Ateş, arkadaşlarının kulağına bi şeyler söyledi ve arkadaşları onun yanından uzaklaştı. Bende Gül den bana bir daha şu alıp alamıyacağını soruyordum o anda iki grupta aynı anda yanımızdan uzaklaşınca sadece o ve ben kalmıştık.Ben bu durumdan rahatsız olduğum için hemen gitmeye karar verdim . Ayağı kalktım ama bu sırada bir ses gitmemi engelledi .
"Hey, bir bakar mısın ?"
Olamaz bu Ateş' in sesiydi. Heyecanlanmamı engellemeye çalışarak yüzümü ona döndürdüm.
Ayağı kalkmış ve tam da arkamda duruyordu. Ona dınmemle birlikte bana sarıldı. Yok artık ya resmen bana sarıldı. Nefesini boynumda hissediyordum sonra kulağıma eğilip
"Bence buna ikimizin de ihtiyacı var."
Dedi anın şokunu atlatıp bende ona sarıldım. Gözlerim onun çenesi hizasında olduğu için yüzüm şu an onun boynunda duruyordu . Kokusu ah! Kokusu baştan çıkarıcıydı.
Bir iki dakikaya yakın sarıldıktan sonra ayrıldı ve
"Teşekkür ederim buna gerçekten ihtiyacım vardı. "
"Hiç tanımadığın bir kıza sarılmaya mı?"
"Hayır , tanımadığım bir kıza değil bana değer veren ve beni düşünen birine sarılmaya ihtiyacım vardı ."
Ben hala ona şaşkın gözlerle bakmaya devam ederken arkasını döndü . Ben hala bunu nasıl anladığını merak ederken tekrar konuştu.
"Belki sonra tekrar görüşürüz ."
Sonra da arkasına bakmadan okula girdi. Bu sırada Gül de yanıma yelmisti elinde su vardı . Suyu elinden alıp bir yudum da bitirdim. Gül de en az benim kadar şaşkın görünüyordu . Aramızdaki tek fark o olanları ve ne konuştuğumuzu bilmediğinden meraklı gözlerle bana bakıyordu.
Gül " Hemen olan biten her şeyi ne konustuysaniz en ince ayrıntısına kadar anlatiyorsun. " dedi ama gıcıklık değil mi
"Şimdi zil çaldı sonraki teneffüs konuşuruz "dedim . Adım kadar eminim ki bütün ders merakindan catliyacakti.
40 dakika sonra yani zil sesini duyar duymaz Gül yüzünü bana döndü ve anlatmam gerekenler olduğu belirten bir bakış attı . Ben hala onun nasıl bunları bildiğini düşünüyordum.
Yaklaşık 10 dakikada her şeyi bütün ayrıntılarıyla Gül e anlatmıştım o da benim gibi bu duruma şaşkın dı.
Öğlen arası sonraki dersler falan derken çabucak gün bitmişti . Servis ime doğru yol alırken adımı duymamla şoke oldum çünkü bunu söyleyen kişi Ateş in ta kendisiydi.
Yavaşça rakamı döndüm ve Ateş e baktım . Sanki biraz daha yakınım da olsa kalbimin sesini duyacakmis gibime geliyordu.
"Efendim?" Dedim sesimin tatlı tonlarini kullanarak.
"Çantada bir şey var ama sakın eve gidene kadar açma "
Dedi ve arkasını dönüp gitti insan bir iyi akşamlar falan der yani en azından nezaketen yani .
Kafama takmamaya çalışıp yerime geçtim. Ve sonra eve yolculuk başladı . Eve kadar acamamam gerekiyorsa kendimi engellemek için bir şeylere ihtiyacım vardı mesela kafamı dağıtmaya . Kafamın dağılması için hem müziği açtım hemde watty e girdim ve kaldığım yerden devam ettim .
Eve en hızlı adımlarımı kullanarak girdim ve hemen odama geçtim . Kapımi kapatıp çantala birlikte yatağa oturdum .
Çantami açtım ve içini karıştırmaya başladım içinde bir kutu vardı ve üstünde çok hoş bir kurdele . Kurdele ye bağlanmış rulo halinde bir kağıt duruyordu . Hemen kağıdı elime alıp açtım ve okumaya başladım.----------Bölüm Sonu ---------
Arkadaşlar yorumlarınızı bekliyorum ...
Kapak tasarımına ihtiyacım var ilgilenenler olursa çok memnun olurum. ..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
FARKLI
Teen FictionHayatınızın diğer insanlardan biraz daha farklı olduğunu bilseniz ne yaparsınız? Peki aşk için her şeyi göze alabilir misiniz? Bu soruların cevabını kendisi bile bilmeyen bir genç kızın hayatı nasıl değişecek dersiniz ?? YN:: İleride ki bölümlerde...