𝐓𝐨 𝐭𝐚𝐦𝐞 𝐀𝐧 𝐀𝐜𝐤𝐞𝐫𝐦𝐚𝐧 [ 𝐥𝐞𝐯𝐢 𝐱 𝐫𝐞𝐚𝐝𝐞𝐫]

4. Warmth

Keşif birliklerinin karargâhlarından
çıktınız ve titan değişim görevine
gitmeden önce ekibinizin ve Levi'nin toplanacağı eğitim alanlarına doğru yola çıktınız. Hedefinize doğru ilerlerken bir şarkı mırıldanarak, sizden önce oraya varan ekibinize mutlu bir günaydın diyerek tatlı bir şekilde gülümsediniz.

"Kaptan neden gülümsüyor?"
Yeni bir öğrencinin, kulübeye geldikten
sonra yapılması gereken görevleri dağıtan Seth'e sorduğunu duyarsınız. Seth öğrencinin sırtını sıvazlamadan önce sana baktı. "Ben de emin değilim. Ama belki de Kaptan Levi'siz birkaç gün
geçirmekle ilgisi vardır."

Seth başını sallayarak açıkladı. "O ikisi bir arada olduklarında daima çatışırlar, bu yüzden sanırım bu görev ikisi için de bir nevi kafa dinleme şansı."

Kadronuzun eski ve yeni üyelerine
yüzünüzde canlı bir gülümsemeyle
yaklaştınız. "Merhaba! Bunlar yeni
öğrenciler mi?" Seth'in yanında duran
siyah saçlı kıza ve sarışın çocuğa
dönerek sordun. En genç iki öğrenci sert
bir selam verip kendilerini tanıttılar.

"Armin Arlert, Kaptan!"
"Mikasa Ackerman."
İsmi kafanızda yankılanınca yüzünüzdeki gülümseme dondu. "Affedersiniz, adınızın ne olduğunu söylemiştiniz?" Dalgalı bir gülümsemeyle sordun. Mikasa ismini tekrarlarken kafası karışmış görünüyordu.

"Mikasa Ackerman." Yumruğunu kalbinin üstüne koyarak söyledi.
Yüzünü buruşturarak Seth'e döndün.
"Bir diğer ackerman mı yani?" Cevap olarak omuzlarını silken arkadaşına konuştun.

Avuçlarınız omuzlarında Mikasa'ya
dönüyoruz. "Lütfen bana diğer Ackerman'dan daha iyi olduğunu söyle."
Umutsuz bir ses tonuyla söyledin.

Mikasa kaşlarını çattı. "Eğer o kısacıktan
bahsediyorsanız.." Ölümcül bir bakışla
nefesinin altında mırıldandı. "...ondan
nefret ediyorum." Diğer Ackerman'a olan ortak nefretinizden dolayı genç kızla bir dostluk duygusu hissederek gülümsemeniz yeniden belirdi.

"Onu sevdim." Seth'e dönüp konuştun.
"O bende kalabilir mi?" Kolunu sallarken gözlerinde bir parıltıyla sordun. Levi'den nefret eden birini bulmak ve onunla tanışmak nadirdir. Herkes ona hayrandır ve geri kalanlar ona saygı duyar.

"Sabahın bu kadar erken saatinde neden bahsediyorsun?"
Arkandan huysuz bir sesin konuştuğunu duyarsın: Tanıdık bir ses.

Yüzünde sahte bir gülümsemeyle
Levi'ye döndün. "İşte en sevdiğim
Ackerman. Gününü mahvetmek için
buradayım...her zamanki gibi..." Levi'nin
yüzündeki ifadeyi gördükten sonra dalıp
gittin.

Seth'in koluna doladığın eli izlerken gözlerinde karanlık, öfkeli bir bakış vardı. İçgüdüsel olarak elini düşürdün ve nedenini bilmiyorsun. Ama bugün Levi'de bir şeyler vahşi geliyordu.

"Eren!" Eren Levi'nin arkasından
yaklaşırken Mikasa arkanızdan
bağırdı. "İyi misin? Ağır yaralandın
mı?" Çocuk başını sallarken endişeli bir ses tonuyla konuştu. Erwin ve Mike tam zamanında geldiler.

"Herkes burada mı?" diye sordu Mike,
her iki ekibin her bir üyesini tek tek not ederek.
"Güzel. Herkes hazır olduğunda gideceğiniz yere doğru yola çıkabilirsiniz." Erwin, Levi'yi kenara çekerken bunu duyurdu. Sen ve Seth kulak misafiri olmak için boynunuzu uzattınız.

"Bu görevi bu durumunla halledebilir misin?" Erwin, endişesini geçiştiren
solgun Levi'ye alçak bir ses tonuyla şunları söyledi: "Velet sorun yaratmadığı sürece sorun yok." Zar zor gizlediği bir ürkmeyle alçak sesle mırıldandı.

Seth sorgulayıcı bir bakışla sana doğru döndü. "Bana bakma. Bilmiyorum." Sessizce konuşan Eren ve Mikasa'ya yaklaşırken kaşlarını çatarak cevap verdin. "Mikasa, şimdi kulübeye gidiyoruz." Gülümseyerek söyledin.