"hoş geldiniz."
üstümde hissettiğim bakıslar yüzünden acaba yanlış bir tanısma mı hazırladım diye düşünmekten kendimi alakoyamadım yinede gülümsemekle yetindim, en iyi ajanlar burada olduğu için çok güvenli bir ortam olduğunu düşünebilirdim ama hepsinin birbirine karşı çıkarı olan en az bir konu vardı.
yani küçük bir hırs uğruna bütün planım iptal olabilirdi, ama planım da bu ihtimale değecek bir plandı.
kimseden ses çıkmayınca... chris buna dahildi, bekleyen yardımcılara ikramlara başlamaları için işaret verdim ve kendi sandalyeme oturdum.
"mektuplarınızda görevlerden zaten bahsetmiş ve gerekli dosyaları göndermiştim."
eli çatalın üstünde olan leon konuştu. "görev arkadaşlarından bahsetmeden."
"bunu önemsemeyecek kadar profesyonel olduğumuzu düşündü büyük ihtimalle." yerime cevaplayan ada ile gözgöze gelince ikimizde gülümsüyorduk ve bu leon için yeterli bir cevap olmuştu bizce.
tek bir sandalye boştu onun için yarını beklemem gerekiyordu tabii chris söylediği gibi halledebildiyse...
"afiyet olsun."
sacmasapan göndermeler ve arada oluşan buz gibi soğukluğu saymazsam iki dakikası sakin geçen yarım saatlik bir yemek arası olmuştu bizim için.
"çalışma odamda bütün ayrıntısıyla konuşabiliriz, buyrun."
önden giderken silahları hala yanlarında olduğu için beni tehdit olarak görmüyorlardı, merdiveni çıkıp koridorun sonundaki odaya girerken hiç tedirgin olmuyordum cünkü ben yokken biri girmeye çalışsa zaten çok güzel şifrelerle karşılaşacağı bir oda dizayn etmiştik.
sandalyelere yerleşirlerken bileğimden tutulmasıyla yavaşladım ve yanımdaki adama döndüm herkes dosyalara baktığı için dikkat çekmemiştik.
"kardeşin bu işe karışmayacak chris... boş sandalye onun için değildi."
gözleri zaten bildiğini belli eder gibi küstahca benimkilere bakıyordu. "bunun için mi peki?"
elime tutuşturduğu kağıt parçasına bakamadan yanımdan gitmişti, birbirlerine atak yapmamaları için her beş dakikada bir onları kontrol etmem gerekiyordu fakat bu elime tutuşturulan kağıda bakmama engel değildi.
"gönderen : Ashley G."
mektup hiç açılmamıştı ama onun eline nasıl geçtiğine dair en ufak bir fikrim bile yoktu büyük deri sandalyeme otururken çekmeceyi açıp mektubu içine bırakıvermiştim, dikkatler üzerimde toplandığında bir açıklamaya gerek duymuyordum zaten her türlü bu odayı ve bu çekmeceyi karıştırmaya çalışacaklardı.
yaşadıkları hayat beraber çalıştıkları insanlara bile güvenmemeyi öğretmişti sonuçta ve ben bana güvenmelerini istemiyordum işimi yapsınlar yeter.
masamdaki düğmeye basıp karşımdaki beyaz duvara anlatmam gereken her şeyi yansıtıp sandalyeme biraz daha yaslandım." yeni bir virüs ve ekip olarak siz."
ekranda bu konuyla alakalı görseller ve oranlar gezerken gözleri bir bana bir ekrana gidiyordu, parmaklarım masada ritim tutmaya devam ederken biraz daha dikleştim ve ciddi konuya geçtiğim belli olsun diye boğazımı temizledim.
"size özel bir görev vermiyorum ister insanları koruyun ister bu işin ardında kim var onu bulun sadece işinizi yaptığınızdan emin olayım yeter... ödemeler için ise aklınızda en ufak bir soru işareti olmasına gerek yok anlaşırken ne dediysem o."
gözlerimi karşımdaki duvardan çekip leon'a döndüm... "tabii bazılarınız emirlerini hükümetten alıyor orası ayrı ayağımıza takılmadığı sürece aynı özgürlükler onun içinde geçerli."
"işimi yapmaya geldim başkalarını düşünmeye değil."
ekranı kapattım ve ayaklandım. "her neyse üstünde bir süre daha düşünebilirsiniz, evimdeki herkes emrinizde ve kafanıza göre gezebilirsiniz."
"chris ile neler döndüğünü söylerseniz daha rahat düşünebiliriz, dolaşan virüsü öğrenmek için bir sunuma ihtiyacımız yok."
ada'nın sözleriyle derin bir nefes vermemek için kendimi tuttum, gözlerim kısa bir süreliğine chris'e kaydığında bu işi bana bırakması için küçük bir mimik geçişi yaptım. "chris... claire'in bu işe karışıp karışmayacağını merak etmişti sadece ve sanırım hala bu konuda kafasını karıştıran noktalar var sonuçta claire'de geçmişte bu sürece dahil olmuş biri."
açıklamamla bu sefer leon'a geçmişti meraklı bakışlar. "dahil olmayacak." dediğimde yaşadığı duygu geçişini anlayacak kadar onu tanımıyordum bu yüzden yorum yapmak yerine işlerime dönüp onların çıkmasını bekledim.
evimi istedikleri gibi karıştırabilirlerdi, dikkat çekecek hiçbir şey yoktu etrafta birkaç gün içinde de yeteri kadar güvenlerini kazanacağımı düşünüyordum.
çekmeceyi açıp az önce sakladığım mektubu çıkardım ve okumaya başladım.
" davitha, gerekli izinler için hükümetle bağ kuracak yol istiyorsan bu konuda yardıma hazırım babam görevinden ayrılalı yıllar olsa bile hala işe yarayacak tanıdıklarımız var. saha olaylarına dahil olmak istemiyorum ama diplomatik olarak ne gerekliyse burada olduğumu unutma... davetin için minnettarım lakin eski günleri hatırlamaya niyetim yok.
rose ile ilgili bütün bulabildiklerim birkaç içinde dosya olarak eline geçecek, chris'in bildiklerinden fazla olması için elimden geleni yapıyorum."
son cümlesine gülmeden edememiştim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
butterfly effect
Teen Fictionkız kardeşimi korumak için en iyi ajanları bir araya getirebiliyorken gücüm sence hızla yayılan bir virüse yetmeyecek mi? onun için elimden gelen her şeyi yaparım. resident evil. (au): herhangi bir karakter karşınıza çıkabilir.