🥀4

99 8 69
                                    

"Hoseok, dur dedim sana!"

"Siktir git buradan! Seni görmek istemiyorum!"

Yoongi'de onun arkasından çıkmış Hoseok'u yakalamaya çalışıyordu. Bu akşam onu çok üzmüştü, ama oda hak etmişti! Neden bir şeyleri ortaya çıkarmaya bu kadar meraklıydı ki. Yine üzülen kendisi oldu, üstelik alt tarafı ona sevgisini belli ettiği için...

'Acaba Hoseok'u nasıl zaptebilirim?' diye düşündü. Bu sırada aklına bir şey gelmişçesine gülümsedi. "Ilişkisinin ifşa olmasından korkan birileri daha vardır elbette." dedi kendi kendine.

Bu sırada Hoseok kendini lavaboya atmış, kapıyı üstüne kilitlemişti.

"Piç herif!"

Sinirden ağlarken bağırdı Hoseok. Öfkeden içi içini yiyor, yoongi'ye küfürler savurup duruyordu .

Bu bardağı taşıran son damlaydı. Artık bu işe bir çare bulmalı.

O böyle düşünürken Yoongi lavaboya girip kapıdan Hoseok'a seslendi.

"Hoseok, burada mısın bebeğim?"

Ses vermedi Hoseok. Bağırır çağırır gider diye düşündü (kesinlikle gider)

"Orada olduğunu biliyorum sevgilim. Hadi çık dışarı, bekletme müstakbelini." Sırıtarak konuştu Yoongi.

"Burada olduğumu biliyorsan neden soruyorsun orospu çocuğu?!"

Hoseok içeride çıldırıp ağlama krizi geçirirken Yoongi kahkaha atmamak için bir savaş veriyordu. Hiç sinirlenmemiş, aksine eğlenmişti. Hoseok'un bu aciz, desteğe muhtaç, zavallı hali ona tarif edilemez bir zevk vermişti.

Şu anda sevgilisinin ona ihtiyacı vardı.

"Bi'tanem kapıyı açacak mısın yoksa kırayım mı? Belki birileri sesimizi duyup romantik ortamımıza eşlik etmek ister."

Hoseok gözlerini devirdi , içinden bi küfür savurup hiddetle açtı kapıyı. Kin dolu gözlerle Yoongi'nin karşısına dikilip konuşmaya başladı.

"Amacın ne senin hyung, ne halt ettiğini sanıyorsun? Anlayabilirlerdi!"

"Bunu sen mi söylüyorsun? Beni kışkırtan sendin Hoseok . Kendi aptallığını benim üstüme yıkma bebeğim, üzüyorsun beni."

Derince iç geçirdi Hoseok. Şu an onunla ters düşmemeliydi . Sakince konuşması gerekiyordu. Derin bir nefes alıp söze girdi.

"Bak hyung, bu işin tadı artık gerçekten kaçtı. Sen aşık değil takıntılısın. Ayrıca ben seni sevmiyorum. Eğer seni sevmiyorsam nasıl mutlu bir ilişki sürdürebiliriz ki? Sürdüremeyiz hyung. Lütfen vazgeç benden. Benim için, kendin için, bangtan'ın geleceği için, üyelerimiz için vazgeç hyung!"

Yoongi konuşma boyunca Hoseok'u tepkisiz , mimiksiz bir şekilde dinledi. Konuşma bitince sırıttı, sonra gülümsedi, yüksek sesle güldü, kahkaha atmaya başladı.

O böyle davranırken Hoseok "hyung'u delirttik iyi mi ? Şimdi ne halt yiyeceğim ben!" diye düşündü .

"Ahh Hoseok, ah benim aptal sevgilim. Ah benim aptal küçüğüm. Gerçekten beni deli ediyorsun. " (Benide😔🤟)

Sözleri bittiği anda tekrar ciddileşti. Ne kadar hızlı duygu değiştiriyordu bu adam.

Ellerini hoseok'un ince beline doladı, Hoseok geri çekilmek isteyince belinde ki elleri daha da sıkılaştırdı.

"Gerçekten hala, hala ve HALA senden başka herhangi birisini umursadığımı, önemsediğimi nasıl düşünebiliyorsun Hoseok?! Senden başka hiçbir şey, senden başka hiç kimse sikimde değil ! Anla artık bunu!"

En sonunda Hoseok onu var gücüyle ittirdi. Yoongi'nin belinde ki kollarının ayrılmasıyla sırtının buz gibi duvara çarpıp içini titretmesi bir oldu.

"Sen çok bencil bir adamsın Min Yoongi! Kaç yıllık arkadaşlarımızı, kendi öz ailelerimizi düşünmeyecek kadar bencil bir adamsın! Tiksiniyorum senden."

Sinirle güldü Yoongi. 'Aptala yatıyor, başka bir açıklaması olamaz' diye geçirdi içinden.

" Burada bir bencil varsa o sensin Hoseok. Sana daha önce de söyledim değil mi? Hatırla, 'sen er ya da geç benim olacaksın. Ama bu süre ne kadar uzarsa bizim için, çevremizde ki insanlar için o kadar kötü olur' demedim mi?! Artık sana zaman ya da tolerans tanımak istemiyordun Hoseok. Bundan sonra yapacaklarım için de hiç üzgün değilim, haberin olsun!"

Gözleri şokla açıldı hoseok'un. Belirli belirsiz ağlamaya başladı.

"HAYIR! BUNU YAPAMAZSIN!"

"Yapamaz mıyım? Gerçekten bu söylediklerine inanıyor musun? Yeonjun'u ben o hale getirdim Hoseok. Yüzünde ki morluklar, kolunda ki alçı, hepsini ben yaptım! Şimdi aptallık etmeyi bırak ve bir düşün bakalım. O çocuğu o hale sokan ben, daha ileri gidemez miyim?!"

Hoseok hıçkıra hıçkıra ağlıyordu artık. Çok yorulmuştu bu olaylardan , çok yorulmuştu ağlamaktan. Yoongi'den çok korkuyordu. Yapabileceklerini düşündükçe içi kan ağlıyordu.

Öte yandan Yoongi, karşısında ki çocuğun gözünden yaşlar çoğaldıkça zevkten dört köşe oluyordu. Aşık olduğu adam bile olsa birisinin ona muhtaç olduğunu bilmek ve ona yalvarılması tarif edilemez bir zevk kaynağıydı.

"Hoseok'um , ağlama bi'tanem, ağlama benim güzel sevgilim. Hadi sakinleş. Bak ben buradayım, yanındayım. Güzel sevgilim benim..." Hoseok'un göz yaşlarını silerken konuştu Yoongi.

Nefretle baktı Hoseok ona. Geri çekilmesiyle yoongi'nin eli havada kaldı. Bir an afallasa da hemen toparlanıp ciddiyetini takındı tekrardan.

"Her neyse, dediğim gibi Hoseok. Düşüncelerin beni ilgilendirmiyor. Ne grup, ne şirket, ne de başkası umrumda değil. Sadece seni istiyorum. Ve ben ne istersem alırım Hoseok, ne istersem! Yapabileceklerimi tahmin bile edemezsin."

Yoongi son sözünü söyledikten sonra lavabodan havalı bir çıkış yapmak üzere arkasını dönüp uzun saçlarını savurarak kapının önünde dikildi. Hoseok'a yönelip ona bir
öpücük attı.

Hoseok ise bu sevgi dolu adama bunun karşılığını orta parmak çekerek vermişti. (Eheh)

Yoongi sadece sırıtıp tekrar arkasını dönüp lavabo kapısını açtı.

Şeyyyy, Yalnız bir sıkıntı vardı.

Normalde yoongi'nin kapıyı açıp hızlı adımlarla geçip gitmesi lazımdı. Lakin kapıyı açmasıyla karşısında dikilen ve ona korkutucu bakışlarını yönelten cüsse ; ne kendine güvenen bakışlarından, ne de vücudunu tamamen kaplayan kendini beğenmişlikten eser bırakmamıştı.

"Hassiktir" diye mırıldandı Hoseok. "Her şeyi öğrendi."

Biliyorum , arayı çok açtım. Çok beklettiysem özür dilerim 😭. Umarım beğenirsiniz. Bir sonraki bölümü daha hızlı yayınlamaya çalışacağım.

Yorum ve oylarınızı bekliyorum💜.

Sizce etrafta Bağcılar kekosu gibi gezinen Yoongi'nin karşısına hangi cengaver çıkıp bütün havasını söndürecek??

Bahsi geçen Bağcılar kekosu ;

Bahsi geçen Bağcılar kekosu ;

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Mar 03 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

An Unhealty Obsession | SopeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin