0.9

183 20 31
                                    

15 dakika sonra

Hyunjin'den

Elime kahvemi aldım ve televizyonu açtım yn uyanmasın diye sesi kısmıştım... "oha kim alıcaklı gibi çalıyor "

Bc: yn nerede!

H: shhh sesiz uyuyor yukarıda

Bc: peki iyimi nasıl

H: uyansın her şeyi o anlatır ama sizden ricam kızı zorlamayın ve boğmayın

Bc: peki onu görmek istiyorum senin odanda mı?

H: evet

Bangchan'dan

Yukarı sesiz adımlar ile çıktım kapıyı ittirdim ve... onu gördüm uyuyordu melek gibi felixin ona yaptıklarının doğru olmaması için yalvarıyordum peki şuan neredeydi, niye ortalıkta yok off aşağıya inecekken arkamdaki ses ile durakladım

Uykulu bir ses tonunda

Yn: felix?

Bc: yn!

Yn: ohh şey kimsiniz?

Bc: n-nasıl hatırlamıyor musun?

Yn: hatırlamıyorum hafıza kaybı yaşadım...

Bc: Ne?! Hyunjin!

H: ne oldu niye bağırdın

Bc: o-ona ne oldu?

Yn: anlatacağım lütfen aşağıda bekleyin beni hazırlanıp ineceğim

Odadan çıktılar bende biraz sonra aşağıya inip yanlarına oturdum

Hn: evet ne oldu anlat dinliyoruz

Yn: ımm önce adlarınızı söyleyebilir misiniz?

Bc: ben bangchan

Hn: han, jisung diyebilirsin

M: lee know minho diyebilirsin

S: seungmin

J: ı.n jeongin de

Cb: changbin taş fırın ekmeği diyebilirsin yncim

Yn: tamam öncelikle ben bir hafıza kaybı geçirdim, ben felix ile ayrıldıktan sonra new yorka gitmişim new yorkta bir köprünün üzerine çıkıp kendimi denize atmışım sonra denize hızlı düştüğümden dolayı kafam bir taşa çarpmış ve sonrada alex diye birisi beni kurtarmış alex ile kaldım bir süre sonrada benim ile sevgili olmak istediğini söyledi ve beni koreye asla göndermeyeceğini söyledi tabii ki istemedim sevgili olmak sonra biraz tartıştık beni bir odaya kapattı sonra da yalvardım yakardım anca beni buraya getirdi sonra ise... hyunjin ile karşılaştık beni bir kaç içmiş adamlardan kurtardı ve olaylar böyle gelişti...

Cb: ne dur ya ben mi yanlış anladım hayal mi görüyorum bizim biricik ynimiz bizi unuttumu her şeyi unuttu mu

Yn: evet her şeyi changbin doğru dedim dimi

Cb: evet... her şey o felix yüzünden oldu onu bir bulursam kollarımın arasından kaçamaz bir daha

Bc: dur bir! Yn hazırlan çıkıyoruz

H: nereye

Yn: evet nereye

Bc: önceden gittiğimiz yerleri geziceğiz belki hatırlarsın

Yn: şey tamam bekleyin o zaman

Yazar'dan

Yn üstün giyinip üyelerin yanına gider önce jeju adasında giderler bir şeyler canlanır gözünde, sonra şirkete pratik odalarına ses kayıt odalarına bazı şeyleri hatırlar en sonda felix ile yaşadığı eve giderler

Hn: yn içeri girme istersen

Yn: giricem

Cb: emin misin

Yn: evet... tek başıma lütfen gelmeyin

H: peki buradayız tamam mı hemen gel

Yn: peki...

Kapıya doğru yöneldim jeonginin verdiği anahtar ile kapıyı açtım ve içeri girdim ama içeri ayağımı basar basmaz vücudumun titrediğini hissettim kapıyı kapatıp evi gezmeye başladım... mutfak salona baktım şimdi sıra üst kattaydı bir odanın kapısi araladım ve beraberinde bir de bir anının kapısını araladım

Flash back

" hayır prensesim gitme, olmaz orası çok tehlikeli sizin için, bensiz gidemezsiniz evet bacağım sakat ama sizin ile gelirim lütfen gitmeyin" dedi.

Felix cheong-ah masal anlatıyordu bende yanına gittim ve doğaçlama olan masalına bende katkıda bulundum

" merak etme prensim, korkma,endişelenme benim için, ben oradan sağ salim çıkıp senin için ilaç getireceğim prensim hem zaten yanımda olmana gerek yok , seni hissetmem için, görmem gerekmez anlamam için , ben seni gözüm kapalıyken de, yanımda olmasan da hissedebiliyorum çünkü benim kalbim hep senin ile prensim sadece bekle beni... prens prensesini öpüp şöyle der 'senin dudaklarınla, dudaklarım günahtan arındı.' Sonra prenses ' öyleyse şimdi gühah dudaklarımda kaldı...' bak sevgilim bana, geri döneceğim sana..." dedi ve gitti prenses

Felix yn'nin belinden tutar ve kısa bir öpücük bırakıp

" galiba bu aşık prenses biraz romeo ve juliet sahnelerini çalmış hım doğrumu " dedi

yn biraz utanarak

" galiba sjsksk" dedi gülerek yn

" Binlerce kez iyi geceler sana." dedi yn ve ardından şaşırarak

" Binlerce kez beter olsun gece, senin ışığın yoksa.
Öğrenciler nasıl ayrılırsa ders kitaplarından
Öyle koşar seven sevdiğine giderken;
Okula nasıl sıkkın giderse öğrenciler"

"Öyle ayrılır seven sevdiğinden." Dedi ikisi aynı anda...

ikisi bir anda söylemişti bu son cümleyi yn ve felixin gözleri dolmuştu bu an onlar için kıymetli bir andı cheong-ah ağlamalarını kesmişti, yağmur durmuştu, dışardaki sokak lambaları ve o geceki dolunay ve odanın içindeki loş ışık odayı aydınlatıyordu... herkes sakindi odanın içinde. bir beşikte cheong-ah yanı başında romeo ve juliet vardı sanki felix yn'ye uzun uzun öper ve

" Juliet Romeo'nundur... unutma sevgilim biz asla ayrılmayacağız bunu bil istedim"

" unutmam sevgilim biz ayrılmayacağız "

O gece öyle huzurlu geçer

Flash back end

"Juliet Romeo'nundur... peki şimdi neredesin sevgilim...hani ayrılmayacaktık bak gör işte ayrıldık romeom..."

" unutma sevgilim... Juliet her zaman Romeo'nundur şimdi de olduğu gibi..."

Arkamda duyduğum ses onun olamazdı dimi arkama baktım kapının önünde siyah paltosu, siyah botları siyah güneş gözlüğü ve o siyah saçları ile karşımdaydı bu felixdi evet oydu o;  ne demiş romeo 'Juliet Romeo'nundur.' Ve evet juliet romeo'nundu çünkü romeo geri gelmişti...

794 kelime sizlerden özür dilerim umarım beğenmissinizdir bölümü birde aşırı derece karantina bağımlısıyım o yüzden bu kitapda romeo ve juliet içerikleri coktur

Hot Civciv 2 ( Yn Felix Fici)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin