my one mine

8 2 0
                                    

Odaya geçtiğimizde  yavaşça Zack'e yaklaşmış battaniyesini açıp Drake'i yatırmıştım. Odadan çıktığım da Axel'in odaya doğru adımlarken Gardenia ile Mary'nin odasının ışığı yanınca olduğum yerde kalmıştım.

Mary odadan çıkıp karşıdaki banyoya girdiğinde nefesimi tutarak Axel'in odasına girmiş ayı gibi yatan adamın yanına sığışmıştım. Yatağa yattığım anda sırtımdan tuttuğu gibi sarılmıştı zaten.

Sırıtıp kollarımı Axel'e sarmış gözlerimi kapatmıştım. Oyy, bu sabah uyanınca çok utanacak.

----

Sabah uyandığımızda Axel gerilmiş bana bakıp kıkırdamıştı. Telefona bakıyordum ama kollarımı kaldıramadığımdan dolayı yastığın üstüne telefonu koymuş yüzüstü yatıyordum.

Axel telefonumu alıp kapatmış ayağa kalkıp tek koluna beni çanta gibi almıştı. Odadan çıktıktan sonra banyoya beni atmış ardından kendisi de Zack'in yanına gitmişti.

Bir dakika, Zack'in yanına mı gitmişti?

HASSİKTİR. Odaya gittiğimde Axel yerde oturmuş şokla Drake ile Zack'i izliyordu. Ne?

Zack Drake'in üstünde sıkıca sarılmış Drake ise Zack'i kendine kenetlemiş boynuna gömülmüş şekildeydi. Dışarıdan evlenmiş çiftler gibi dursalar da.. Uyandıklarında utanacaklardı.

Telefonu alıp fotoğraf çekmiş ardından Matthew'e atmıştım. Kıskansın amk pezevengi.

------

*amk cucesinden bir mesaj*

amk cucesi:
Fotoğraf*

Drake'i caldım bak enayi.

Koca ayı:
Teşekkürler, beni bir yükten kurtarmışsın.

amk cucesi:

Ya
Gel
Al
Drake'i.

Koca ayı:
Yok
Senin olsun.

amk cucesi:
Hayir
Olmasin.

Koca ayı:
Bana yazmak için bahane mi buldun sen?

amk cucesi:
Ne
Alaka
Be

Koca ayı:
Anladım.
Konum at, geliyorum.

amk cucesi:
Konum*
10 dakikaya gel, kahvaltı yapma.
Görüldü

-----

Sırıtarak telefonu kapatmış abimin üstüne atlamıştım. Üstüne yattığı kişinin ben olmadığımı biliyordu, adım kadar emindim çünkü ben o kadar kalıplı biri değilim.
Bilmemezlikten geleceğim.

Abim bana bakıp birde üstüne yattığı kişiye bakmış umursamadan geri yatmıştı. O sırada Drake gözlerini açmış  Zack'e bakarak yutkunmuştu. Bana baktığında ise konuşmaya başladım.

"Matthew geliyor."

"Niye"

"Çağırmak istedim." bana gözlerini kısarak bakmış ardından bir sırıtma atmıştı. Ne demek istediğini anlamıştım ancak anlamamazlıktan gelmiştim.

"Senn bilirsinn~"

---

Yaklaşık 5 dakika sonra kapı çalmıştı. Ayağa kalkıp kapıya ilerlediğim sıra beynimdeki sesler beni engelliyor gibiydi. Kapıya her yaklaştığımda sesler birer birer kahkahalara dönüşüyor aynı zamanda gözlerim kararıyordu. Sonunda kapının önüne vardığımda zor güç açtığım kapı ile başım öne doğru düşmüştü.  Güçsüz bir ses tonu ile "hoş geldin, Matthew." demiş karşımdakinin cevabını duyamadan gözlerimi kapatmış bilincime veda etmiştim.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 06 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Fire Flower  •|bxb|•Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin