Ouzou'nun anlatımından devam
Erika'ya anlamsızca baktığımda elimi aldı ve duvara bastırdı. Gülümseyerek baktığında duvardan ses geldi. "Parmak izleri kaydedildi. Son kişi tamamlandı."
Anlamsızca bakmaya devam ederken Erika konuştu. "Bu odanın içinde çok fazla anlam var. Benden başka kimse giremezdi. Artık bizim dışımızda kimse giremeyecek."
Lambayı kapattıp kapıyı açtı. "Buraya sevdiğim adam dışında kimsenin girmeyeceğine söz vermiştim kendime."
O sevdiği adam bendim.
Erika'nın Anlatımıyla
Dışarı çıkacağımda Ouzou arkamdaki kapıyı kapattı. Üzerime eğilip "Bugün maçımıza gelecek misin?" diye sordu.
"Belki, gelirim." dediğimde kaşları çatıldı.
"Ne demek belki?"
"Çok dikkat çekmek istemiyorum. Sürekli tek başıma maçlarınıza geliyorum. Yoshi de yok... Ayrıca tek başıma tehlikeli oluyor." diyerek açıkladım.
"Koçumuzun yanında oturabilirsin-" Ouzou konuşmasına devam ederken kapı bir anda kırıldı. Kendimi yerde bulduğumda Ouzou üzerimdeydi.
Kendini yana attıp üzerimden çekildi. "Kapı sağlam değilmiş."
"Kapıyı kıracağımızı düşünmemiştim." Nereden bilebilirdim ki?
Sırıtarak baktı. "Daha bir şey yapmadık. Bence daha iyi bir kapı yaptır."
Karnına vurup ayağa kalktım. "Sapıkça düşüncelerini silsen iyi olur."
O da ayağa kalktı. Ellerini önünde birleştirdi. "Sana onu demeye çalışmadım aslında."
Yanaklarım kızarırken tekrar karnına vurdum. Ouzou etrafa bakarken havuzun olduğu tarafa gitti. "Neden normal ışıkları açmadın? Bir şeye takılıp düşeceğim diye korkuyorum."
Burukça tebessüm edip yanına gittim. "Kırmızı ışıklar görmek istemediğim şeyleri saklıyor."
Anlamsızca baktı. Gülerek "Kapımı kırdın," diyerek baktım yüzüne.
"Sağlam değilmiş ne yapayım? Yenisini yaptırırız." dediğinde ilerleyip havuzun sıcaklığını ayarladım. "Ouzou, sıcak mı soğuk mu suyu seversin?"
"Soğuk." Bir an duraksadı. Yanına gidip omzundan ittim. "Erika!"
"Soğuk su direnç arttırır. Maça hazırlık." diyerek yanıma gelmesini izledim. Telefonum çaldığı için ona bakacaktım ancak Ouzou ayağımdan tutup havuza çekti.
Soğuk su yüzünden donarken Ouzou sırıttı. "Bu suya beni ittin. Hayatım gözümün önünden bir saniyede geçip gitti."
"Ouzou," diyerek nefeslendim.
"Adımı çok güzel diyorsun. Tekrar desene." Yüzerek yanıma geldi.
"Furuya," diyerek yüzüne su attım.
"Soyadını nasıl güzel diyorsun öyle?" dedi alayla.
"Telefonum çalıyor. Onu açmalıyım." dedim ve havuz merdivenine gittim. Ouzou da arkamdan çıktı.
Islak ellerimi havluyla kurutup telefonuma baktım. Yoshi aramıştı. Ouzou "Bende kim böyle anıların ortasına sıçabilir diye düşünmüştüm." diye homurdandı.
Arayıp aramamak konusunda kararsız kaldığımda Ouzou yüzüme baktı. "Arasan iyi olur. Sonuçta kameralar önündeki sevgilin."
Aramayıp telefonu yerine koydum. "Aramayacağım. Seninleyim şuan. Sonra diyebilir diyeceğini. Ayrıca o benim için arkadaştan fazlası değil."
"Sen, onun için ne ifade ediyorsun?" Sorduğu soru hem şaşırttı hemde düşündürdü. Daha kısa bir süre önce beni sevdiğini söylemişti.
Ona bu sefer dürüst olacaktım. "Beni seviyormuş. Gerçekte."
"Bir ben olamayacağı için sıkıntı yok." Göz kırparak gülümsedi.
‧͙⁺˚*・༓☾ ☽༓・*˚⁺‧͙
Kendi üzerimi değiştirdikten sonra Ouzou içinde eşofman ve t-shirt verdim. Evimin içinde dar giyinmiyordum. Bol olanlar da Ouzou'ya olurdu.
Ouzou üzerini değiştirdikten sonra birlikte maçlarına gittik. Ouzou soyunma odasına gittiğinde beni de peşinden getirdi. İçeri girdiğimde Reika gülümseyerek karşıladı. Asa biraz sinirliydi sanki.
Shou, Ouzou'nun yanına gelip fısıldayarak -hepimiz duyduk- "Kıyafetlerine ne oldu?" diye sordu.
Ouzou, Shou'ya dik dik bakıp bir şeyler dedi ve formasını giyinmeye gitti.
Ryuuji, Asa'ya baktı ve "Biraz sakin olmaya çalış." diyerek onu uyardı.
Asa derin bir nefes alıp sakinleşmeye çalıştı. "Olmuyor. Baksana yanlış yolda gidiyor! Birinden biri kırılacak. Görmüyor musun? Attığı şeyi görürse ne halt olacak?!"
Tagi, Asa'nın omzuna dokunup sakinleştirmeye çalıştı. "Biraz hava alıp sakinleşmeye çalışsan iyi olacak. Yoksa maçta sorun olur."
Tagi ve Asa dışarı çıktığında Kota, Ryuuji'ye baktı ardından bana döndü. "Yoshi'nin attığını gördün mü?"
"Hayır," Yoshi'nin attığı şey Asa'yı bu kadar sinirlendirmiş olabilir miydi? Hemen attığı şeye baktım. Beni öptüğü -tabi gerçekten öpmedi- fotoğrafı paylaşıp kalp koymuştu!
Parmağıyla engellediği gözükmüyordu ve fotoğrafı gören kişinin inanacığı bir şekilde çekilmişti.
Öfkeyle telefonumu kapattım. Ayağa kalktığımda Aoto'nun sesi durdurdu. "Neye bu kadar sinirlendiğini anlamak için ilk işi Yoshi'yle aranızda ne olduğu olacaktır. Sonra onu döversin."
Ryuuji onaylayan şekilde kafasını salladı. "Aoto haklı. Hem şimdi maçı düşünelim biz."
➷➷➷
Yarına atacak bölüm kalmadı 😭 Biraz fikir verir misinizz