"Bay Riddle"

-5

Artık her bölüme şarkı koyucam şarkıyla beraber okursanız daha iyi olur tercihinize bağlı tabii. iyi okumalar.

Yaklaştığı an kendimi durduramadım, dudaklarımızı birleştirdim.

Sert öpücükleriyle dudaklarımı ısırarak emiyordu, bu beni tutuştuyordu resmen. Her saniyeyi şehvetle yaşıyordum.

Tom: Ah, lanet olsun! bana naptın sen? Bu kadar ilgi çekici olmak zorunda mısın? Seni arzuluyorum, sadece bana ait olmanı istiyorum.

Tom: Benim ol Dixie.
Bu çok hızlı oldu benim zamana ihtiyacım var.
Tom: Pekala, benimsin zaten ama seni bekleyeceğim.
Hadi gidelim.

Temizlik bitmişti, kütüphaneden çıktık Slytherin ortak salonuna gittik.

Matt: Personellerimiz geldi.
Draco: Eliniz değmişken bizim odayı da bir silseniz?
Tom: Kesin sesinizi.
Draco birazdan sileceğim şey senin yerdeki kanların olacak!
Dra: Tamam ya ne dedim.

Sohbet ediyorduk her zaman ki konulardan, Pansy ses çıkarmıyordu.

Yanına oturdum, yanağını öpüp ona baktım.

Sana anlatacaklarım var!
P: Anlatırsın.
Neler neler oldu, inanamayacaksın! Çok heyecanlıyım.
P: Ne güzel.
Hey, senin neyin var?
P: Bir şeyim yok.
Nasıl yok? basbaya var, sohbete de katılmıyorsun.
P: Bir şey yok dedim Dixie!

Pansy kalkıp arkasında bile bakmadan odaya gitti.

Matt: Noldu şimdi?
Anlamadım ki.
Dra: Bir şey olmuş ona ama söylemedi.
Öğreniriz.
Tom: Ben bahçeye çıkıyorum.
Ben de geliyorum.
Dra: Bende gidip biraz kardeşimi rahatsız edeyim.
Matt: Ben Pansy'le konuşsam iyi olur.
Evet sor derdi neymiş. Bana sert çıkışmasaydı bende giderdim peşinden ama.

Tom'la bahçeye çıkmıştık.

Soğukmuş.
Tom: Üşüdün mü?
Hayır.
Tom: Bu yüzden mi titriyorsun?
Titremiyorum.

Tom ceketini omuzlarıma yavaşça bıraktı.

Tom: Tabii öyledir.
Sen üşürsen?
Tom: Ben üşümem.

Cebimden sigara çıkarıp yaktım, bir tane de Tom'a uzattım.

O paketten almak yerine, dudaklarımın arasındaki sigarayı alıp, dudağıma yapıştı ve içime çektiğim dumanı kendi içine çekti.

Tom: Böyle içmek daha zevkli.
-Kimden izin aldın?
Tom: Kadınımdan izin almam gerekmiyor.
-Kadınım?
Tom: Benim kadınımsın.
-Henüz değil.
Tom: Başından beri öyleydin, öylesin, öyle de olacak.
-Bak sen, ben daha bir şey demeden sen beni sahiplenmişsin.
Tom: Kabul ettiğinde benim olmuş olmayacaksın, sen zaten benimsin sadece benim olduğunu kabullenmiş olacaksın.
-Peki kabul edeceğime neden bu kadar eminsin?
Tom: Düşüncelerin, hiç kabul etmeyecek gibi değil de ondan.
-Ya aklımı okumayı kes artık, sapık mısın!
Tom: Sapığınım belki?
-Sabır ya.

Beraber bahçede geziniyorduk sohbet ederek.

-Neden senin olmamı istemiyordun.
Tom: Açık konuşmalıyım Dixie, ben iyi biri değilim sana layık değilim. Ben bir katilim.
-Tom, bu bir kusur değil biz aynıyız.
Tom: Ne?
-Ben bir seri katilim.