Bu maç bizim takımın kaderi gibi bir şeydi.
Sende bunu yedin yani! Aferin Savaş.
~~
Lavin Alev
"Burnun iyi mi?" diye sordum. Bir yandan ıslak bezle ovuyordum. "Rakibe değil düşmana atıyor sanki."
"İkimizin sahadan çıkması, onları epey öne geçirmiştir." diyip bezi tekrar suya soktum. "Yeter. Fazla dinlendim." Ben gülerken ikimiz Antrenörün yanına gittik ve hiç ikiletmeden beni Samet'in yerine, Savaş'ı da Ekrem'in yerine koydu.
"Soğumadın İnşallah." Dedi Samet. "Yok yok 10 tür koşabilirim şuan."
"Umuyoruz."
Savaş gözlerini birkaç saniye kapattı. Sayı durumu gerçekten bok gibiydi setler 1-0'dı ve gerideydik. 2. Setin sayı durumu ise 12-7'ydi. Düdük çalınca top beklemeye başladık. Rakip takımın pasörü Savaş kadar hızlıydı. Servis atmak için zıplayınca Savaş elini arkaya alıp 3 yaptı. Top Ekin'e çok hızlı bir şekilde gelmişti ama Ekin sanki geleceği öngörmüş gibi rahatça kurtarmıştı. Top Savaş'a geldiğinde bana kaldırır gibi yaptı ve iki blokcu beni bloklamaya kalktı ama top Mustafa abideydi ve sayı oldu. Kümelenip sayı almanın sevincini bir süre yaşadıktan sonra düdüğün çalmasıyla servise geçtim.
Az önceki çocuktan sinirimi çıkarmak istiyordum. Sanki onun yüzüne yumrumu oturturcasına bir yumruk servisi attım ve top liberolarının omzuna geldi. Top filenin üstüne gelince iki pasör file üstü mücaldele yaptı ve Savaş topu karşı sahaya geçirdi.
Sayıyı hiç karşıya fırsat vermeden eşitlemiştik. 12-12 olduğunda Pasör Antrenörüne mola işareti verdi ve mola oldu. Antrenörümüz Savaş'a özel olarak birşey dediğinde tekrar düdük çaldı ve sahaya geçtik.
Servis Savaş'daydı. Sahadan biraz uzaklaşıp kendinden emince topa vurdu ve top arka çizgiye çarptı. Hakemler sayıyı karşıya verdiğinde bizim yan antrenörümüz ayağa kalkıp bir süre hakemlerle konuştu ve yanlış karar aldığını anlatmaya çalıştı ama hakem kesinlikle doğru olduğunu söylüyordu. Savaş'ın sinirlendiğini görebiliyordum. Bu maçı kazanan takım diğer maçlara girebiliyordu ama kaybeden takımın işi bu sahada bitiyordu. Biz sahada skor tablosunun değişip değişmediğini kontrol ederken sayı karşıya tekrar verildi. "Hay a-" Ahmet, Mert'i saçma sapan birsey yapmasın diye tutarken bir boğaz temizleme sesi geldi. Savaş bir sayıyı bu kadar büyütmeyin uyarısı verince top karşıya verildi.
Savaş'ın burnuna vuran çocuk servisteydi. Karşı takım perdeleme yapsana görünüyordu ve top bizim sahaya geçince Ekin biraz zorlansada kurtardı. Top file dibine geldi. Rakip pasör plase beklerken Savaş elinin tersiyle topu bana kaldırdı. Hiç beklemesemde topa var gücümle vurup sahaya oturmasına baktım.
*
Savaş Eren
Set sayılarını eşitlemiştik. Molada herkes su içip biraz dinleniyordu. Rakip takımın pasörü dimdik bana baktığı için rahatsız olmuştum. Bir yerden tanıdık geliyordu. Sanki içimde var olup orda büyüyen bir çiçeği poleninden tanımaya çalışıyormuş gibiydim. Benimle kıyaslanan biri olduğu için de nefreti normaldi ama bu bakışlar nefrete de benzemiyordu.
Ne bakıyorsun amına koyayım ya! Sahaya tekrar girdiğimizde Lavin servise geçti ve peş peşe 2 sayı aldı. Mustafa abinin servisiyle karşı takım tamamen dağılmıştı çünkü servisin hızı yüzünden libero topu dışarı tribüne atmıştı. Bana smaç basan çocuk tribüne koşup kurtardı ve pasör smaça kalktı. Benim bloğumu topu yükseltmek için kullanmıştı. Sende bunu yedin yani? Aferin Savaş. Top liberoya gelince pasöre rahatça plase yaptı. Hiç beklemediğim için aniden manşet almıştım ve top sahanın arka çizgisine savrulmuştu. Ekin sağ koluyla topu kurtardı ama hakem masasına vurmak üzereydi.
