4' sıra arkadaşlığının türevi (süreklilik gerektirir)

151 14 48
                                    

•With Or Without You-U2

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

With Or Without You-U2

☆Jungkook

"And I'm waiting for you

With or without you"

☆Yoongi

"Through the storm we reach the shore

You give it all, but I want more"

🏀

İnsan ne zaman alışıyordu bazı şeylere? Ne zaman yaşadığı onca olayın ardından bırakılan etkiyi azaltıyordu? Bunun belli bir zamanı var mıydı yoksa bencil varlıklar olarak buna da bir zaman tanımadan kendimizi zorluyor muyduk? Aslında bakıldığında her şeylere daha çok asıldıkça etrafındaki sorunlardan, düşüncelerden, hislerden, insanlardan kurtulmuş gibi hissediyorlardı. Her ne kadar bağlanırsa bağlansınlar ya da ne kadardır sorunları için bir zaman ayırsınlar her şey bir şekilde başa dönüyordu. Tarih tekerrürden ibaret olduğu gibi sorunlar da tekerrürden ibaretti.

Zamanla alışılması gereken hiçbir şeye alışamayanların sonu ise ne mi oluyordu? Hiçbir şey. Belki onca kalabalığın arasında kaybolup tekrar bir acıyla başa dönmeyi ya da bir daha hiç başa dönmemeyi bekliyorlardı. Kendilerini olabildiğine uzaklaştırdığı sorunlardan kaçmak dışında başka bir yöntem bulamamışlardı.

Yoongi kendini her zaman eksik hissetmişti. Etrafındaki her şeye uyum sağlamakta zorlanan bir yapıya sahipti. Belki kendisini bu şekilde göstermiyordu ama yaşadığı başlı başına deneyimler ona bu yanını göstermemeye yitmişti. İnsanlara karşı mesafeli gösterdiği yapı sayesinde ilişkilerinden ve alabileceği yeni yaralardan kendini korumuştu. Bazı zamanlarda ise kaçınmaya çalıştığı problemlere tutulmuş bulmuştu kendini.

Sosyal sorunları olan bu çocuk, basketbolla ilk tanıştığı zamandan beri hiç olmadığı kadar tutkulu olduğundan; kendi çıkış yolunu basketbolla bulmuştu. Problemleriyle yüzleşmekten her korktuğunda sığındığı bu yer onu hiçbir zaman yarı yolda bırakmamıştı. Çoğu zaman ailesinin üzerinde aldığı en iyi kararın onu basketbolla tanıştırmaları olduğunu düşünüyordu. Küçük bir çocuğa göre fazla karışık ruh hali kaçış yolunu bulmuştu. Etrafındaki eksikliğe rağmen içerisinde kaybolduğu bu sığınak onu olduğundan çok hissettirmeye yetmişti. Artık eksiklikleri giderek azalır olmuştu.

Jungkook ise kendini her zaman çok hissetmişti. Ne yaparsa yapsın, ne durumda olursa olsun... Fark etmiyordu onun için. O her zaman kendini çok ve dolu hissediyordu. Bazen sırf bunun yüzünden etrafına sığamıyordu. İnsanlardan daha fazla hissetmesi onu iletişime kapatmış, adeta gizemli bir kutuya döndürmüştü. Sorunlarıyla uğraşması da bir o kadar karışıktı. Problemleriyle karşı karşıya kaldığında yaptığı şey çoğunlukla aklına gelen neyse onu yapmak oluyordu. Tabi eskiden bu şekilde tepkisizlik göstermezdi. Jungkook Seoul'ü bir zamanlar çok sevmişti. Hayatında edindiği en kalıcı anılar burada olmuştu. İlk evleri, ilk dostu, ilk basketbol oynayışı, ilk defa Bam'i sahiplendiği gün... Bütün bunlar olduğu zamanlarda sorunlarını aşmak çok da zor gelmemişti. Çünkü kendisini hiç bu kadar hafiflemiş hissetmemişti. Yoongi'nin eksikliğini tamamlamıştı.

captain // yoonkookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin