2 gece geçti. Biraz balık tutmaya çalışıp becerememem üzerine ondan da vazgeçtim.Balıklarla uğraşırken dalmış olmalıyım yalnız başına denizin ortasında canınız çok sıkılıyor. Şekerlemem bittikten sonra kafamı kaldırdım ve oltayı çıkarıp arkama döndüğümde bir ada gördüm. Bir koyu var gibi görünüyordu, biraz süre denizde bekliyip akıntıyı gözledim. Sürekli adaya doğru bir akıntı vardı. Adaya kadar zahmet etmeden gitmiştim. Kumsala 20 metre civarlarında yaklaştıktan sonra daha içte bir yer aramak amaçlı sahil kenarından biraz kürek çektim,güzel bir koy buldum ve kumsala çıktım. Sandalımı büyük zahmetler ile denizden 4 metre kadar kıyıya çektim. Akşam karanlığının çekmesine daha var gibi gözüktüğünden sahil şeridinden yürüyüp biraz keşif yapmak istedim.1 saat kadar yürüdükten sonra bir dere buldum suyunu tatmaya korkmak gibi bir şansım yoktu. İçkiden başka bir içiçeğim yoktu. Su tatlıydı uzun aradan sonra midemi doldurmaya yetecek kadar su içtim,ve şişe matara tarzı bir kaba doldurabildiğim kadar doldurdum. Akşam ateşini yakmak amaçlı sandala döndüm. Sandala vardığımda eşyalarımı kuma indirdim ve hava kararmadan sopa vb otlak bir şeyler bulmak için orman ve plajın birleştiği noktada çabucak ihtiyaçlarımı karşıladım. Hemen sandala dönüp cebimden hiç ayırmadığım zippom ile ve biraz da içkinin yardımıyla ateşi hemen yaktım silahımın birini elimin altına aldım ve tetikte durarak uyudum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
el-faleo adası
Aventurayardım isteyen yardıma muhtaç olandır.Issız denilen adada gerçekten ıssız olmayan bir mücadelenin hikayesi. not:çalıntı değildir özentilik de bulundurmaz her türlü eleştiride bulunabilirsinizde ancak yazar benim.ve hikaye de benim. o yüzden hayaller...
