12

141 29 40
                                    

"Gitme lütfen. Biraz daha kal." Titreyen gözbebekleri zar zor yakaladığı kedi gözlere tutanarak derince yutkunmasına yol açtı. İçinde büyüttüğü hisleri saklamak daha da ağır geliyordu şimdi. Her ne kadar kendisini bastırmaya çalışsa bile bundan kaçamayacağının farkındaydı. Ve eğer şimdi söylemezse bir daha hiç şansı olmayacakmış gibi hissediyordu. Koko'yu kaybetmek isteyeceği son şey bile değildi.

"Rin-"

"Seni seviyorum." Ani itiraf Koko'yu şaşkınlığa doğru iterken doğru duyup duymadığını anlamaya çalışıyordu. Sözcükler Rindou'nun dudakları arasından çok hızlı bir şekilde çıkıp kaçmıştı. Uzun kemikli parmakları yüzünü avuçlayarak dudaklarını öpmek için eğildiğinde gözlerini sıkıca yumdu. Bu defa ona engel olmak gibi bir durumu yoktu. Hele ki aynı hisleri taşırken.

"Gitme lütfen." Rindou'nun sıcak nefesi dudaklarını yalayıp geçerken kalbi delicesine onun için çarpıyordu. Ayakta durabilmek için tutunduğu kollarından destek alarak dudaklarına minik öpücükler bıraktı.

Şimdiye kadar her şey Rindou için çok güzel gidiyordu. Koko'nun, çıkma teklifini kabul etmesi sonrasında bu geceyi birlikte kalarak geçirmeye karar vermişlerdi. Gecenin ilerleyen saatlerine doğru Koko uyuyakaldığı için onu rahatsız etmeden üzerini örterek yataktan kalktı. Telefonunu Ran'ı aramak için eline aldığında user'dan gelen bir mesaj olduğunu gördü.

Sonrasında Rindou'nun bütün gecesini alt üst edecek user'in gerçek kimliği ortaya çıkmıştı.
_______________

"Peke? Nerdesin oğlum?" Chifuyu yana döne kedisini ararken gece dışarıda kalsın istemiyordu. Baji nasıl olsa geleceğini söyleyerek erkek arkadaşını rahatlatmaya çalışsa da işler istediği gibi gitmiyordu her zaman için.

"Peke'yi bulmadan eve girmeyeceğim." Chifuyu'nun inatçı tavrına karşı gözlerini deviren Baji uykulu haliyle ayakta durmaya zorlanıyordu. Kedi bile olsa onunda ihtiyaçları olduğu için Baji pek endişelenmiyordu aslında. Çiftleşme vakti geldiğinden beri evde kendilerine saldırmasından daha iyi olduğunu düşünüyordu.

"Gelir nasıl olsa. Takma kafana bu kadar." Chifuyu'da erkek arkadaşının bu kadar rahat olmasına gözlerini devirerek etrafa bakınmak için apartman girişinden ayrıldı. Baji uykusuzlukla daha fazla mücadele edemeyeceği için dairelerine çıkıp kendisini hızlıca odasına attı.

Baji'nin sakin ve umursamaz tavırları Chifuyu'nun sinirini bozsa bile tartışma çıkarmamak için çokta büyütmemeye çalışıyordu. Kazutora evde değildi ama olsaydı eğer kendisiyle birlikte peke j'yi aramaya çıkacağından emindi.

"Peke, neredesin bebeğim?" Parka gitmiş olabileceği düşüncesine kapılarak adımlarını hızlı bir şekilde çocuk parkına yönlendirmişti. Çokta uzak olmayan parka ulaştığında ağaç üzerinde gördüğü siyah karartı ile peke olduğunu düşünerek parktan içeriye girmişti.

Fakat o ağacın altında toplanan köpekleri fark ettiğinde koşarak kaydırağa tırmandı. Peke nihayet tanıdık bir yüz görmenin sevinci ile kendisine doğru miyavlarken adeta yardım istiyordu. Onun sesine havlamaya başlayan köpekler kaydırak etrafında koşmaya başlayınca peke ağaçtan inip koşarak kendisini Chifuyu'nun kucağına atmıştı.

"Oğlum iyi misin?" Peke kucağına daha çok sokularak kendisini saklamaya çalışırken Chifuyu ayağa kalkıp kaçacak bir boşluk bulmaya çalıştı. Kucağında peke varken koşabileceğini sanmıyordu aslında. O yüzden Baji'yi arayıp kendisini almaya gelmesini isteyecekti. Telefonunu açsaydı tabi.

"Takemichi acaba beni almaya gelebilir misin?"

_________________

現象 | TRHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin