1' kaptanlığın peşinde

224 18 69
                                    

Öncelikle merhabalar!
Enemies to lovers olan bir Yoonkook ile karşınızdayım. Artık büyüdüm watty'e girmem derken kendimi hiç olmadığı kadar yazı yazmaya hazır hissediyorum. Bu yüzden de herkesin hoşlanacağını düşündüğüm bir ficle geldim.

Bu yazı hakkında aşırı heyecanlıyım çünkü her şeyini en detayına kadar planladım(k). Mantık hatası neredeyse sıfır olacak şekilde yazmak için aylardır üstüne çalışıyorum(z) ve şu anda hazır olduğumu düşündüğüm şekilde bunu yayımlıyorum.

Aslında aklımda hiçbir şekilde yazıya dönme fikri yoktu. Ama Muni bana aklında böyle bir fic konusu olduğunu bahsetti ve ikimiz de basketbolcu enemies yoonkook'u düşündükçe mest olduk. Kim yazar bunu birisi yazsın dedi. Ben de sen rahat ol ben yazarım diyerek elime ipleri aldım. Umarım ki batırmam. Çünkü her şey bu kadar planlı ve uyumluyken hem hak ettiği değeri görmezse hem de ben de bu fice hak ettiği değeri göstermezsem çok üzülürüm.

Neyse anekdotum bu kadardı ıagwekqjakhelq umarım beğenirsiniz. Lütfen desteğinizi bizden esirgemeyin<3

🏀

Hırs, bir insanı ayakta tutabilecek kadar derin bir duyguyken bir yandan da şu zamana kadar oluşturduğu her şeyi mahvedebilecek kadar berbat bir duygudur. Kimisi hırsın kölesi olmaktan korkar ve kendini hırs yoksunu birisi olmaya adar. Ne kadar hırs ve kendince belirttiği kötü duygulardan kaçarsa o kadar iyi bir yaşam süreceğini düşünür. Kimileri ise hırs tutkunudur. Hırs tutkunu olmayı belki anlatmak veya düşünmek zor olabilir. Ne de olsa insanın ruhunda olan bu duyguyu anlamak gerçekten zordur. Kimse kolay kolay kendini bu duygu içinde bulamaz çünkü bir insan hırs tutkunuysa eğer o zaten onun benliğindedir. Öyle değilmiş gibi gözükmek için ne kadar çaba sarf ederse etsin olan ortadadır.

İnsanlar kötü olarak tanımladığı duygularıyla baş etmekte kötülerdi. Bunlar için yıllar süregelen terapiler alıyor, farklı farklı tedaviler alıyor ve kitaplar okuyorlardı. Sırf kendilerini hırs denen şeyin pençesine bırakmamak için yapmadıkları şey kalmıyordu. Bu sadece hırs için geçerli değil, toplum tarafından dayatılan kalıplara göre kötü olan her duygu için bunu yapıyorlardı. Fakat çoğu insanın bu tür duyguların aslında yadırganmaması gerektiğini insancıl bir davranış olduğunu bilmediğine bakılınca bunun bir tutku olduğunu anlamak herkes için kolay olmayabilir.

Tutku denilen şey adı üstünde insanın ansızın tutulduğu veya isteyerek tutulduğu fark etmeksizin isteklerini ve ölçüsünü aşan tatminsiz bir eğilimdir. Bu eğilim düşünüldüğünde basit, kendince görünebilir. Fakat insan; hırs, nefret, öfke gibi duygulara tutkuyla bağlanmaya başlayınca kendisinin sınırları olmadığını ve bu sınırlarda adeta bir cambaz gibi gezebileceğini fark ettirmeden zehirliyor. İşte tüm çaba, tüm masraf, tüm zamanını bu kendini bilmez kumara bırakmamak için insanlar debeleniyorlardı.

Jeon Jungkook asla bu duyguyu saklayan biri olmadı. Yeteneklerini fark ettirdikçe kendisiyle birlikte hırsını da körükledi. Kendini gittikçe daha üstün göstertmeye başladı. Kendisi dışarıdan Busan'da öylesine bir okulda, öylesine bir basketbol takımında kaptanlık yapan bir genç olarak gözükebilirdi. Halbuki Jungkook bundan daha fazlasıydı. Jungkook genç yaşında takımını yetenekleriyle ülke çapında turnuvalara getirmiş bir kaptandı. Liderlik vasfını tam olarak benimsemiş bir karakter değildi fakat hırsı yeteneklerini en iyi gösterebileceği yer neresiyse onu oraya yönlendirmekte asla geriye bir adım atmıyordu.

Min Yoongi ise tam bir liderdi. Küçük yaştan beri ilgilendiği basketbol onun için her şeydi. Kimsenin de bu tarafına yaklaşmasına izin vermiyordu. Onun için basketbol özeldi ve öyle kalmalıydı. Ve elbette her insanda kolayca bulunmayan o hırs onda da hallice vardı. Günlük yaşamında her ne kadar sakin ve insanlıktan uzak gözükse de takımda adeta bir canavardı. Prensipleri netti. Onun için önemli olan şey takımın o oyunda galip gelmesi ve liderlik vasfını kullanarak herkesin oyunda kendini göstermesini sağlamasıydı. Takımını yükseklere çıkartmak için her şeyi yapardı. Sonuçta sahip olduğu tek şey basketboldu ve Min Yoongi sahip olduklarını taçlandırmaktan asla korkmazdı.

captain // yoonkookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin