0.3

99 5 9
                                    

Halil: Esin açıklayabilirim

Esin: Bok açıklarsın, sik kafalı

Halil: Hey hadi ama haksızlık ediyorsun

Esin: Hiçte bile, Burnley'e mi gidiyorsun nereye gidiyorsan git

Halil: Bak Esin açıklayabilirim

Esin: Açıkla lan

Esin: Bak kaldın öyle gerizekalı, bir daha karşıma çıkma Halil

Son dediğimle birlikte aniden onun evinden çıkmıştım ve kendi evime gitmek istemiyordum o yüzden Kerem'e gitmeye karar verdim. 

*telefon konuşması*

Esin: Alo Kerem

Kerem: Esin ne oldu iyi misin?

Esin: Şey evdeysen ben sana gelsem olur mu?

Kerem: Esin iyi misin?

Esin: Kerem, anlatacağım. Evde misin?

Kerem: Evdeyim

--- 

Telefonu kapattıktan sonra Kerem'in evine doğru yola çıktım. Ne zaman akmaya başladığını bile bilmediğim gözyaşlarım kurumuştu. Keremle Halil ne yazık ki birbirine yakın oturuyorlardı o yüzden yol da kısa sürmüştü. Bahçe kapısından içeri girip evin ana kapısına doğru yürüdüm. Kapıyı tıklattığımda hemen açılmıştı. Kerem beni öyle görünce kaşlarını çatmıştı, eliyle yol verdiğinde salona geçtim.

Kerem: Anlat bakalım ne oldu?

Esin: Biraz sonra anlatsam olur mu?

Kerem: Olur, su ister misin?

Esin: Olur 

Kerem su getirmeye gittiğinde ben de koltuğa uzanmıştım, suyu getirip önümdeki sehpaya bıraktı. Bir süre daha yattıktan sonra oturur pozisyona geçtim, sanırım 10 dakika kadar bir süre geçmişti. 

Esin: Kerem anlatıyorum

Kerem: Tamam

Olanları detaylı bir şekilde anlatırken Kerem'in yüzü şekilden şekle girmişti

Kerem: Hey Allahım nasıl olur böyle bir şey ya. Benim haberim yoktu, sadece Burnley'e gitme ihtimali olduğunu biliyordum. Altında böyle bir etken de yatıyormuş demek ki 

Esin: Açıklamak istedi, izin vermedim. Zorladı, o zorlayınca açıkla dedim açıklayamadı ben de sonra sana geldim

Kerem: Bir daha görüşme onunla Esin, ondan daha iyi insanlar var

Esin: Neyse boşverelim şimdi Halil'i. Bizim takımın transfer hareketleri nasıl gidiyor?

Kerem: İyi iyi sağlam isimler var, gidenler var. Berkan geri dönüyor

Esin: Nico?

Kerem: Daha haber yok ama döner diye düşünüyorum

Esin: Allahım inşallah ya

Kerem: Aç mısın

Esin: Yok ya hiç yemek havamda  değilim, uyku bastırdı bana kalkayım ben artık

Kerem: E kal burada?

Esin: Yok senin antrenmanın vardır yarın hiç şey yapmayayım rahatça uyu sen de. Hadi ben kaçıyorum Kerocuğuum

Kerem: Görüşürüz Esinsesin

Esin: Ya Kerem ya Esinsesin mi?

Kerem: Kardeşim öyle deyince gülüyordun ama 

Esin: Çünkü küçüktü ve konuşamadığı için öyle diyordu 

Kerem: Aynı ben

Esin: Evet evet ne demezsin, hadi neyse görüşürüz tekrardan

Kerem: İyi geceler 

-Kerem'in Ağzından-

Nicolò Zaniolo arıyor

Nicolò: Kerem abi, ben arıyor hep

Kerem: Anca müsait olabildim, Esin yeni gitti

Nicolò: Ne oldu ona?

Kerem: Halil ve o 

Nicolò: Ayrilmiiş?

Kerem: Ayrilmış kardeşim

Nicolò: Ben geliyor geri, o üzgün?

Kerem: Evet ama sinirli daha çok

Nicolò: Oh amore mio, ben de sinirli

Kerem: Sen iyi öğrenmişsin Türkçe (arkadaşlar bunlar benim hayaller)

Nicolò: E ben çalişmak her gun 

Kerem: Gerçekten mi?

Nicolò: Sì, ben bugünu bekledi 

Kerem: Kız üzgün ama çok sevinmesen?

Nicolò: No ben ona üzüluyor sadece sevmiyor erkek olanı ona mutlu

Kerem: Erkek olan kim be

Nicolò: Ben söyleyemiyor adı sen gülüyor

Kerem: Tamam tamam kesin geliyon?

Nicolò: Ben Nicolò, geliyor

------

nereyeeee gider bu hikaye

vote atin optum bay

back to black - nicolò zanioloHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin