Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Üç diyince sessiz bir şekilde tamam mı" diye fısıldayarak konuşan yoongi ardından jimine dönüp hızlıca minik tombul elini tutup gözlerinin içine baktı.Jimin bu bakışı tabiki de biliyordu kafasını hızlıca sallayıp,yoongi ile ayağı kalktı.
İleride ağacın arkasında onları sabırsızca bekleyen jungkooka baktıklar.Jimin yoongiden ayrılamadığı için gözetleme işi jungkooka kalmıştı.
Jungkook ona bakan jimin ve yoongiye işaret olarak elindeki yarısını yediği havucu kaldırdığında iki minik hemen çitlerin altından geçmek için önceden kazdıkları toprağa koştular.
Yoongi hızlıca alttan geçtiğinde jimin de aynı şekilde geçmeye çalıştı ama kalçası çitlere takıldığında hemen korku dolu gözlerle onu bekleyen yoongiye döndü.Yoongi hemen jiminin ellerini tutup onu çekerek geçirmeye çalışırken jungkook hemen yardıma koşup jimini kalçalarından itekleyip zor da olsa çitlerden geçirmişlerdi.
Jiminin kalçası yaşına göre fazla dolgun olduğundan hep bir yere takılıyordu.Onunda bazen kendince zorlukları vardı tabi.Jungkook da hemen onlar gibi çitlerden geçtiğinde gelen havlama sesi ile hepsi kaskatı kesildi.
"Canavar geldi" jimin yarı dolu gözleri ile yoonginin arkasına saklandığında yoongi hemen kollarını iki yana açıp jimini korumaya başlamıştı. Ne olursa olsun yoongi onu yalnız bırakmazdı.
Jungkook bu görüntüye dudaklarını büzüp elindeki havucunu sıkı sıkı tutup kendıne koruma kalkanı yapmıştı.O kendisini korurdu.
Etrafı yeniden sessizlik kaplarken gelen hıçkırık ses ile üç miniğin bakışları birbirine dönmüştü.Ardı ardına gelen hıckırık seslerinin ardından yenıden duyulan havlama sesi ile jimin çıglık atıp bağırarak kaçmaya başlamıştı.
"Canavar geliyo kedim benimle gel"bagırarak kaçarken yoongiyi de unutmamıştı.Yoongi duyduğu jimin ona seslendığı kelime ile gözlerini devirip jungkooka baktı.Jungkook gülerek kafasını salladığında yoongi hemen jiminin arkasından koştu o kısa bacaklarla çok da uzaklamış olmazdı zaten.
Jungkook jimin ve yoonginin arasındaki bağın çok özel olduğunu biliyordu nerdeyse hıc ayrı kalmazdı onlar.Her ne yaparlarsa illa birliktelerdı ve buna jungkooku da eklıyorlardı onu yalnız bırakmıyorlardı o yuzden en yakını onlardı jungkookun.
Jungkook merakla hıçkırık sesinin geldiği yöne ilerlerken bir yandan da korkuyordu.Annesi onu özelikle bu konuda çok uyarıyordu ama jungkook'un merakı her şeyden üstün geliyordu.
Hıçkırık sesleri kesildiğinde ağaçlarla kaplı etrafına bakarak dudaklarını ısırmıştı sesin peşine gidicem diye birazcık kaybolmuştu galiba.
Etraf sessizlikle kaplıyken kendisinden başka kimse gözükmüyordu.Sanırım artık gitme zamanı gelmişti.Geldiği yönden yürümeye başlıyacağı sırada gördüğü şeyle durmuştu.
Kocaman gözleri ile ağacın dibinden çıkan kırmızı ışığa bakakalmıştı.
İlk başta anlam veremesede elindeki havucu ile yavaş bir şekilde ağaca doğru yaklaşmaya başladı.Demişti ya şuan merakı her şeyden üstün geliyordu.
Yavaşça ağacın dibine eğilip havucunu cebine koymuştu.Eli ile toprağı eşeleyip ışığın kaynağını bulmaya çalışmaya başlamıştı hemen.Kazdığı çukur büyürken ışık daha çok belirginleşmeye başlamıştı.Kazdığı sırada parmağından hisettiği ağırlıkla gülümseyip ayağa kalktı.
Başarmıştı galiba.
Yüzüğü aldığı an ışık ortadan kaybolarken kazdığı sırada yüzük parmağına takılmıştı.
Parmağına takılan yüzüğü çıkarmadan geldiği yoldan geri yürüyerek yüzügü evde jimin ve yoongi ile incelmeye karar verdi.Olmadı ahjussinin yanında o çok istediği araba ile takas yapardı.
Jungkook eve yürürken farkında olmadan yıllarca aranan lanet denilerek hapsedilen Kim Taehyung'un yüzüğünü bulduğunun farkında değildi.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
