HAG ∆ Bölüm 1 ∆

246 21 3
                                    


21 Şubat, 2024

Saat 1:59

Herkese yeniden merhaba arkadaşlar. Size daha önce bir daha aile kurgusu yazmayacağımı söylemiştim ancak bu kitabın hikayesi ve yeri apayrı.

Yıldız Tozu ve benim, gerçekliği hayallerimizde yeniden tasarlayarak bir tarafın yaşayamadıklarını yaşayacağı bir kitap olacak bu.

Umarım beğenirsiniz.

Çok uzatmadan bölüme geçelim.

İyi okumalar dileriz.

.

.

.

Hayatta herkesin bir amacı, hedefleri ve hayalleri vardır. Bunlar için çabalar ve onlara ulaşmak için her şeyi yapar. Ve bunu yaparken ise, kaybetmeyi de göze alır. Bu kendisini üzse de amacı ve hayalleri için değeceğini bilir. Ama hayalleti kadar gerçekleri de vardır kişinin. Hayallerine ulaşmaya giden yolda engeller, tehtidler, başarısızlıklar ve kötülükler kendisini beklemektedir. Hayaller ne kadar güzelse, gerçekler ise bir o kadar acıdır.

Kişi hayallerini büyüttükçe gerçeklik algısı zamanla yok olmaya başlar ve gerçekler ile yüzleşmek gittikçe zorlaşırken içinden çıkılmaz bir hal almaya başlar. Kişi fark etmez ancak, bu ona zarar vermeye başlar. Gerçekler ve gerçeklerin getirdiği acılar ile yüzleşmek ne kadar zor olsada ve bundan kaçılmaya çalışılsa da bu imkansızdır çünkü gerçekler hiçbir zaman peşimizi bırakmazlar.

Hayaller ve acı gerçekler arasında iki ihtimal vardır;

Birincisi, çabanın karşılığını alarak hayallerini yaşarsın,

İkincisi, acı gerçekler hayallerini yenilgiye uğratır ve sen sadece hayalleri kurduğunla kalırsın.

İkisi de olağandır, ama bilinmezdir. Ve kişiyi en çok yoran şeydir, bilinmezlik.

Bu bilinmezlik içinde kalmış olan kişi kendine şu soruları sorar,

Neden buradayım?

Nasıl başaracağım?

Nerede hata yaptım?

Hayallerimi mutlu şekilde yaşayacak mıyım?

Dedik ya, iki ihtimal vardır diye. Bu ihtimallerin ilki gerçekleşti diyelim. Hayallerimize ulaştık ancak, o hayallerin ya bir bedeli varsa ve bu bedel mutluluğumuz ile ödenecekse?

.

.

.

Betül Demir

"Betüşş!! Betüşş!! Kızım duymuyor musun sabahtan beri sesleniyorum."

Kolumdan tutmuş,sarsarak bana seslenen kuzenime döndüm.

- Efendim? Bir şey mi oldu Hira?

- Sabahtan beri sana sesleniyorum kızım, daldın gittin. Bir şey mi oldu?

- Hayır. Sadece bir kaç gündür içimde bir ağırlık var. Ama önemli bir şey değil. Merak etme.

- Sen öyle diyorsan.

- Sen ne diyecektin?

- Yengem yemeğe çağırmamı söyledi de, o yüzden geldim.

- Ama henüz gereken soru sayısına ulaşamadım ki. Annem izin vermez yememe.

- Ya gel, acelesi yok. Yaparsın sonra. Önce enerjini topla.

- Peki, geliyorum hemen.

Hira odadan çıkarken sabah altıdan beri oturduğum masamın başından kalktım ve lavaboya girip elimi yüzümü yıkadım. Ardından aşağıya indim.

HAYALLERİN ACI GERÇEĞİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin