Student Mafia Love

17. Bölüm

-Günümüz, Taehyung'dan-

İçerde uzun boylu, beyaz teni ve takım elbisesi biri vardı. Arkası dönüktü oturuyordu. 

''Merhaba?'' diyebilmiştim sonunda.

o ise hiçbir şey demeden sandalyesini bana doğru çevirişti. Gördüğüm kişi ile donakalmıştım.

Aman Allah'ım şu anda karşımda kanlı canlı bir şekilde Jeon Jungkook duruyordu!

İlk başta gördüklerime inanamamıştım, yüzüne öküzün trene baktığı gibi bakarken onun yüzünde tık yoktu. Sanki beni bilerek isteyerek özellikle seçmişti.

Bana doğru sandalyesini çevirip beni gördüğünde adeta gözleri parlamıştı. Sanki bana o kadar şeyi yaşatmamış gibi.

Bana oturmam için masanın önündeki koltukları gösterdiğinde ona birazcık ters bakışlar atarak koltuğa geçip oturmuştum.

"Ben iş görüşmesi için gelmiştim de..."

"Biliyorum."

Zaten ayıydı gittikçe ayılaşmış.

"Güzel"

_____

İş görüşmesi tamamiyle birbirimize laf atmakla geçmişti. Anlattığım şeyleri unutarak tekrar söylemiştim, o da gülüp dalga geçmişti. Her ne kadar gıcık hayvan birisi olsa da gülüşü harikaydı ama tabii ki bunu çaktırmayıp benimle dalga geçtiği için onunla uğraşmıştım.

O kadar çok konuşmuş ve konuşturmuştu ki başım fazlasıyla ağrıyordu eve gidip güzel bir uyku çekmek istiyordum. Yarın başlamam gerektiğini söylemişti ben odadan çıkmadan önce.

Şirketten çıktığımda bir taksi çevirdim, arka koltuğa oturarak gideceğim yerin adresini verdikten sonra taksi yavaşca ilerlemeye başladı. Taksi ilerlerken gözlerim onun odasındaki cama çarptı.

Dışarı ve taksiye doğru bakıyordu.

Kalbim pır pır ederken başımı iki yana salladım.

Hayır Taehyung, o sana yaşatmadığını bırakmadı. Bir arkandan bakıyor diye bu kadar heyecanlanamazsın.

15-20 dakika içinde taksi evimin önünde durunca çantamdan cüzdanımı çıkarıp tutarı ödedim, ardından hemen inerek kapımın önüne geldim. Anahtarlarımı çıkarıp kapıyı açtıktan sonra hemen kendimi içeri attım.

Hemen duş alıp uyumak istiyordum. Hyunglarım galiba evde yoktular. Pek sorgulamadan odamdaki banyoya gidip soyunup hemen banyoya girmiştim.

Sıcacık bir duştan sonra rahatlayarak bornozumu giymiş çıkmıştım. Saçlarımı bir havluyla suyunu aldıktan sonra hiç beklemeden kurutmuştum. Çünkü üstümü giyer giymez hemen yatağa atacaktım kendimi, ıslak saçlarımla asla uyumak istemezdim.

Odama geçtikten sonra vücudumu iyice kuruladım ardından hızla üstümü giyindikten sonra hemen yatağa atlayıp yorganın içine girmiştim. Yorgana sıkıca sarılarak gözlerimi yummuştum ve kendimi uykunun kollarına bırakmıştım.