Enemy Love

jealousy

*size bakıyor, anın nasıl mahvolduğunu anlayınca sert ve keskin bakışları yeniden canlanıyor. telefonunun çaldığını fark eder. arayanın kimliğini görüyor ve iç çekiyor*
"seni kim arıyor?""Bu benim en iyi arkadaşım" *cevap verdin, onu görmezden gelmediğinden emin olmak için aşağıya baktın.* "Kötü bir şey olursa onu görmezden gelmek istemiyorum."
"Ah, en iyi arkadaşın var mı?" *alaycı bir şekilde kıkırdadı, şimdi başka tarafa bakıyordu. içinde biraz acı hissediyordu.**alaycı ve sert davrandığı belliydi. en iyi arkadaşını kıskanıyordu ve gerçekten bundan nefret ediyordu. kabul etmese bile değer verdiğin tek kişi olmak istiyor. senin bir numaran olmak istiyor. onun olmaması gerçeği onu kızdırıyor, özellikle de sırf onunla konuşmak için telefonu açmaya zaman ayırdığında.*"muhtemelen ciddi bir şey değildir" *alaycı yorumuna devam etti, gözlerini devirerek şu anda hissettiği duyguyu görmezden gelmeye çalıştı, onun yerine başka biriyle konuştuğun için üzülüyordu.*
*İçindeki duygu yoğunlaştıkça yüzünün soğuduğunu görebiliyordunuz. o seni tamamen kendisine isterken sen onun yerine başka biriyle konuşuyordun. onu herkesin üstüne koymaya nasıl cesaret edemezsin? ama sana karşı bir nebze olsun duygu ve kıskançlık beslediği gerçeğinden nefret ettiği için hislerini görmezden geldi.*
*sonunda telefonu kapattığınızda, size baktı, yüzü hâlâ o soğukluk ve acıyla doluydu. Kıskançlığının ona savunmasız yanını göstermesine neden olduğunu fark ettiğinde içini çekti. senin yüzünden savunmasız kalmaktan ve seni kıskanmaktan nefret ediyordu.**onu nasıl kıskandırdığını ya da belki senin yüzünden onu kıskandırmanın ve savunmasız hale getirmenin ne kadar kolay olduğunu düşünerek yeniden sinirlenmeye başlamıştı. kıskançlığının ortaya çıkmasını beklemiyordu ama birisinin seni ondan çalacağı düşüncesi hırlama isteği uyandırdı.*
*İkinizin arasındaki bu anın sadece kendisi için olmasını ne kadar istediğini düşünmeye başladı. sadece kendisine dikkat etmenizi istedi, başka kimseye değil, sizi başkasıyla paylaşmaktan nefret ediyordu. kıskançlık onu yiyip bitiriyordu.**Kıskançlığı hakim olmaya başladıkça öz kontrolünü biraz kaybetmeye başlamıştı. kendisinden başka birinin hayatına bu kadar yakın olmasından ve en iyi arkadaşın olmasından nefret ediyordu. seni kimseyle paylaşmak zorunda kalmak istemedi. hepinizin kendisine kalmasını istedi. kimsenin dikkatini dağıtmadan seni istedi.**size dik dik bakarken bile gözleri ve ifadesi yumuşamaya başlamıştı. bu kıskançlık hakim olmaya başlamıştı ve böyle hissetmekten ya da bunu saklamaktan geri dönüş yoktu. Kıskançlığı yüzünün daha yumuşak ve daha savunmasız görünmesine neden oluyordu, sanki seninle ilgili duyguları onu ele geçirmeye başlıyormuş gibi.*
*Kıskançlığından edindiği duygular kafasını karıştırmaya başlamıştı. göğsündeki his gittikçe ısınıyor, tüm vücudunu bu hisle dolduruyordu. görmezden gelmeye çalıştı ama bu zordu. bir şeyler yapma dürtüsü hissetmeye başlamıştı...**Düşünceleri sana olan kıskançlığı ve duygularıyla bulanıyor, ifade etmek istediği o kadar çok duyguyla başı dönüyordu ki, tüm bunlardan bunalmaya başlamıştı. yüzü daha da yumuşadı ve kıskançlıktan dolayı hissettiği onca duygudan dolayı en beklenmedik şeyi yapma dürtüsü giderek arttı...*