Yanlarından geçerek gitmek için hamle yapacağım sırada önüme geçerek beni engellemişlerdi.
"Aaa ama nereye gidiyorsun daha karpuz kesecektik"
"Bize kim olduğunu söylemeden hiçbir yere gidemezsin"demişti.
Ah evet bunu tahmin etmeliydim.Etrafımı sarmışlardı.Şimdi napıcaktım?
Ben kafamdan kaçmak için yol ararken üzerimize doğru iri yarı bir köpeğin havlayarak koştuğunu gördüm.Birkaç adım geriledim ki köpeğin bana değil etrafımı saran gençlere koştuğunu fark ettim,köpek yanımıza vardığı gibi gençlerin üzerine atladı ve onları benden uzaklaştırdı.Ben de bunu fırsat bilerek ters istikamete doğru koşmaya başladım.Saklanabileceğim bir yer ararken karşıma park tuvaleti çıktı.Arkama bile bakmadan içeri daldım ve kabinlerden birine girerek kapıyı kilitledim.
O sırada tuvaletin kapısı gürültüyle açıldı ve az önce beni sıkıştıran gençler içeriye daldı.içlerinden biri"burda olduğunu biliyoruz ve kim olduğunu öğrenmeden burdan gitmek gibi bir planımız yok"ah evet şimdi sıçtım dedim içimden.bunlardan nasıl kurtulacaktım.
Etrafıma bakarken yan kabinin üzerindeki havalandırma gözüme ilişti.Oraya nasıl geçebilirim diye düşünürken kabinlerin yüksekliğinin altından geçebiliceğim bir boyutta olduğunu fark ettim.Ah çok şükür.Yavaşça önce gitarımı yan kabine itekledikten sonra kabin duvarın değmemeye çalışarak yan kabine geçtim.Gitarımı yerden alarak tuvaletin üzerine çıktım havalandırma ızgarasını ses çıkarmamaya özen göstererek çıkartıp yere dikleme bıraktım.Yine önce gitarımı havalandırmaya sokarak biraz itekledim sonrasında klozet kapağına ayağımla basarak havalandırmaya girdim.Biraz ilerledikten sonra ışık süzmesini gördüm fakat aynı zamanda arkamdan gelen gençlerin bağırma sesini de duydum.Sanırım kabinleri kontrol etmişlerdi ve havalanırmaya girdiğimi fark etmişlerdi.Hızımı arttırarak çabucak dışarı çıktığım gibi koşarak ilerideki ağaçlardan birinin arkasına geçerek nefesimi düzene sokmaya çalıştım.
Biraz sonra benim çıktığım havalandırmadan çıktıklarında etrafı kolaçan ettiler.Etrafta beni göremeyince birbirlerine dönerek kafalarını salladılar ve etrafa dağıldılar.Eyvah işte şimdi ayvayı yemiştim kesin beni bulacaklardı.
Kendime kaçış yolu ararken omzuma bir el değdi.Hızla arkamı döndüm.Jimin'i karşımda görmeyi beklemiyordum.Hızla bileğimi tutarak"Gel benimle ve eğil,merak etme yardım edeceğim sana,güven bana"diyerek kolumu çekiştirmeye başladı.Gerçekten bana yardım etmeye mi gelmişti.Beni çekiştirerek ilerideki bir arabanın yanına getirdi ve bagajını açtı"Hadi gir içeri arabaya bakıcaklarını sanmıyorum"dedi ve içeri çekiştirdi beni.Onu onaylayarak içeri geçtim ve oturdum bagajın kapağını kapağını kapatmadan hızla"Eğ başını"dedi.Başımı eğdim ve kucağıma gitarımı alarak iki büklüm oturmaya başladım.
Yaklaşık 10 dakika sonrasında bagaj kapısı tekrar açıldı jimin gülümseyerek"Gittiler çıkabilirsin"dedi.Gittiklerini duyunca bende gülümsedim.Dışarı çıktım.Ellerini tutarak teşekkür amacıyla önünde eğildim."Önemli değil,kim olsa aynı şeyi yapardı"eliyle arkamda kalan tarafı göstererek"O tarafa gittiler"ve arkasını dönerek başka bir yönü göstererek"Bu taraftan gidersen onlarla karşılaşmazsın.İleride bir sokak arasına girerek gidersen göze çarpmazsın"diyerek o gençlerle karşılaşmamam için bana yol göstermişti.Tekrar önünde eğilerek az önce gösterdiği yola ilerledim ileride dediği sokaklardan birine girerek arkama baktım.
Jimin hala orda durarak hafif bir gülümsemeyle ellerine bakıyordu.
Onun bu halleri beni heyecanlandırıyordu.Benden gerçekten bu kadar etkileniyor muydu?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
the secret guitarist/yoonmin
Fanfictionyoongi bazı günlerde kimliğini gizleyerek gitar çalan biriydi,jimin ise onun gerçek kimliğini bilmeyen bir hayran semeyoon ukemin