rented boyfriend⚝changjin

6||Kaçıp gidebilirsin||

Hyunjin elindeki kaykayı yere bıraktıktan sonra pratik yapmaya devam etti. Düz yolda bile zor sürüyordu, kaykay pistinde ne yapacaktı? Üstelik bu sefer Chan'ı da yanında gelmeye ikna edememişti. Parayı bölüşmezsen gelmem demişti arkadaşı ve Hyunjin tabii ki zengin arkadaşına parasından vermeyecekti.

Yavaş yavaş kayarak kaykay pistine ulaştı. Oldukça kalabalık bir yerdi, Changbin'i nasıl bulacağını bilmiyordu. Karşılaşma faslını biraz erteleyip eğlenmeye karar verdi. İlk kez böyle bir yere geliyordu.

Changbin'in sosyal medyası sağolsun onu her an bulabiliyordu Hyunjin. Bu sefer Felix'ten yardım alması gerekmemişti.

Sıcak olduğundan uzun saçlarını minik at kuyruğu yaptı ve kaykayıyla ilerleyerek büfeye gitti. Limonata alıp parayı uzatırken yanından hızla kayarak geçip giden insanlar yüzünden üzerinde durduğu kaykayda dengesini kaybederek hızla geriye doğru gitmiş ve yüksek pistten aşağı doğru kayarak yere düşmüştü. Sırt üstü düştüğünden henüz aldığı limonata üzerine dökülmüş ve tişörtü mahvolmuştu. Daha kötüsü sırtı acıdığı için doğrulmakta zorlanıyordu.

Etrafta gülen insanları aldırmasa da düşerek rezil olduğu için utanmıştı. Yan pistte kaymakta olan Changbin herkesin toplandığını görünce merak ederek yanlarına gitmiş, tanıdık yüzü görmesiyle ona yardım etmek üzere pistten aşağı kaymıştı. Elini uzatırken Hyunjin utançtan kıpkırmızı olmuştu artık.

Changbin"Gel hadi."

Hyunjin"Ben kalkarım gider misin?"

Hyunjin kendini zorladığı için ağrıyan sırtını tutarken Changbin onun belini kavramış ve kolunu kendi omzuna koyarak yürümesine yardım etmişti. Birlikte boş banklardan birine oturdular. Hemen ardından Changbin kaykayları getirmişti.

Changbin"Burada bekle geliyorum."

Changbin büfeye doğru ilerlerken Hyunjin ağrıyan sırtına mı endişelenmeliydi yoksa Changbin'e rezil oluşuna mı bilemiyordu.

Hyunjin"Chan gelse böyle olmazdı... gerizekalı."

Arkadaşının arkasından sallarken Changbin büfeden aldığı limonatalarla geri dönmüş, Hyunjin daha çok utanmıştı. Elindekilerden birini Hyunjin'in eline tutuşturduktan sonra yanına oturdu.

Hyunjin"Bu limonata yüzünden düştüm her yerim mahvoldu, bilerek mi yapıyorsun?"

Changbin limonatanın yarısını içmişti bile.

Changbin"Hava çok sıcak o yüzden aldım. Düştüğün için sinirini benden çıkartacaksın galiba."

Hyunjin"Of... böyle olmamalıydı."

Changbin"Ne tesadüf ki yeniden karşılaştık. Sanırım bu sefer planladığın gibi gitmedi."

Hyunjin"Madem farkındasın sana sosyal medyadan yürüyebilir miyim artık? Planotik gibi takılmaktan çok sıkıldım."

Changbin"Neden peşimdensin?"

Hyunjin"Galerideki olaydan beri senden hoşlanıyorum. Tanışmamız kötü başlamış olabilir ama birinden hoşlanınca çok takıntılı oluyorum nedense. Ne olursa olsun peşindeyim."

Changbin Hyunjin'i kendine yakın bulmaya başlamıştı. Aşkından ölüyor olmasa bile Felix'i kalbinden tamamen atmak için Hyunjin'le takılabilirdi.

Changbin"Tanışalım o halde. Kaç yaşındasın? Ne iş yapıyorsun? Hobilerin neler?"

Hyunjin şaşırmıştı, bu kadar kolay ikna olacağını düşünmemişti. Felix'i sayıklamaya devam edeceğini düşünüyordu. Heyecanla atan kalbine sinir olup iç çekti.