❤BÜCÜR ❤

3.Bölüm :İş Arama

Bu bölümü elimden geldiğince uzun tutmaya çalıştım . Okuduktan sonra votelerseniz çok mutlu olurum. Hikaye hakkındaki iyi -kötü yorumlarınız bekliyorum .Multimedia Hazal' ın giydiği kıyafet. Bu bölümde Gülşah Yiğite teşekkürlerimi yolluyorum.
___Hadi Başlayalım_____
İki saniye kadar birbirimize baktıktan sonra "Hasiktir"diyip hızlıca odamdan dışarı fırladı. O sırada ben ne yapacağımı şaşırmış bi halde yatağımda oturmuş pozisyona geçmiştim. Ne yapmalıydım?Polisi aramalımıydım bilmiyorum. Çocuk Esirgeme Kurumunda kaldığım için daha önce hiç böyle bişey ile karşılaşmamıştım. Telefonu elime alıp saatin 03.30 olduğunu gördükten sonra 2 çekmeceli komidinin üstüne telefonu koydum. Yorganı üstüme çekip derin derin nefes almaya çalıştım. Kapılara ve camlara kilit taktırmayı aklımın bi köşesine not ederek gözlerimi kapattım.

Uyuyamıyordum. Uyuyamadım. Saat 8 olmuştu hala uyuyamamıştım. Yatakta doğrulup 1-2 dakika yatağın köşesinde amaçsızca oturduktan sonra elime eşyaları alarak göbeğimi kaşıya kaşıya banyayo gittim. Suyu yıkanabileceğim ısıya getirip saçlarımı saldım ve duşa girdim. Saçımı şampuanladıktan sonra vücudumu menekşe kokulu losyon ile yıkadım. Bornozumu giydikten sonra vücudumu kurulayıp siyah eşofman altımı ve beyaz badimi giydim. Saç kurutma makinesi olmadığı için saçlarımı havluya sarıp Sadrazama benzeyen halimi aynada görünce hafif tebessüm ettim Yüzüme ve ellerime nemlendirici krem sürüp mutfağa doğru yol aldım. Kahverengi dolaptan 1 tane bardak çıkarıp içine kaynamış suyu boşattıktan sonra çekmeceden kahve çıkarıp içine koydum bi kaç saniye karıştırdıktan sonra bardağı elime alıp masaya oturdum. 2 gün önce aşşağıdaki mahallede bulunan bakkaldan almış olduğum gazeteden iş ilanlarına bakmaya başladım . Olmaz. Bunu yapamam. Bu hiç olmaz . Gözüm bi iş ilanına takılınca bayan garson aradığını gördüm bu iş bana göreydi. Adresi bi kağıda not aldıktan sonra koşarak odama gittim. Dolabımı açıp kıyafet bakmaya başladım ama ne yazık ki çok fazla kıyafetim yoktu. Beyaz belinde lastiği olan buluz ve mavi kotumu elime alıp giydim saçlarımı arkadan toplayıp önündeki perçemlerin yüzüme düşmesine izin verdim. Beyaz küpe ve mavi ince bilekliğide taktım. Gözüme rımel sürüp yanaklarıma allık ile hafif kırmızılık verdim . Üstüme kırmızı hırka giydikten sonra aynadaki aksimden geçer not alınca telefonum , bir miktar paramı ve akpilimi kotumun cebine sıkıştırdım . Beyaz converslerimi ayağıma geçirdikten sonra apartmandan ayrıldım . Şimdi asıl sorun kafeyi bulamamdı. İstanbul 'u tam olarak bilmiyodum. Kaldırımda karşıma gelen hafif göbekli tahminen 30 lu yaşlarında olan adama kağıtta yazan adresi gösterdim ve nasıl gideceğimi sordum "otobüse binip 3 durak sonra iniceksin orda kime sorsan gösterir " dedi . Teşekkür edip gülümsedikten sonra otobüs durağına doğru ilerlemeye başladım. Kaldırımda bulunan kare şeklindeki taşların çizgilerine basmamaya çalışarak kendimce eğlendim. Hadi ama eminim bunu sizde yapıyosunuzdur. Durağa vardığımda omzumu durağın kenarına yaslayarak otobüsün gelmesini bekledim. 2.defa otobüse binecektim. Otobüse akpil basıp girmeyi biliyodum. Otobüs durağında bulunan banklardan birine 2 teyze oturmuş konuşuyodular. 5 Dakika sonra otobüs geldiğinde diğer insanların da yaptığı gibi akpilimi basıp boş olan bi koltuğa oturdum. Otobüs hareket ettiğinde sarı direğe tutunmuş ayakta duran tahminen 50 yaşlarında olan teyze ile bakışlarımız birleşti. Kötü kötü bakmaya ve bişey ima etmeye çalışıyodu sanırım. Kafamı başka yöne doğru çevirip etrafı inceledim. 1 dakika geçmeden aynı teyze "öhöö öhöo" diye öksürdügünde "Helal teyzeciğim "dedim Sonuçta benden büyüktü helal demesem ayıp olurdu. Teyze helâl dememden sonra civcivi çalınmış tavuk gibi bana bakmaya başladı. Tavuğun civcivi çalındığında nasıl baktığını bilmiyodum ama konumuz bu değil. Yanında bulunan başka bi kadına "yazıııık yazııık şimdiki nesil iyice terbiyesiz oldu canıımmm" diyip sitem edindi . Valla ben bişey yapmadım bakışımı bana bakan Teyzelere attıktan sonra ineceğim durağa geldiğimi farkettim. Otobüsten indim ve etrafa bakınmaya başladım . Kaldırımda yürümeye başladığımda kafenin yolunu bulamyacağımı anlayıp birinden yardım istedim . Onun sayesinde şuan kafenin önüne gelmiştim .Derin nefes alıp kafeden içeri girdim.Kapının açıldığını belirten zil sesi kulağıma hoş gelmişti.

İçeri girmemle uzun boylu zayıf hafif sakalları çıkmaya başlamış siyah önlüklü garson olduğunu tahmin ettiğim adam yanıma gelip "buyrun efendim size nasıl yardımcı olabilirim"dedi . Adamın suratına saf saf baktım çünkü ilk defa biri bana karşı bu kadar iyi ve resmi konuşuyodu. Kelimeleri bir araya getirerek konuşmaya başladım.

-"şeyyy ... ben gazetede gördüğüm iş ilanı için gelmiştim."

- "Siz şu masaya oturun ben patronu çağırayım" dedi ve gitti .

Heyecandan parmaklarımla oynamaya başladım.2 dakika sonra orta boylu takım elbise giymiş bi adam önümde bulunan sandalyeyi çekti ve oturdu . Elini bana uzatıp

-Merhaba ben Erdem. Çalışanımdan öğrendiğim kadarıyla iş başvurusu için gelmişsiniz.

- Evet

"-Bana kendinizden bahsedin lütfen "dedi ve elini kaldırıp iki limonata istedi .

-"Adım Hazal 18 yaşındayım . Ünüversite okumak için paraya ihtiyacım var ve bu yüzden çalışmak istiyorum" dedim

Ben konuşurken limonatalar gelmişti. Elime bardağı alıp kurumuş olan boğazımdan soğuk limonatanın geçmesine izin verdim .Bu rahatlatmıştı.

- Anlıyorum Hazal hanım . Size yarın bi deneme süreci vericeğiz eğer işinizi iyi ve kontrollü yaparsanız işe alınma ihtimaliniz yüksek yarın sizi bekliyoruz

- Çook teşekkürederim. Saat kaçta geleyim?

-8 gibi burda olun.

Neee !!8 mi ?ama çook erken değilmi demek istedim ama tabiki demedim.

" Tamam" diyip ayağa kalktım ve çıkmam için kapıya yöneldim. Dışarı çıktığımda sıcak rüzgar yüzüme vurdu . Yarın denemek için de olsa ilk iş günümdü.
Umarım herşey yolunda giderdi .

Bölüm hakkındaki düşünceleriniz neler ? Sizce Hazal işinde başarılı olabilecek mi?