Bölüm 1- İlk Görüşte Bir Sevda
Öncelikle ana ship taekook diğerleri de aklımda ama piçlik olsun diye söylemiycem wkbwkdlaf
Bismillahirrahmanirrahim
.
.
.
JkDersten çıkarken aklımda sadece ödevlerim ve projem vardı.
Namjoon Hoca yine döktürmüştü.
Yavaş yavaş koridorda yürüyordum, sıkılmıştım ulan. Jimin'i bulsam da dedikodu yapsak keşke.
"Heeyy naber kankam"
Sırtıma atlarcasına binen Hoseokla dışardan bir güzel sövmüştüm.
"Ne yapıyorsun be amına koyayım."
"Kanka özledim seni ya"
Hay senin...
"Çıkışta yine kafeye gidelim miii"
Yapabildiği en şirin yüz ve konuşabildiği en ince sesi ile bana bakarken çaresizdim.
Ben burda tek başımayım dostlarım, başka çarem yok.
Ama hâlâ bir şansım var.
"Hobi, yeter lan artık, bıktım usandım, git sevdanı benden uzakta yaşa amına koyayım. "
"Kanka ama sen olmazsan-"
"Eyooo, nabersiniz lan"
Jimin de geldiyse sıçtık demektir.
"Yine mi gönül işleri Hobim? Çocuk sana yüz vermiyor işte anlasana. "
"Ya belki, gitsek yine görsem-"
"Hoseok bi sus amına koyayım ya, yeter lan bak burama kadar geldi artık burama burama" aynı anda elimle gözlerimin hizasını gösteriyordum.
"Harbi lan 2 yıl olacak neredeyse, bitmedi mi sevdan oğlum? "
Hoseok her zamanki gibi gözlerini yükseklere dikerek konuştu,
"Benim bu sevdam ancak ölümle son bulur kankalarım, onsuz hayat bana bir zehir denizinde boğulmak gibi. Ve-"
"Ve o senin tek panzehirin biliyoruz"
Elleriyle her şeyi göstererek anlatırken -kendince- Jiminle aynı anda konuştuk.
Jimin telefonu çalmaya başlayınca sabır dileyip yanımdan ayrıldı.
Bıkmıştık ulan, lisenin başından beri çıkmadığı eleman kalmayan Hoseok, 2 yıldır bir çocuğa takılmış gidiyordu. Okul çıkışında sürekli aynı kafeye sadece beni sürüklüyor ve dışarıya bakmaktan başka bir şey yapmıyordu. En azından kimi sevdiğini gösterseydi çöpçatanlık yapardım anasını satayım, onu da söylemiyordu.
"Bak kardeşim, en azından kimi sevdiğini söyle yardım edelim, bu böyle devam edemez ulan. 2 yıldır çocuktan bahsedip duruyorsun ama çocuk hakkında bildiğim tek şey erkek olduğu."
"Olmaz"
Ani bir şekilde cevap vermesi zaten bir sorun olduğunu belli ediyordu.
Ah be kankam.
"Millet benim erken gitmem lazım mekana yardım lazımmış, baya ünlü münlü birileri gelicek herhalde. Yoksa 50 tane adamı çağırmazlar yani, yarın görüşürüzz"
Son derslerin Jin Hoca'ya olmasını fırsat bilerek erkenden gidiyordu işe.
"Hobi, dökül hemen, sıçarım ağzına itiraz yok"