"Sen gerçekten iyi misin, Çınar?"
"Tarzını bulmuşsun,"
"İyi o zaman, git bir rakı içte kendine gel, Öküz!"
"Herkese Bira, bu arkadaşa da az Alkollü meyvesuyu."
(2 hafta sonra)
Şimşek Eren
Kaybettiğimiz günden sonra maçlar gelip geçmişti ve Bahçe Koleji şampiyon olmuştu(bu kolej bizimkiler istee).
Çınar ile fazla konuşmuyorduk. Ara sıra ona pas kaldırıyordum çünkü fazlaca gerilemişti. Attığı smaçlar ya dışarı çıkıyor yada fileye vuruyordu.
"Sen gerçekten iyi misin, Çınar?" Beni umursamadan yürümeye devam edince kolunu tutup durana kadar çekiştirdim. "Neyin var senin! Takımdan atılmak mı istiyorsun?" Sesim çok yüksek çıktığı için titremişti "H-hayır.." Kolunu çekip yürümeye devam etti.
"Siktir ya.." soyunma odasına girdim ve antrenman formamı çıkarıp yurda yürümeye başladım. Karşıma Savaş çıktığında sinirlerim tamamen bozulmuştu. Ya gerçekten beni hatırlamıyordu yada o gün beni sadece rakip olarak gördüğü için takmamıştı.
Marketten birşeyler alıyordu. Biraz kalıp onu süzdüm. Çok işlek bir cadde değildi ama genelde çoğu okulun yurdu buraya yapılırdı ve öğrenciler daha rahat olurdu. Arkasında Lavin'i gördüm. Karşı karşıya duruyorduk ve bana kitlenmişti. "Sorunu ne bunun be!" diyip yürümeye devam ettim.
Bir mağazaya girip birkaç parça kıyafet aldım. Arkamdan ikisinin mağazaya girmesiyle tamamen dağılmış ve amacımı unutmuştum. Elimdekileri kasaya götürüp hızlıca ödedim. Tabii jartiyer aldığımı fark edene kadar. Kasiyer sesli bir kahkaha atınca Savaş ve Lavin ikiliside tam arkamda durmuşlardı. "Tarzını bulmuşsun," diye bir homurtu duydum arkamdan. Savaş benimle dalga mı geçiyordu bir de?
Beni hatırladığı artık kesindi. "Senin şu kıvrak zekan beni tanıyamadı ya, ona şaşırıyorum!" diyip hızlıca dışarı çıktım ve yurda yürümeye devam ettim.. Kendime Kafeteryadan Kahve alıp odaya çıktım. Çınar uyumuştu.
Bugün ben ne yaptım ya. Ne halt edeceksem.
Telefonum çalınca gözleri aralandı. Arayan babamdı.
"Ne var?"
"Büyüklere saygı da kalmamış. Neden aramıyorsun."
"Hobi olsun diye. Çabuk söyle, işlerim var."
"Yaa ciddisin sen. Amcan bu hafta sonu ailecek buluşalım diyor. Ne dersin. Savaş da gelecekmiş."
"Meşgulüm antrenmanım var."
"Antrenörüne sordum. Antrenman yokmuş. Boşuna bahane üretme seni aldırırım."
Elimdeki telefonu sıkıp kapattım ve aldıklarımı dolaba koymaya başladım. Sinirim tavan yapmıştı ve kahvem soğumuştu. Çınar ayağa kalkıp yanıma geldi ve "Ne oldu?" diye sordu. "Babam eve çağırıyor." Birkaç saniye baktı ve elimdeki kıyafete dönüp eline aldı. "2 gün dayanmalısın, Şimşek." diyip gülümsedi ve kıyafeti üstüme tuttu. "Güzel,"