gay barında bir gece.../ TAEKOOK

tesadüf

yoongilerin yanından ayrılmıştım. Ayrılalı 30 dakika olmak üzereydi. eve yeni geldiğim için biraz yatağımda uzanmak, dinlenmek istiyordum. kapıyı açtım açar açmaz telefonum çalıyordu.

hiç bişey yapmadan açtım.

+82 246*******

"alo, buyrun?"

" şey, merhaba! eee ben jungkook, jiminin arkadaşı."

acaba neden arıyordu? telefonumu kim verdi? aorun mu vardı? kahretmesin neden kafamda çok soru var?...

" ha tamam hatırladım. neden ardın? bir sorun mu var?"

" yok, hayır. sadece numaranı almak istedim."

benim numaramı mı almak istemişti?

" hm tamam. benim işim var, seni sonra arasam olurmu? "

" o tabi neden olmasın o zaman görüşürüz!"

yüzümde nedense hafif bir sırıtış belirdi.

"+82 246*******" "kookie" olarak değiştirildi.

hayla sırıtıyordum ama neden olduğu hakında tek bir bilgim dahi yoktu.

telofunumu ve cüzdanımı mutfak masasının üstüne bırakıp, yatak odasına ilerledim. Bir kaç kıyafet alıp, üstümü değiştirdim ve telefonumu alıp yatağıma kısa süre olacak şekilde uzandım.

biraz telefona baktıktan sonra gideceğim yer için hazırlanmaya başladım.

saat yaklaşmıştı ve benim daha hazırlanmam bitmedi.

~1 buçuk saat sonra~

yine mekana gelmiştim ama garip bişeyler seziyordum. sanki bir şeyler olucak gibiydi.

gay barına giriş yapıcak iken arkadan tanıdık bir ses geldi.

j : taehyung!

bu jungkookdu net onun sesiydi. sesi duymamla arkama dönmem bir oldu.

döndüğüm anda burun buruna geldik, yüzlerimiz o kadar yakındı ki ateş basmıştı bana nedensiz bir şekilde...

jungkook kıpkırmızı olmuş yüzüyle bir anda geri adım attı.

T: burada be işin var? neden geldin?

J: ben hep buradaydım, yani son bir haftadır.

T: ben niye seni hiç görmedim?

J: sen beni göremezsin ama ben seni çok gördüm. neyse hadi içeri girelim.

T: tamam, girelim.

giydiği şeyleri görünce elimi beline sarmak istedim ama yapamadım. Rahatsız olabilirdi.

içeri girdik ama o farklı bir yere gidiyorduk ben biraz durdum başka bir yere gidiyor diye.

bir anda arkasına döndü

J: hadi gelsene, neden duruyorsun?.

T: geliyorum.

bir yere çıktık ama neresi olduğunu bilmiyorum.

odaya girdi ve beni kolumdan çekti. beraber odanın içine girdik fakat girdiğimizde beni çektiği için ikimiz de yerde bulduk kendimizi. çok güzel gözleri vardı... o kadar gözler gördüm ki ama onunki gördüklerimin en güzelleriydi, bakınca içinde kayboluyordum.

jungkook bir anda kalktı.

J: eee şey, ney, offff gel şuraya oturalım.

T: tamam.

oda küçüktü ama ferahtı, güzeldi. birisi girdi odaya.

X: merhabalar efendim, içki istermisiniz?

J: olur, taehyung sen?

T: olur, yani fark etmez.

J: benim ki her zamankinden

Y: bende aynısını istiyorum.

X: tamamdır, hemen getiriyorum.