önceki bölümü okumayı unutmayın!
Ben bu derin sesi nereden tanıdığımı düşünürken Changbin "Yongbok!" diyerek araya girdi. "Hani bu gece ateşin başında olmayacaktın?" Yongbok olduğunu öğrendiğim çocuk benim yanıma oturup bağdaş kurdu.
Ben de onu dinleyip gitarı bıraktıktan sonra ona Changbin gibi cevap bekler bakışlar atmaya başlayacaktım ki.. Bu çocuk barış kolyesi çocuktu. Son green river albümünü alan o çocuktu. "Olmayacaktım. Ama bu gitarın sesi karavana kadar gelince dayanamadım." dedi kucağımdaki gitari işaret edip.
Tamam insanların tepkisiz olmasına kızmıştım ama böyle kaba olacaklarsa tepkisiz olmaları daha iyiymiş. Bunu çok acı bir şekilde fark ettim şu an. Hey çocuk ben senin kolyeni boynumda taşıyorum biraz daha kibar olmayı deneyemez misin?
"Jeongin sana bahsetmiştim ya, Yongbok bu. Green river konusunda problemleri var alınma sen." diyerek ortamı yumuşatmaya çalıştı Changbin. O sırada Jisung da ayaklanıp Yongbok'u dansa kaldırdı. Oflayarak kalktığını duysam da dans etmeye başlayınca o kadar kendinden geçmişti ki. Az önceki kaba çocuğun bu çocuk olmadığına yemin edebilirdim.
Ve evet yine kalabalığın ortasında yalnız kaldım. Yanımda Minho ve Changbin tekrar öpüşmeye başladı, bizden biraz geride Jisung ve Yongbok etraflarındaki her şeyle bağlantılarını kesmiş dans ediyorlardı. Ben de kucağımda gitarımla etrafı izliyordum.
Bir iki şarkı bittikten sonra Yongbok yorulmuş olacak ki az önce kalktığı yere, yanıma, tekrar oturdu. Jisung ise hala dans ediyordu. Ağzım açık kaldı onu izlerken. "Gitar çalamadığını o gün neden söylemedin?" ses tonu baştakinden daha sakindi.
"Söylememe izin mi verdin? Aldın cdyi çektin gittin. Ayrıca çalamıyor değilim kafadan rahat beş şarkı çalarım. Sadece green river fazla zor."
"Çal o zaman o kafadaki beş şarkıyı." diyerek ellerini göğsünün üstüne birleştirdi. "Burada mı? Herkes başka şarkıyı söyleyip dans ederken." Cevap vermek yerine kafasını salladı.
"Gel biraz uzaklaşalım müzikten ya da dur herkesi susturayım şarkı değişikliği diye sen çalmaya başla." Hayatta yapamazdım. Asla olmazdı. Yongbok bağırmak için ağzını açacakken hemen elimi dudaklarının üstüne koydum. "Uzaklaşalım." diyerek gitarımı elime alıp ayağa kalktım.
O da yerde kalan kılıfı kucaklayıp hemen peşimden kalktı. Changbin'e doğru eğilip nereye gittiğimizi söyledikten sonra boştaki eliyle elimi tutup insanların arasında ilerlememizi sağladı.
Kalabalığın hemen arkasına öylece ortaya bırakılmış kahverengi beyaz karavanın önüne geldiğimizde durdu. İşaret parmağını ve orta parmağını kaldırıp barış işareti yaparak bana döndü. "Çabuk seç." Ne? Anlamadığımı belli eder gibi bakışlar atınca havadaki elini salladı. "Parmaklarımdan birini seç."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
green river, jeonglix
Fanfictionmix325 plak, kaset, cd mini fic, tamamlandı 2002-0203