Başka Bir Hayat || Levihan ||

7. Bölüm『Park』

Hange ve Armin parka gelmişlerdi. Arabadan iner inmez Armin salıncaklara doğru koştu. Birkaç dakikanın ardından Levi geldi, Hange'nin yanına oturdu.

"Çok beklettim mi?"

"Hayır bizde yeni gelmiştik." Salıncakta sallanan Armin'e gelmesi için işaret etti. Oğlan, Levi'i görünce çok mutlu olmuştu. Hemen yanlarına koştu.

"Doktor Levi gelmişsiniz! Hoşgeldiniz." dedi heyecanla.

"Hoşbuldum. Nasılsın bakalım?"

"İyiyim! Size birşey vermek istiyorum." dedi birden.

Hange ve Levi ne olduğunu anlamamış, meraklı gözlerle Armin'e baktılar. Armin kendi sırt çantasından çizmiş olduğu resmi Levi'a uzattı.

"Teşekkür hediyesi olarak vermek istiyorum. O gün bana yardım ettiniz, size verme fırsatım olmamıştı." dedi gülümseyerek.

Çizdiği resimde Armin, Hange ve Levi vardı. Armin iki yetişkinin ortasında, onların elinden tutuyordu. Levi resime bakarken istemsizce sırıttı.

Yanaklarının kızarmasına karşı çıkamayan Hange ise Levi'in onu böyle görmemesi umuduyla başını başka yöne çevirdi.

"Bu harika Armin. Çok teşekkür ederim." dedi Levi. Kağıdı özenle katlayıp paltosunun cebine koydu.

"Doktor Levi, beni salıncakta sallayabilir misiniz? Lütfen."

Hange, "Armin-"

"Tamam. Gel bakalım."

Armin, Levi'in elinden tutup onu salıncağa doğru götürdü.

Hange birşey diyemedi, kalbi sanki göğüs kafesinden dışarı fırlayacaktı. Adamı ne zaman görse sanki içinde her ne varsa gidiyor, yerini huzur buluyordu. Duygularına çoğu zaman yenik düşüyordu.

Bir o kadar da kendinden utanıyordu. Bazı şeyleri kendine itiraf etmek ona büyük bir yük olarak geliyordu. Gerçekten herşey bu kadar kolay ve hızlı olabilir miydi?

Hange karar vermeden önce her zaman etrafındaki insanların neler diyeceğini ya da onun hakkında neler düşüneceğini düşünüyordu. Zeke'dan olan hamileliği boyunca ve sonrasında, hep insanların ona olan hakaretleri ve iğneleyici laflarını dinlemek zorunda kalmıştı.

Hange bir kere sevmişti. Aşkı için çoğu şeyi göze almıştı, beraber iyi bir hayat yaşayacaklarını umuyordu.

Ama sevdiği adam, ona en ihtiyacı olduğu dönemde onu terk etmişti. Bu süreç Hange için çok zordu. Ailesinden göremediği sevgiyi ve ilgiyi o adamda bulmuştu. Şimdi ise tek güvendiği kişi de mantıklı bir sebebi olmadan en zor zamanında çekip gitmişti.

Bundan sonra Hange, çoğu şeye tereddütle yaklaştı. Hayatını yalnızca oğluna adamıştı. Aşk kavramı Hange'ye pek uğramazdı, kendini hep özgüvensiz ve beceriksiz hissediyordu. Bundan sonraki tek temennesi Armin'in mutlu olmasıydı.

"Hange?"

Onu düşüncelerinden alıkoyan sese doğru döndü.

"İyi misin?"

"İyiyim de, Armin nerede?"

"Kaydırağa bineceğini söyledi." Hange'nin yanına oturdu. Soğuk gri bakışlarını, o çok sevdiği koyu kahve gözlere dikti.

"Herşey yolunda mı?"

Hange başını salladı, "Evet, evet. İyiyim. Bize eşlik ettiğin çok iyi oldu." dudakları yukarı kıvrıldı, " Armin çok sevindi seni görünce."