Kutsal ülke kurulmadan önce Şahmeran ve yılan klanlarının tümünün yaşadığı Şah Yılanlar Ülkesi vardı. Bu ülke yarı insan yarı yılan tipli bir yaratıklar ülkesiydi. Her yılansı insanlar klanının kendine has gizemli güçleri vardı.
Şahmeranlar en güçlü klandı. Her türlü yılan ırkını kontrol ederlerdi. Cüsseleri çok büyüktü ve tüm yılan ırkları bu klanının evrilmesi sonucu oluşmuşlardı. İlk zamanlar adaletli, hoşgörülü olan şahmeranlar zaman geçtikçe diğer yılan ırklarını aşağıladılar ve kötü davrandılar. hepsine işkenceler ve zulümler uyguladılar. Son Şahmeran Kralı İsis, bundan çok rahatsızdı. Ne yaptı ne ettiyse Şahmeran Klan önderlerini bundan vazgeçiremedi. İsis çok iyi bir kraldı. Güçlüydü. ve bir gün bir karar aldı. Bütün klanı yok etmek! Çocuk çoluk demeden! Tek bir Şahmeran kalmayacaktı! Çünkü başka çare kalmamıştı.
Ama bunu tek başına yapamazdı. Diğer klan şeflerinden yardım almalıydı. Eğer kabul ederlerse tek gecede halledecek sonra kendi hayatına son verecekti. Çünkü bu acıya dayanabileceğini düşünmüyordu. Dört önemli kapı bekçisini, ki onlar en sadık adamlarıydı ve çok güçlülerdi.
Klan şeflerine gizli toplantı mesajını gönderdi. İlk başta bütün şefler temkinli yaklaştı. Onların istediği yerde yapılması karşılığında daveti kabul ettiler.
Gizli toplantıda fikrini söyledi İsis. Hepsi dondu kaldı. Söylenenlere inanamadılar. ''Neden bunu yaptığını sordu? '' Beyaz Yılan Klan Şefi. İsis, artık bu zulme ve işkenceye dayanamadığı, o kadar işe yaramaz bir kral olduğu için ırkını doğru yola iletemediği, öyle ki tehdit edildiği.... Bir musibetin bin nasihatten daha iyi olduğunu belirtti.
Karar alındı. Şahmeranların üreme mevsiminin ilk günü bütün şahmeranlar yok edildi. Saklananlar teker teker bulunup infaz edildi. Şahmeran ülkesi yok edildi. Bütün yılan klanları bu savaşa katıldı.
Her şey son bulduğunda İsis ve dört kapı bekçisi adamıyla Çığlıklar vadisine vardılar. Bu vadi çok güçlü bir zehir dumanına ve sivri uçlu kayaların olduğu bir vadiydi. Beşi de birbiriyle vedalaşıp tam atlayacakken arkadan bir ses topluluğu '' yapmayın'' dedi. Arkalarını döndüklerinde beş genç kızla karşılaştılar. Dördünün gözüne mil çekilmişti birinin ise tek gözü kördü. Berbat durumdaydılar.
Bekçilerden sarı bekçi Sol '' neden?'' diye sordu. Uzun uzun iki tarafta tartıştı. Kızlardan biri '' Eğer gerçekten ceza istiyorsanız bizim yardımcımız olun, gözümüz olun. Biz yaşamak istiyoruz . Siz olursanız kimse bize dokunamaz'' dedi.
Kabul ettiler. Kızlar onlara çığlık vadisinin altında bulunan cevher mağaralarını gösterdiler. Ve ileriki zamanlarda İsis tekrar bir aile kurdu. Kendisi ve dört adamının güçlerini tazeleyip, insanlar arasında hüküm sürmeye karar verdi. İnsan gibi gözükmek için bir sürü deneme yaptı ve sonunda evrimleşerek istediği zaman insan istediği zaman asıl formuna dönmenin yolunu buldu.
Bulunduğu alanda , insanların içine karışarak, büyük başarılar kazanıp, Dükalık kurdu. Dükalığın ismi 'Şah Düklüğü' dü. Belli süre sonra kendini ölü olarak gösterip, oğulları torunları yerini aldı. ama sırları hep gizli kaldı. Çünkü Şahmeranlar uzun süre yaşaya bilen bir klandı. Doğan her şahmeranda aynı dedeleri gibi ölmüş süsü verip, Çığlık vadisindeki yeraltı sarayına kapandı.
Klan işlerini ve Dükalığa hizmeti gizli gizli sürdürdüler. O beş genç kızda yaşamaya devam etti. Özel bir hayat büyüsü ile .. Yaşamaya devam etmek isteyen diğer eşlerde bu büyüden faydalanıp, yer sarayında yaşamaya devam ettiler.
Şah Dükalı'ğının şimdiki Dükü Endy Şah'tı ve üç çocuğu vardı. İki erkek , bir kız.