Baba? ~THE UNCANNY COUNTER

5.BÖLÜM

yattım ve uyudum sabah hep birlikte kalktık formamı giydim arabayla yola çıktık salona varmıştık salon büyüktü bizinkiler oturdu bende sahanın kenarındakı sandalyede dizliklerimi taktım sorada koşarak takımın yanına gittim ısınıyorlardı

yn:HAZIRMIYIZ EVERYBODY

takım: HAZIRIZ

v.hocası: kızlar toplanın.

hepımın hocanın yanına gittik

v. hocası: her topa atlıyorsunuz aranızda konuşun top paylaşamama asla olmicak

takım: tamam

karşı takımda gelmişti filenin öbür tarafında ısınıyorlardı geeçekten iyiydiler

yn: aboooo iyileşmiş

bizimkilerin yanına gittim

yn: I CAN DO İT

avcılar: YOU CAN DO THİS

avcıların görmediği tribünde hwang oturuyordu onada bakıp gülümsedikten sonra sahaya geçtim top bizdeydi servisi ben atıyordum topu sektıriyordum tribün adımı haykırıyordu

tribün: YN!  YN!  ACE!  ACE!

düdük çaldi Topu attım ve hızlıca yerime geçtim bir süre oynadık 1. set bizdeydi 2. sete geçtik topa bloka kalktım inerken ayağımı burktum

v. hocası: yn gel yedek girsin

yn: hay tam vaktıydı dimi

2. seti kaybediyorduk 20-15 ti

yn: hocam ben artık giriyim

v. hocası:olmaz bileğini burktun

yn: bileğimin acısı umrumda değil maçı kaybedersek canım daha çok acır

v. hocası: iyi geç

2. seti kaybetmiştik 3. sete ben girdim tüm takımın morali bozuktu 7-2 öndeydiler tribünden bir ses yükseldi

hwang: SANA GÜVENİYORUZ KAPTAN 

doğru ya ben kaptanım tüm gücümle oynamalıydım

yn:BENİ DİNLEYIN ONLARI MAHVEDİCEZ TAMAM MI? 

v. hocası: İŞTE BÖYLE MORAL BOZMAK YOK

yn:WE CAN DOİT

tüm takım odaklandı maçı çevirmiştik öndeydik hem set hem maç sayısıydı servis bendeydi arkaya geçtim

tribün: ACE!  ACE!  ACE!  ACE!

servisi attım ve ace, maç bizimdi

v. hocası: işte bu

birbirimizle el çakışıp tebrik ettik bizimkilerin yanına giderken hgwang gelip bana sarıldı mun bizi ayırmya gelirken elimle bekle/dur işaretı yaptım

hwang: biliyordum kazanıcağını

yn: 'hadi kaptan' diye bağırmasan biraz zordu

çok mutluydu onu gerçekten kazanmamız mı mutlu etmişti?

bizimkiler hiç memnun değildi bu durumdan sarılmayı bıraktık

hwang: yn dışarı gelirmisin

birlikte dişarı çıktık bana bir kart uzattı

hwang: bunu sana çıkarttım ihtiyacın olduğunda kullan

arkasını dönüp gitti ardından mun yanıma geldi

mun: çantanı al sığınağa dönüyoruz

çantamı aldım herkesle vedakaşıp çıktık arabada kimse konuşmuyordu sığınağa varınca masata oturup konuşmaya başladık

hana: yn anlıyorum baban ama aynı zamanda o bir kötü ruh dikkatli olmalısın

yn: sizde haklısınız

mun çok sinirliydi sinirine anlam veremıyordum

mun:sizde derken sadece biz haklıyız

yn:ne ne oluo mun

mun:ne konuştunuz dışarıda

yn: bişey konuşmadık

mun: ver şu telefonu

telefonu mun a verdim

yn: mun kafan mı güzel senin?

telefonu karıştırmaya başladı rehberime girdi boku yemiştim hwangın numarasını açtı nasıl kayıtlı olduğunuda gördü ama kimseye çaktırmadı kendi telefonunu çıkardı numarayı telefonuna kaydedip  telefonu bana verdi

mun: yatalım artık 

ofalara dağıldık odaya girdik hanada kapıyı kapattı yanlış bişeymi yaptım diye düşünüyordum

hana: yn mun senin hwangla fazla samimi olmandan rahatsız oluyor

yn: mun haklı çunku ama ben ne yapıyım yada şöyle diyim sen tavsiye ver sen olsan ne yapardın

hana hemen konuyu değiştirdi

hana: yatalım artık

yattık ve uyuduk

< han dan >

aradan 2 saat geçti su içmek için kalktım munda dışarı çıkıyordu

hana: nereye bu saatte

mun: telefonla konuşcam

hana:bekle

montumu alıp onunla çıktım telefondan bi numarayı aradı

-----------------------------------------------------------

mun: orospu çocuğumusun sen

hwang: ne diyon ln.  kimsin sen

mun: ben mun um

hwang: ne var la

mun:ne bu tavırlar dışarda konuşmalar , babam diye kaydetmeler fln

hwang: sanane olm kız benim kızım

mun: kızın olduğu şimdimi aklına geldi. lan senin 14 yılda sağlayamadığın huzuru 1 haftada  sağladım ben kıza

hwang: bundan sonra sana ihtiyacı olacağını mı düşünüyorsun.  dağ gibi babası var arkasında

mun: hala baba diyorsun ya kendine ben ona üzülüyorum

hwang: hahahah

mun: biliyormusun sana kızmıyorum aksine sana acıyorum

hwang: duygularımız karşılıklıymış mun

-----------------------------------------------------------

mun: kapattı piç herif

hana: mun bi sakin ol

mun: hana ya yn yı kendi tarafına çekerse ben ondan korkuyorum

han: bir yolunu buluruz şimdi sığınağa dönelim ÇÜNKÜ HAVA BUZ GİBİ GÖTÜM DONDU

birlikte sığınağa dönüp yattık

aha çok erken tanıştırdım