayvan , uyuz , köpek!!"dedim ve kolunu imcikledim sonrada"Timati öyle bişi yok ya nerenden çıkarıyorsun böyle lafları anlamıyorum."dedim ve camdan dışarıya bakmaya başladım sonra sıcak bir beden hisetim arkama baktım Egemen arkamdan sarılmış bana"özür dilerim biraz gülelim dedim prenses."dedi. Bende ona sarılıp problem değil sadece başım biraz ağrıyo o yüzden sert tepki vermiş olabilirim." dedim. Sonra araba durdu ve camdan bakınca okula geldiğimizi gördüm. Önce Egemen sonrada ben arabadan çıktık. Timati arabanın penceresini indirip"İyi şanslar gençler dedi ve gitti."Bizde Egemenle okula girdik.Herkes derste olduğu için Egemen'e okulum dışını gezdirdim ve o bölgelerde arkadaşlarımla yaşadığım anıları anlatım.Derslerden kaçtığımızda saklandığımız duvarın arkasını,su savaşı yaptığımız yerleri, kavga edip küstükten sonra tekrar barıştığımız yerleri, kafa kafaya verip planlar kurduğumuz yerleri ve en son onları görüpte veda etmeden gittiğim yeri gösterdim.Sonra ikinci ders başladığında Egemen'i kütüphaneye kitab almak için götürdüm. Etrafıma bakmadan kütüphanecinin yanına gittim ve gereken kitabları Egemen'nin adına yazdırırken omuzumda bir el hisetim ve arkama döndüm. "Denizz" dedi Poyraz hem sevinçli hemde şaşkın gözlerle.
"Nasılsın Poyraz."dedim sevinçle. Poyraz'ıda çok özlemiştim ve onu görmek beni çok mutlu etmişti.
"Nerelerdesin sen , seni okadar aradım bir aydır kayıpsın."dedi.
"Uzun ve gereksiz bir hikaye, bak şimdi burdayım , diğerleri nerde ." diye sordum. Oda kütüphanedeki masalardan birini gösterdi.
"Bizim grup yine uno mu oynuyorlar?"dedim.
"Sensiz tadı olmasada evet."dedi.
Hemen masaya doğru gittim. Masanın yanında durunca bir çığlık sesi çıktı bu Ezgi'nin sesiydi. "Denizzzz!" dedi pardon cırladı ve bana sarıldı bende ona karşılık verdim çünkü onuda çok özlemiştim.Sonra herkesle selamlaştım onları ne kadar çok sevdiğimi ve ne kadar çok özlediğimi birkez daha anladım. Onlarda beni çok özlemişler. Burak'ın yokluğunu fark ettim ve "Burak nerde?" diye sordum ortalığa."Tekin hocanın yanında birazdan gelir." dedi Poyraz. Egemen'i unutuğumu fark edip gözlerimle onu aradım ama o çok uzakda değildi. Bulunduğumuz masanın yanından bana gülümseyerek bakıyordu. "Egemen gelsene buraya tanıştırıyım seni arkadaşlarımla."dedim. Oda bana doğru geldi. "Bu Egemen benim kuzenim artık oda bizim sınıfta okuycak."dedim ve gülümsedim.
"Egemen bunlarda Ezgi, Poyraz, Yeliz ve Mert."
"Tanıştığıma memnun oldum."dedi Egemen soğuk birşekilde. Ben bu çocuğu anlamıyorum benim yanımda pamuk gibi başkalarının yanında buz.
"Bizde"dediler bizim grup Egemen'e ve bana gülümseyerek. Benim gözüm hala Burak'ı arıyordu.Sonra kapı kapanma sesi geldi ve ardından"Bıktım ben bu okuldanda işe yaramayan hocalardandan."dedi. Bu Burak'tı. Arkama dönüp ona büyük bir heycanla baktım."Neden hepiniz sırıtıyorsunuz." dedi Burak. Belli ki daha beni fark etmemişti.Gözleri beni bulunca büyük bir şaşkınlıkla "Deniz!"dedi ve bana doğru geldi.
"Evet."dedim gülümseyerek.
"Nerdeydin sen, çok değişmişsin!"
"Uzun hikaye , boşver bak burdayım şimdi."dedim. Birsaniye o bana çok değişmişsin dedi. Biraz değiştim bu doğru ama çokta büyük bir değişim geçirmedim sonuçta. Sadece yüzümdeki sivilceler gitti ve yüzüm pamuk gibi oldu, dudaklarımı kemirmeyi bıraktığım için yumuşacık ve pespembe oldular birde saçlarımın modelini değiştirdim.Bukadar.
Burak tam bir şey diyecekken. Poyraz"Deniz derse geliyormusunuz?"dedi.
"Ne dersimiz var şimdi?"dedim Poyraz'a.
"Tarih, Kerem Hoca seni çok özlemiş." dedi Poyraz ve bir kahkaha attı çünkü Kerem Hoca benden nefret eder ve bende ondan."Bence gelmesem dahi iyi olucak."dedim ortalığa.
"Deniz cezalısın." dedi Mert.
"Ne cezası."dedim ve soru dolu bakışlarla Mert'e baktım.
"Bize haber vermeden gittin, buyüzden bugün okuldan sonra ful bizimle dışarıda takılıyorsun."
Ne diyeceğimi bilmiyordum çünkü eski ailem beni bir markete bile tek başıma göndermiyorlardı hele bir erkekle asla. Egemen aklımı okumuş gibi benim yerime cevap verdi. Bunu bir ceza olarak görmiyecek istediğiniz zaman gezebilirsiniz ama bügün Deniz beni gezdireceğine söz vermişti.
"Hep birlikte gezdirelim seni."dedi Poyraz. Egemen'nin benimle yanlız kalmak istediğini anladığım için"biz bugün Egemen'le yanlız gezelim, cumartesi günüde sabahtan hep birlikte gezeriz, olurmu?"
"Yani yarın geziyoruz." dedi Ezgi ve gülümseyip ellerini çırptı.
"Evet, yarın cumartesi olduğuna göre."dedim ve mutlu olduğumu belirtircesine gülümsedim.
"Deniz hadi artık gidelim Timati bekliyor."dedi Egemen ciddi birşekilde.
"Ozaman yarın buluşuyoruz."dedim ve Yeliz ve Ezgi'ye sarılıp vedaşlaştım. Poyraz ve Mert'lede vedaşlatım. Burak yoktu. "Poyraz Burak nereye gitti." dedim. "Bilmiyorum."dedi ve etrafına bakındı. "Ona gitmek zorunda kaldığımı söylermisiniz."dedim.
"Tabiki söyleriz canım."dedi Yeliz sıcak gülümsemesiyle.
"Deniz hadi!" dedi Egemen kapının yanından. Bende "görüşürüz diyip ona doğru gittim. Kapıya geldiğimde "Deniz." dedi Poyraz. "Efendim." dedim ve ona baktım. "Yeni numaranı bize vermicekmisin?"
"Ezbere bilmiyorum yeni aldığım için."dedim.
"Ozaman eve gidince bize mesaj yaz bizde numaranı kayıt edelim."dedi Mert.
"Bir kağıda numaranızı yazarmısınız, çünkü bende nunaranız yok." derken.
"Gerek yok." dedi Egemen ve bir kağıda bir numara yazıp Poyraza verdi."Bu Deniz'in numarası, bizim artık gitmemiz lazım yarın görüşürüz dedi ve kütüphaneden çıktı.
"Yarın görüşürüz." dedim ve Egemen'nin arkasından gidip kolundan tutum.
"Ne var Deniz?"dedi bana bakıp.
"Senin neyin var neden bukadar soğuksun."dedim ve ciddi bir şekilde ona baktım.
"Hiçte soğuk değilim." dedi ve sıcak bir şekilde gülümseyip çıkış kapısına doğru gitti. Eski Egemen geri dönmüştü. Bende birşey demeden arkasından gittim. Okuldan çıkıp arabaya doğru yürüdük. Arabanın yanına gelince Egemen kapıyı açıp "Buyrun güzel bayan."dedi ve gülümsedi. Bende hiçbir tepki vermeden arabaya bindim.
"Ee gençler nasıldı gününüz?"dedi Timati dikiz aynasından gülümseyerek."Sıkıcıydı."dedi Egemen dikiz aynasından Timati'ye bakarak.
"Deniz baya sıkılmış görünüşe bakılırsa."dedi Timati dikiz aynasından bana bakarak.
"Yo hiç sıkılmadım tam tersine çok mutlu oldum bugün arkadaşlarımı görünce."dedim ve dikiz aynasından Timati'ye bakarak gülümsedim.
"Ee ozaman ne bu surat."diye sordu Timati. " Biraz yorgunum sadece." dedim."Gençler nereye gidiyoruz."diye sordu Timati. "Seninle ilk tanıştığımız kafeye gidelim, ben açım çünkü."dedi Egemen. "Ozaman istikamet ilk tanıştığımız kafe."dedi ve gülümsedi.
Kafe biraz uzaktı okuldan ve yol boyunca ben hiç konuşmadım. Egemen Timatiy'le saçma espiriler yapıp güldüler. Egemen herseferinde bana bakıp bişeyler demeye çalıştı ama bişey söylemedi. Sıkıcı bir yolculuktan sonra kafeye ulaştık. Arabadan indik ve kafenin bahçesindeki masalardan birine oturduk. Timati kafe'nin sahibiyle başka bir masaya oturdu ve kahve içip sohbet etti.Egemen patates kızartması ve hamburger istedi bense sadece bir bardak milkshake istedim. Siparişlerimiz gelene kadar tek kelime etmedik. Siparişlerimiz geldi ve Egemen büyük bir iştahla hepsini yedi bende milkshake'imi içtim. Sonra Egemen boşlari alan garsondan iki tane kahve istedi ve kahveler gelince bana "Eee?" dedi ve soru dolu bakışlarla bana baktı.
"Ne eee." dedim.
"Neden böyle davranıyorsun."dedi.
"Sen neden onlara okadar kaba ve soğuk davrandın?"dedim.
"Bak Deniz ben sadece samimi olduğum ve tanıdığım insanlara gerçek beni gösteririm ve gerçek beni gören sadece sen, Timati ve Kuzey. Zaten senden sonra kabuğum biraz yumuşadı ve insanlara daha sıcak oldum."dedi ve kahvesini eline alıp arkasına yaslandı.
"Tamam özür dilerim böyle davranmamalıydım ama onlar benim yakın arkadaşlarım ve onlara öyle davranman biraz dokundu bana ama şimdi bişey demiyorum sana."dedim.
"Deniz bu benim, herkese yakın olamıyorum 16 senelik kuzenime zar zor selam vermiş bir insanım ben."dedi.
"Böyle olmana gerek yokki?"dedim ve kahvemden yudumlar aldım.
"Gerek var Deniz , kişiliğim böyle değişemiyorum."dedi ve kahvesini masaya bıraktı.
"Tamam üzerine gelmiycem. Değişmene gerek yok ben sen herşekilde çok seviyorum."dedim ve gülümsedim.
"Bende seni. Ee ozaman barıştığımıza göre asıl konuya girelimi?"dedi.
"Asıl konu derken?" diye sordum.
"Deniz, sen Burak'ın seni sevdiğinden eminmisin güzelim?"dedi ve gözlerime ciddi bir şekilde baktı.
"Nerden çıktı bu?"dedim şaşkınca.
"Çünkü ben emin değilim yada nebiliym ters giden birşey var gibi."dedi ve arkadına yaslandı.
"Neden böyle düşünüyorsun."dedim ve bende arkama yaslandım.
"Ben sevdiğim kızı bir ay sonra görseydim gözlerim mutluluktan parlardı ve hep etrafında olmaya çalışırdım ama o ne yaptı ortalıktan kayıp oldu ve seni ilk gördüğü zaman pek mutlu olmuşa benzemiyordu."dedi ve kahvesinin son yudumlarını aldı.
"Mantıklı bir açıklaması vardır, şaşırmış yada heycanlanmış olabilir yani ben eminim Egemen."dedim ve bende kahvemin son yudumlarını aldım.
"Tamam ozaman, ben sadece düşüncelerimi bil ve ona çok fazla bağlanma diye söyledim."dedi.
"Tamam , artık kalksakmı?" dedim.
"Tamam." dedi ve kalkıp Timati'ye el salladı. Timati'de siz arabaya gidin ben hesabı halledip geliyorum."dedi ve anahtarı Egemen'e fırlattı.Egemen'le arabay doğru yürüdük be Egemen arabayı açığ içine girdi bense dışarda Timati'nin gelmesini bekliyordum.Tiöati gelince bende arabaya binidim. Timati eve doğru sürüyordu arabayı. "Timati eve gitmesek olmazmı."dedim. Egemen'de "Bende gitmek istemiyorum, şöyle yemyeşil insanın ruhunu açan bir yürüyüş parkına gitmek istiyorum.
"Nereye gitsek aceba?"dedi Timati.
"Deniz sen hiç öyle biryer biliyormusun?" diye sordu Egemen.
Tam ben cevap verecekken Timati "Buldum, şimdi sizi çok güzel bir yere götürücem."dedi ve gülümsedi.
Yol boyunca sadece son ses muzik dinledik.Araba çok güzel bir yürüyüş parkının yanında durdu. Burda yaşamama rağmen daha önce hiç burayı görmemiştim. Tam arabadan iniceken Timati "Gençler annenizin arabası bozulmuş ve benim onu biryere bırakmam lazım. Sizin işiniz kaç saat sonra biter ona göre geliyim sizi almaya."dedi.
"Biz seni işimiz bitince ararız zaten acelemiz yok."dedi Egemen ve arabadan indi.
"Görüşürüz Timati."dedim ve gülümseyip arabadan çıktım.
"Görüşürüz."dedi camını açıp ve sonrada hızlıca bizim olduğumuz yerden uzaklaştı. Bizde Egemen'le yürümeye başladık,
"Egemen birşey sorucam."
"Sor."dedi ve bana baktı."
"Kuzey kim?"dedim.
"Gel şuraya oturalımda öyle anlatayım."dedi ve çimlerin üzerine oturdu. Bende hiç tereddüt etmeden yanına oturdum çünkü çimlerin üzerine oturmayı çok seviyorum ve kıyafetlerimin kirlenip kirlenmemesi hiç umrumda değil.
"Kuzey benim hayatım boyunca edindiğim tek arkadaşım."dedi ve çimlerle oynadı.
"Onunla masıl tanıştınız."diye sordum.
"Ailelerimiz çok yakın arkadaşlar ve işleride ortak olduğu için hep görüşüyorduk,ama asıl sebebi o değil."
dedi ve derin bir nefes aldı.
"Asıl sebebi ne peki?"diye sordum.
"Deniz biliyorsun ben bir buçuk sene önce kaçırıldım işkence gördüm ve beni öldürüceklerdi."dedi.
"Biliyorum, Egemen onların hepsi geride kaldı."dedim.
"Biliyorum ama eğer sen ve Kuzey olmasaydınız ölüden farkım olmazdı."
"Kuzey'le sana destek olduğu içinmi yakın arkadaşsın ozaman?"diye sordum.
"Hem onun için, hemde onunda başına kötü şeyler geldi ve biz birbirimize destek vererek yakın olduk."dedi.
"Onun başına ne geldi."diye sordum.
"Evlerinde yanlışlıkla bir yangın çıkardı ve annesi onu kurtarmaya çalışırken ölücekti ama kurtuldular, ama Kuzey o sırada şok gibi birşey geçirdi ve suçluluk duygusu hisseti sonra piskolojik destek aldı ve biraz düzeldi. Zaman zaman değişik kanuslar görüyörmuş, doktoru ona anca başka birini çok sevdiğinde ve o kişi tarafındanda çok sevilince bu kabuslardan kurtlulur demiş."dedi ve etrafına baktı.
"Yani sadece annesinden sonra çok değer verebileceği ve sevebileceği biri lazım ona?"diye sordum.
"Evet ama Kuzey bey kimseyi sevip değer veremiyo kızları kulanıp atıyo sadece."dedi ve bana gülümsedi.
"Kötü biriymiş ozaman."dedim ve gülümsemesine karşılık verdim.
"Kötü biri değil sadece o özel kız daha karşısına çıkmadı."
"Özel kız ha, o kızı çok merak ediyorum."deim ve etrafa baktım. Hava şansımıza çok güzeldi.
Egemen birşey diyecekken telefonu çaldı. "Timati arıyor."dedi ve telefonu açtı. "Alo efendim Timati."
"Gençler sizi parkın çıkışında bekliyorum akşam yemeğine yetişmemiz lazımmış."
"Tamam geliyoruz."dedi Egemen ve telefonu kapattı.
"Hadi Deniz gidiyoruz."dedi ve ilk kendi kalktı çimlerin üstünden sonrada benim kalkmama yardım etti.
Arabaya doğru giderken "Egemen telefon çalmadan önce bişey diyecektin."dedim.
"Bende merak ediyorum diyecektim dedi ve gülümsedi.
Arabaya bindik ve ben 'Sia-fire meet gasoline' şarkısını açtım.Yol boyunca sadece şarkı dinledik. Eve geldik ve Timati'yle vedalaşıp eve girdik. Tam odamıza çıkacakken "çocuklar ellerinizi yıkayıp hemen yemeğe gelin."diyen annemin sesiyle odamıza gitmek yerine lavaboya gittik ve ellerimizi yıkayıp yemeğe indik. Yemekte annem ve babama bügün neler yaptığımızı anlattık. Yemekten sonra Egemen'le filim izledik ve bahçedeki salıncakta sallandık. Gece olmuştu ve bizim çol uykumuz gelmişti bizde odalarımıza çıktık. Egemen'nin yatağı hala gelmemişti buyüzdem yine benim odamdaki koltukta yatacaktı. Ama benim odama gelmeden önce kendi odasında duş alıp birkaç işini bitirip öyle geliceğini söyledi ve kendi odasına gitti. Bende kendi odama gidip çim lekeli kıyafetlerimi çıkartıp duşa girdim. Ilık su vucudumdan akarken Egemen'nin Burak hakkında söyledikşerini düşündüm. Aslında ben Burak'ın beni gerçekten sevdiğimden emin değilim ama yinede ona güveniyorum. Düşüncelerimden sıyrılıp duştan çıktım ve saçlarımı kurutup pijamalarımı giyip yatağıma girdim ve telefonumla uğraşmaya başladım. Okadar çok mesaj gelmiştiki. Ben Poyraz'ları tamamen unutmuştum. Onlarla biraz mesajlaştıktan sonra telefonumu kapatıp şarja taktım. Tam yatağıma girdiğimde Egemen odama girdi ve "iyi geceler güzelim."diyip koltuğa uzandı ve anında uykuya daldı.Bende hiçbirşey düşünmeye fırsat olmadan uykuya daldım.
