Zamanı Sınırlı Aziz, Bir Kez Daha Zalim Tarafından Yakalandın

28.Bölüm

˚ ·: * ✧ * :· °

Maynard son zamanlarda Angelia'lar arasında tuhaf bir şeylerin olduğunu hissetmekten kendini alamadı. Aziz'in koruyucusu olarak ona karşı herhangi bir saygısızlığa tolerans göstermezdi. Ancak Angelias ile Aziz arasındaki bağdaki gözle görülür farkı göz ardı edemezdi, özellikle de konu Ellin olduğunda.

Kutsal Ruh Festivali'nden bu yana gizli kalan gerçek, gözlerinin önünde yavaş yavaş ortaya çıkıyordu.

Halktan Angelia, tanrılara içtenlikle tapan gerçekten asil bir insandı, ancak Ellin'in ilgi görmesi onlar için affedilemezdi.

Angelia'ların tümü onu tamamen görmezden geldi. Maynard bile bu soğukluğu hissedebiliyordu.

Belki de anlayamadığı bariz bir konuydu bu.

Sonuçta Ellin diğerleri gibi soylu değildi. Angelia'ların arasında bir diken gibi öne çıkıyor, bakımlı bahçelerinin uyumunu bozuyordu. Ortadan kaldırılması gereken bir anormallik olan kır çiçeğine benziyordu ama iktidardakilerin koşulları onu her şeye rağmen büyümeye zorladı.

Her ne kadar onu onaylamasa da bu, bunu izlemekten rahatsız olmadığı anlamına gelmiyordu.

Hayır, daha doğrusu, Kutsal Ruh Festivali'nin gösterisinden bu yana rüyalarında ara sıra onun melodik şarkı söylediğini duymuştu.

Ellin'e baktı ve dilini şaklattı.

'...Böylesine beceriksizce ve beceriksizce.'

Ancak konuşmanın kendisine düşmediğini biliyordu. Her şeyden önce, Aziz'in koruyucusu olarak görevi her zaman önce gelirdi ve bu rolü ödün vermeden yerine getirmeye kararlıydı.

Yine de Ellin'in görünüşünü sorgulamadan edemedi.

'Bu eski püskü kıyafetler de ne? Neden tapınaktaki hiç kimse onun kıyafetlerini satın almıyor? Ayrıca Baş Rahip Erich bu durumu gördükten sonra neden onun tapınakta bu şekilde kalmasına izin verdi?'

Maynard, bir azize hizmet etmesi gereken Angelia'nın bu kadar kötü giyimli görünmesine sinirlendi.

"Lennon."

"Evet."

"Bunu söylediğimi kimseye söyleme ama o bayana en azından bir takım kıyafet al."

"...Evet?"

"Eğer böyle giyinmiş olsaydı, Aziz'in itibarı zedelenmez miydi?"

Koyu kahverengi bir elbise...

Giydiği şey Aziz'in hizmetçisi Lisa'dan bile daha kötüydü.

Doğal olarak, iş başkalarıyla ilişkiler kurmaya geldiğinde görünüşler önemliydi, çünkü benzer düzeyde bir bakım ve sunum çoğu zaman bir dostluk duygusu oluşmasına yardımcı oluyordu. Her şeyin nasıl başladığını ve sosyal etkileşimlerde görünüşün önemini düşünmeden edemedi.

"Anlıyorum."

Bir şövalye olarak kurnazlığıyla tanınan Lennon'a, ona güvenmekten çekinmeyen Angelia'lar güveniyordu. Görünüşe göre sevimli doğası Ellin'in de lehine sonuçlanmıştı, çünkü Ellin onunla hiç tereddüt etmeden sohbet ediyordu.

Gözleri şaşkınlıkla büyüdü ve yanıt olarak başını salladı, yüzünde belli bir neşe vardı.

Maynard'ın haberi olmadan, normalde sert olan dudakları gevşedi ve ona bakarken istemeden de olsa ifadesinde hafif bir değişiklik ortaya çıktı. Ellin yeni kıyafetlerin kendisine verilmesinden gerçekten memnun görünüyordu. Elbette sıradan biri olarak bu tür eşyaları kendisi için satın alması söz konusu bile olamazdı. Şu tarihte:

Aynı zamanda sanki endişeleri bir dereceye kadar hafiflemiş gibi garip bir rahatsızlığın dağıldığını hissetti.

Chtcht.

Ellin ve gözleri buluştuğunda onu selamladı. Maynard dişlerini gıcırdattı.

'Bunu o söyledi, o piç...'

Bu sırada Lennon ona kötü niyetli bir şekilde sırıttı. Yine de Ellin'in yüzündeki ışıltılı gülümseme yüzünden hiçbir şey söyleyemedi.

'Sana daha sonra çenesini kapatmanı söylemem gerekecek. Eğer birisi bir paladinin kendisine kıyafet sağladığını öğrenirse, bu durum potansiyel olarak sorunlar yaratabilir ve sorunlara yol açabilir.'

Maynard da öyle düşünüyordu.