Başka Bir Hayat || Levihan ||

13. Bölüm『Yıkılan Duvarlar』

O günün sonunda Hange tekrar düşünceleriyle baş başa kalmıştı.

Levi'a haksızlık ettiğini düşünüyordu. O bugüne kadar hep iyi niyetle yaklaşmaya çalışmıştı. Hange onun kötü bir yaklaşımını dahi görmemişti. Levi'in bazı davranışlarının tutarsız olduğunu kendi de biliyordu. Fakat bu, onu tanımadan önceydi.

Düşünceleri sesli bir şekilde iç çekmesine neden oldu. Hange dokuzuncu kahvesini bardağına doldurup tekrar bilgisayarının başına geçti.

***

Ertesi gün Armin kahvaltısını yaparken annesine, Levi ile telefonda konuşmak istediğini söyledi. Son muayenesinde Levi, Armin'e her öğününde sebze tüketmesini önermişti. Armin bugün kahvaltıda havuç ve avokado yediğini Levi'a heyecanla anlatmak istiyordu.

Dün Levi ile arasında geçen olaydan ötürü konuşmaya yüzü yoktu. Armin'e, Levi'ın meşgul olduğu yalanını söyledi. Gerçi yalan sayılmazdı, bu gece Levi hastanede nöbetçi olacağını söylemişti. Yine tekrar onun başını ağrıtıp üzmek istemiyordu.

Armin ise tekrar araması konusunda annesine ne kadar ısrar etse de nihayetinde pes etmişti.

Geçen hafta Mike, Armin'e hayvanat bahçesine götüreceğini ve gece evinde film izlemeye söz verdiği için bugün Armin, Mike ile birlikte olacaktı.

Aynı gün içinde Hange ve arkadaşları kendi aralarında anlaşıp alışveriş merkezine gittiler.

Nifa denediği elbiseyle kabinden çıkarken söyledi, "Ay çok mu abartı oldu sanki? Sonuçta bir yemek yiyip birşeyler izleyeceğiz."

Lynne gülümseyip Nifa'nın elbisesinin arka kısmını düzeltirken konuştu, "Hayır tabi ki! Bu elbisenin içinde çok güzel görünüyorsun. Eminim sevgilinde çok beğenecektir."

Lynne, Nanaba'nın liseden arkadaşıydı ve okullar arası bir yarışmadan tanışmışlardı. Nanaba, Mike, Lynne ve Gelgar aynı gruptalardı. Lise döneminde Lynne, Hange ile henüz tanışmamıştı, ancak okuldan sonra Nanaba sayesinde yakınlaşmaya başladılar.

Nifa, "Bilemedim kızlar, sanki abartı gibi geldi bana. Hiç benliğime uymuyor."

Bu defa askılıktaki kıyafetleri karıştıran Nanaba konuştu, "Hayır bence tam oturdu sana. Hem öyle bi elbise, iki makyajla değişiliyor olsaydı zaten ben bambaşka biri olurdum."

"Aa birisi değişmek mi istiyor?" dedi Hange gülerek.

"Ben mi?"

"Evet senn."

"Hange'cim biliyorsun ki benim değişmekle hiçbir derdim yok." dedi kararlı bir sesle, "Haa ama illa diyorsanız ki neyi değiştirirdin; hani şu ani sinir patlamalarım oluyor ya arada, böyle kontrol edemiyorum bazen..."

"Ha bazen ama, arada bir yani." dedi Hange.

"Çok nadir." diye Hange'ye karşılık verdi Nifa.

"Kırk yılda bir." diye devam edince üçü aynı anda koyverdi kahkahayı.

"Vazgeçtim ya, onu da değiştirmezdin. Ah canım kendim!"

"Bende biraz Nanaba gibi olmak isterdim." dedi Nifa.

"Deli gibi mi yani?" diye alay etti Hange. Nanaba'nın bu tür basit şakalara alınmayacağını çok iyi biliyordu.

"Kız gebertirim seni." diyerek Hange'yi yalandan kovalamaya başladı.

Hange soyunma kabinine kaçmıştı. İki kadında onların bu hâline gülüyordu.