Buttercup sınıftan çıktığında Blank ile birlikte koridorda yürümeye başlamıştı. İki tarafta başta sessizken daha sonra Blank derin bir nefes almış ve konuşmuştu:
Blank: Buttercup?
Buttercup: Efendim?
Blank: Bu sabah bir olay duydum
Buttercup: Ne tür bir olay?
Blank: Bowıe ve senin başından geçen bir olay
dediğinde Buttercup onun adını duymasıyla beraber bile gerilmiş ve durmuştu. Blank'te onunla birlikte dururken Buttercup tek kaşını kaldırarak konuşmuştu:
Buttercup: Malesef beni Olivia isimli bir kız sandı
Blank: Evet. Ona oldukça benziyorsun
diyerek Blank ona sıcak bir gülümseme ile başını hafifçe sağa eğmişti. Sevimli bir tebessüm ile Buttercup'a bakıyordu.
Blank: Onun olayını duymuşsundur
Buttercup: Evet...duydum
Blank: Bowıe'nin ortaokulda rehberliğini yaptım
Buttercup: Rehberlik?
Blank: Organizasyon Kulübü bir yerde fazla sorunlu öğrencilere rehberlik yapabiliyor. Bende o zamanlar henüz organizasyon kulübünün yeni bir üyesiyim ve benden Bowıe ile ilgilenmemi istediler
Buttercup: Bunları bana neden anlatıyorsun?
Blank: Endişeni görüyorum Buttercup. Yaptığı şeylerin kötü olduğunu biliyorum ve belki de affedilemez hatalar olduğunu ama bir yere kadar Bowıe'nin bazı konularda hatalarını fark ettiğini ve düzeltmeye çalıştığını görüyorum
Buttercup: Yani?
Blank: Yani ona karşı biraz daha az önyargılı olmaya çalış
demiş ve elini Buttercup'ın omzuna koyarak patpatlamıştı. Buttercup'ın yüzü daha da düşerken derin bir nefes almıştı. Herkes ona farklı bir şey diyordu ve Buttercup'ın aklı daha da karışmıştı.
Fakat içinden Blank'e güvenmek gelmiyordu. Onu sevmediğinden değil sadece Blank fazla iyimser olduğu için belki de böyle düşünüyordu. Yani belki de fazla Polyanna'cıydı.
???: Hey Blank Bay Tony seni çağrıyor!
diyerek ileride bulunan bir çocuk Blank'i çağırdığında Blank ona doğru "Geliyorum!" demiş ve Buttercup'a el sallayarak oradan uzaklaşmıştı.
🍧
Tata: Hey BC!
dediğinde Buttercup kamelyada oturuyordu. Elinde elma suyunu içerken zihni oldukça doluydu. Ne yapacağını bilemediği bir boşlukta gibi hissediyordu.
Buttercup: Efendim?
Tata Buttercup'ın moralsizliğini fark etsede tek bir kelime etmemişti. Bunu başbaşa oldukları zaman konuşabilirlerdi.
Şimdi yanında Jay, Max, Boomer, Brick, Asher ve bir çocuk daha vardı. Bu kahverengi saçlı mavi gözlü çocuk ona gülümseyerek el sallarken oldukça bakımlı bir suratı vardı.
Tata çocuğun omzundan tutarak onu Buttercup'ın önüne getirmiş ve konuşmuştu:
Tata: Bak bu bizim arkadaşımız Julian. Okulumuzun kokoşu
diyerek güldüğünde karşısında gülümseyen çocuk ona elini uzatmıştı. Buttercup' ta elini uzatmış ve konuşmuştu:
Buttercup: Bende Buttercup spesifik bir özelliğim yok malesef
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dördüncüyü Dışlamak
General FictionButtercup: Baksanıza sırf köyümüzden bu okulda okumak için geldik. Siz üçünüz sırf bu okula girebilmek için yıl boyu kıçınızı yırttınız. Ben ise sadece son 3 ay çalışarak buraya girdim. O yüzden başımızda bu kadar dert varken birde bunu almayalım Bl...